yalpalamak - Turkish English Dictionary

yalpalamak

Meanings of "yalpalamak" in English Turkish Dictionary : 32 result(s)

Turkish English
Common Usage
yalpalamak totter v.
The toddler tottered across the room.
Yürümeye yeni başlayan çocuk odanın içinde yalpalıyordu.

More Sentences
General
yalpalamak wobble v.
The toddler wobbled when he first stood up.
Yeni yürümeye başlayan çocuk ilk ayağa kalktığında yalpaladı.

More Sentences
yalpalamak stagger v.
I staggered to my feet.
Yalpalayarak ayağa kalktım.

More Sentences
yalpalamak lurch v.
The train suddenly lurched.
Tren aniden yalpaladı.

More Sentences
yalpalamak yaw v.
The rudder works to control the yaw of the plane.
Dümen, uçağın yalpalamasını kontrol etmeye yarar.

More Sentences
yalpalamak yaw v.
The rudder works to control the yaw of the plane.
Dümen uçağın yalpalamasını kontrol etmek için çalışır.

More Sentences
yalpalamak sway about v.
yalpalamak falter v.
yalpalamak shimmy v.
yalpalamak weather v.
yalpalamak swing v.
yalpalamak reel v.
yalpalamak pitch v.
yalpalamak careen v.
yalpalamak teeter v.
yalpalamak tick over v.
yalpalamak tot [dialect] v.
yalpalamak vacillate v.
yalpalamak wabble v.
yalpalamak wabble v.
yalpalamak lumber v.
yalpalamak bumble v.
yalpalamak dacker [scotland/north england] v.
yalpalamak daiker v.
yalpalamak fribble [obsolete] v.
yalpalamak stammer [dialect] [uk] v.
yalpalamak stiver [dialect] v.
yalpalamak stoit v.
yalpalamak stoiter v.
Phrasals
yalpalamak weave around v.
Colloquial
yalpalamak tottle v.
Slang
yalpalamak walk on rocky socks v.

Meanings of "yalpalamak" with other terms in English Turkish Dictionary : 20 result(s)

Turkish English
General
(gemi/bot) sağa sola yalpalamak labor v.
(gemi/bot) sağa sola yalpalamak labour v.
çamurda yalpalamak poach v.
(gemi vb.) sertçe yalpalamak plunge v.
Phrasals
sağa sola yalpalamak lash around v.
sağa sola yalpalamak rock around v.
sağa sola yalpalamak wobble around v.
sağa sola yalpalamak wobble about v.
(ağır bir yükün altında) bocalamak/yalpalamak/baskı altında olmak stagger under something v.
birine veya bir şeye doğru yalpalamak lurch at someone or something v.
birine veya bir şeye doğru yalpalamak lurch toward someone or something v.
sağa sola yalpalamak lash about v.
'-e doğru yalpalamak lurch at v.
(bir şey) altında yalpalamak stagger under (something) v.
(bir şeyin ağırlığı/baskısı) altında sendelemek/yalpalamak stagger under (something) v.
Technical
ileriye hareket ederken bir yandan öbür yana yalpalamak veya sallanmak weave v.
(dönen nesne) yalpalamak precess v.
Aeronautic
(uçak, roket, uzay aracı) yeni yön arar gibi ileri geri yalpalamak hont v.
(uçak, gemi) ileri geri yalpalamak hunt v.
Marine
(gemi) şiddetle yalpalamak hobbyhorse v.