halk - Türkçe İngilizce Sözlük

halk

"halk" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

İngilizce Türkçe
General
halk i. kuytu
halk i. köşe

"halk" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 52 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
halk public i.
The new vaccine is available to the general public.
Yeni aşı halkın kullanımına sunulacak.

More Sentences
halk folk i.
He played a Turkish folk tune on his baglama at a Kurdish wedding in Germany.
Almanya'da bir Kürt düğününde bağlamasıyla bir Türk halk ezgisi çaldı.

More Sentences
halk people i.
That shows that we are meeting your people and their interests halfway!
Bu, halkınızla ve onların çıkarlarıyla yarı yolda buluştuğumuzu gösterir!

More Sentences
General
halk nation i.
Algeria has shut down schools to protect the nation from the coronavirus.
Cezayir, halkı korona virüsünden korumak için okulları kapattı.

More Sentences
halk populace i.
The situation does not therefore reflect the classic picture of an educated Europhile élite and an uninformed populace.
Dolayısıyla durum, eğitimli bir Avrupa hayranı elit ile bilgisiz bir halktan oluşan klasik tabloyu yansıtmamaktadır.

More Sentences
halk general i.
I don't think we can trust the polls to tell us what the general populace thinks about the candidates.
Halkın adaylar hakkında ne düşündüğünü söylemesi için anketlere güvenebileceğimizi sanmıyorum.

More Sentences
halk peoples i.
Both peoples must be able to live in peace and security.
Her iki halk da barış ve güvenlik içinde yaşayabilmelidir.

More Sentences
halk general public i.
The sanctions that we introduced do not actually affect the general public.
Uyguladığımız yaptırımlar aslında halkın genelini etkilememektedir.

More Sentences
halk people i.
This policy serves us, it serves Turkey and it serves its people.
Bu politika bize hizmet ediyor, Türkiye'ye hizmet ediyor ve halkına hizmet ediyor.

More Sentences
halk population i.
The population has been terrorised, both by the Indonesian military and by the GAM rebels, since 1976.
Halk 1976'dan beri hem Endonezya ordusu hem de GAM isyancıları tarafından terörize edilmektedir.

More Sentences
halk popular s.
And we have also ensured that the citizens can activate popular initiative when the law so establishes.
Ayrıca, yasaların öngördüğü durumlarda vatandaşların halk inisiyatifini harekete geçirebilmelerini de sağladık.

More Sentences
halk popular s.
Information forms the basis of understanding and thus of the popular grass-roots support that the EU needs.
Bilgi, anlayışın ve dolayısıyla AB'nin ihtiyaç duyduğu halk taban desteğinin temelini oluşturur.

More Sentences
Trade/Economic
halk population i.
Transparency, too, must also be improved, especially transparency for the population.
Şeffaflık da geliştirilmelidir, özellikle de halk için şeffaflık.

More Sentences
Politics
halk commons i.
One of England's kings abdicated the throne in order to marry a commoner.
İngiltere krallarından biri halktan biriyle evlenmek için tahttan feragat etti.

More Sentences
halk people i.
We have seen the total destruction of a unique, distinctively different and ancient tribal people.
Benzersiz, farklı ve kadim bir kabile halkının tamamen yok edildiğini gördük.

More Sentences
halk populace i.
The populace have never forgotten the president's generosity.
Halk başkanın cömertliğini asla unutmadı.

More Sentences
Common Usage
halk community i.
General
halk the crowd i.
halk the million i.
halk the community i.
halk demos i.
halk society i.
halk subjects i.
halk the people i.
halk the vulgar i.
halk the common people i.
halk folk i.
halk plebs i.
halk commune i.
halk file i.
halk country i.
halk folks i.
halk ordinary people i.
halk grass roots i.
halk the multitude i.
halk the multitude i.
halk little people i.
halk little folk i.
halk leod i.
halk meine i.
halk meiny [scotland] i.
halk multitude i.
halk commonty i.
halk vulgar s.
halk communal s.
Trade/Economic
halk public s.
Politics
halk public i.
Social Sciences
halk vulgus i.
halk democracy i.
halk common s.
Archaic
halk vulgar i.
Slang
halk joe public i.

"halk" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
General
yerel halk locals i.
The hospitality and geniality of the local population have always stayed with me.
Yerel halkın misafirperverliği ve güler yüzlülüğü hep aklımda kaldı.

More Sentences
halk dansı folk dancing i.
Mary just started a folk dancing class.
Mary daha yeni bir halk dansı dersine başladı.

More Sentences
halk sanatı folk art i.
Tom and Mary went to the aquarium, the folk art museum and the naval museum.
Tom ve Mary akvaryuma, halk sanatları müzesine ve deniz müzesine gittiler.

More Sentences
halk şarkısı folk song i.
Can you sing any American folk songs?
Hiç Amerikan halk şarkısı söyleyebilir misin?

More Sentences
halk düşmanı public enemy i.
The plastic bag has become public enemy number one.
Plastik poşetler bir numaralı halk düşmanı haline geldi.

More Sentences
halk müziği folk music i.
I used to like folk music.
Halk müziğinden hoşlanırdım.

