dalgalanmak - Turkish English Dictionary

dalgalanmak

Meanings of "dalgalanmak" in English Turkish Dictionary : 33 result(s)

Turkish English
Common Usage
dalgalanmak fluctuate v.
Local labour markets are affected to a lesser extent by the fluctuating fortunes of the world market.
Yerel iş gücü piyasaları, dünya piyasalarındaki dalgalanmalardan daha az etkilenmektedir.

More Sentences
dalgalanmak wave v.
I dreamed I saw a great wave climbing over green lands and above the hills.
Rüyamda büyük bir dalganın yemyeşil topraklara ve tepelerin üzerinden aştığını gördüm.

More Sentences
General
dalgalanmak ripple v.
Giggles rippled through the audience.
Kıkırdamalar seyirciler arasında dalgalandı.

More Sentences
dalgalanmak fly v.
In the street, flags are flying.
Sokakta bayraklar dalgalanıyor.

More Sentences
Trade/Economic
dalgalanmak fluctuate v.
Today's oil price fluctuates due to these constantly changing conditions.
Günümüzün petrol fiyatı, sürekli değişen bu koşullar nedeniyle dalgalanmaktadır.

More Sentences
Technical
dalgalanmak fluctuate v.
The price of gold fluctuates daily.
Altın fiyatı günlük olarak dalgalanır.

More Sentences
Common Usage
dalgalanmak undulate v.
General
dalgalanmak float v.
dalgalanmak ruffle v.
dalgalanmak oscillate v.
dalgalanmak flow v.
dalgalanmak flutter v.
dalgalanmak billow v.
dalgalanmak surge v.
dalgalanmak (a flag) to wave v.
dalgalanmak balance v.
dalgalanmak become rough v.
dalgalanmak stream v.
dalgalanmak wave v.
dalgalanmak shiver v.
dalgalanmak popple v.
dalgalanmak flourish v.
dalgalanmak roll v.
dalgalanmak waff v.
dalgalanmak wimple v.
dalgalanmak riffle v.
dalgalanmak curl v.
dalgalanmak pendulate v.
dalgalanmak flaunt v.
Colloquial
dalgalanmak yo-yo v.
Technical
dalgalanmak sway v.
Automotive
dalgalanmak float v.
dalgalanmak pitch v.

Meanings of "dalgalanmak" with other terms in English Turkish Dictionary : 37 result(s)

Turkish English
General
(bayrak) dalgalanmak fly v.
Flags of the world fly proudly at the United Nations headquarters.
Birleşmiş Milletler merkezinde dünya bayrakları gururla dalgalanıyor.

More Sentences
Phrasals
arasında dalgalanmak fluctuate between v.
This currently fluctuates between 23 and 25%, and we need to do something about this.
Bu oran şu anda %23 ile %25 arasında dalgalanmaktadır ve bu konuda bir şeyler yapmamız gerekmektedir.

More Sentences
Common Usage
hafifçe dalgalanmak ripple v.
General
rüzgarda dalgalanmak flap v.
dalgalanmak (rüzgarda) wave v.
azametle dalgalanmak flaunt v.
dalgalanmak (bayrak) fly v.
dalgalanmak (bayrak) flap v.
titremek veya hafifçe dalgalanmak (rüzgarda) flutter v.
dalgalanmak (saç/bayrak) stream v.
dalgalanmak (deniz) become rough v.
rüzgarda dalgalanmak (bayrak/yelken vb) flap v.
bayrak dalgalanmak (the flag) to fly v.
bayrak dalgalanmak (the flag) to flutter v.
bayrak dalgalanmak (the flag) to wave v.
bayrak dalgalanmak (the flag) to flap v.
arasında dalgalanmak fluctuate between something and something else v.
saç gibi dalgalanmak calamistrate v.
(mecazen) dalgalanmak marcel v.
boylu boyunca dalgalanmak break v.
hafifçe dalgalanmak riff [dialect] v.
sürekli dalgalanmak gyrate v.
çevresinde dalgalanmak circumundulate v.
havada dalgalanmak fly v.
şiddetle dalgalanmak slat v.
Phrasals
(iki durum/hal) arasında dalgalanmak vacillate between (thing) and (another) v.
ile dalgalanmak fluctuate with v.
etkisiyle dalgalanmak fluctuate with v.
(bir şeyle) dalgalanmak fluctuate with (something) v.
(bir şeyin) etkisiyle dalgalanmak fluctuate with (something) v.
(bir şeyle bir şey) arasında dalgalanmak waver between (something) and (something else) v.
Trade/Economic
(para) dalgalanmak float v.
Technical
düzensiz bir şekilde dalgalanmak flutter v.
(ses) dalgalanmak ripple v.
Construction
(zift dökülmüş yol yüzeyi) bozulup dalgalanmak shove v.
Physics
(elektromanyetik dalga genliği, fazı veya polarizasyonu) rastgele dalgalanmak scintillate v.
Engineering
bir değerin etrafında dalgalanmak hont v.