More Sentences
halk şarkıları folk songs i.
I've already sung three folks songs tonight.
Bu gece şimdiden üç tane halk şarkısı söyledim.

More Sentences
halk oyunu folk dance i.
He knows many folk dances.
O birçok halk oyunu biliyor.

More Sentences
halk kütüphaneleri public libraries i.
This is a public document available in the Gibraltar Public Library.
Bu, Cebelitarık Halk Kütüphanesinde bulunan kamuya açık bir belgedir.

More Sentences
yerli halk indigenous peoples i.
This implies respect for the indigenous peoples who depend on forest ecosystems.
Bu, orman ekosistemlerine bağımlı olan yerli halklara saygı anlamına gelmektedir.

More Sentences
sivil halk civilian population i.
They do not fight each other, but they rob the civilian population of the little it has left.
Birbirleriyle savaşmıyorlar ama sivil halkın elinde kalan azıcık şeyi de çalıyorlar.

More Sentences
halk hikayesi folktale i.
According to folktales, cats have nine lives.
Halk hikayelerine göre, kedilerin dokuz canı vardır.

More Sentences
yerleşik halk inhabitant i.
In fact, the inhabitants have been exposed to radioactive rays.
Aslında, yerleşik halk radyoaktif ışınlara maruz kalmaktadır.

More Sentences
halk otobüsü public bus i.
Fadil took a public bus.
Fadıl bir halk otobüsüne bindi.

More Sentences
halk sağlığı public health i.
What is important here is public health, rather than some kind of naming and shaming.
Burada önemli olan bir tür isimlendirme ve ayıplamadan ziyade halk sağlığıdır.

More Sentences
yerli halk native population i.
Criticism can fairly be levelled at the guerrillas for kidnappings and violence against the native population.
Gerillalar, adam kaçırma ve yerli halka yönelik şiddet eylemleri nedeniyle haklı olarak eleştirilebilir.

More Sentences
halk desteği popular support i.
Nice is ill-suited to secure popular support in the applicant countries.
Nice, başvuran ülkelerde halk desteği sağlamak için uygun değildir.

More Sentences
halk eğitimi public education i.
Public education and information are essential.
Halkın eğitimi ve bilgilendirilmesi çok önemlidir.

More Sentences
yerel halk local resident i.
The mayor of Naples has apologised to a US tourist who was beaten up by local residents shortly after he was mugged.
Napoli Belediye Başkanı, soyulduktan kısa bir süre sonra yerel halk tarafından dövülen ABD'li turistten özür diledi.

More Sentences
yerel halk local people i.
All the local people and all the local authorities there are asking for a multilateral nuclear environment programme.
Oradaki tüm yerel halk ve tüm yerel yetkililer çok taraflı bir nükleer çevre programı talep etmektedir.

More Sentences
halk kitlesi mass i.
It is this sector that will regulate access to information for the broad mass of people in the future.
Gelecekte geniş halk kitlelerinin bilgiye erişimini düzenleyecek olan bu sektördür.

More Sentences
halk masalı folktale i.
I bought a book of folktales.
Bir halk masalı kitabı aldım.

More Sentences
halk ilgisi public interest i.
I therefore want to encourage public interest in space.
Ben de bu yüzden uzaya karşı halkın ilgisini arttırmayı arzu ediyorum.

More Sentences
halk için public s.
Secondly, the procedures will also become much simpler for the public.
İkinci olarak, prosedürler halk için de çok daha basit hale gelecektir.

More Sentences
Trade/Economic
halk sağlığı public health i.
You will understand that I refer purely to the public health aspect of the problem.
Sorunun sadece halk sağlığı boyutuna değindiğimi anlayacaksınız.

More Sentences
Law
halk mahkemesi people's court i.
The executions can therefore not be carried out until the People's Court has re-examined the case.
Bu nedenle infazlar, Halk Mahkemesi davayı yeniden inceleyene kadar gerçekleştirilemez.

More Sentences
Politics
halk sağlığı public health i.
The adoption of Community action in the field of public health is greatly welcome.
Halk sağlığı alanında Topluluk eyleminin benimsenmesi büyük memnuniyetle karşılanmaktadır.

More Sentences
halk meclisi people's assembly i.
The recent letter from the People's Assembly on this matter is inopportune but significant.
Halk Meclisi'nin bu konudaki son mektubu uygunsuz olmakla birlikte önemlidir.

More Sentences
Common Usage
halk oylaması referendum i.
General
halk adamı man of the people i.
yahudi halk edebiyatı jewish folk literature i.
halk yönetimi mobocracy i.
halk şairi minstrel i.
halk şiiri folk poetry i.
halk sağlığı community health i.
halk bilgilendirme toplantısı public availability session i.
halk şarkısı ballad i.
musevi halk jewry i.
sivil halk civil society i.
doğrudan halk oylaması direct popular vote i.
halk matinesi cheap session i.
çin halk cumhuriyeti people's republic of china i.
halk etimolojisi folk etymology i.
halk müziği folk songs i.
devlet oluşturan halk kitlesi body politic i.
halk tabakası commons i.
halk demokrasisi people’s democracy i.
halk tabakası mob i.
halk bilgisi folklore i.
halk oylaması plebiscite i.
halk ozanı minstrel i.
türk halk edebiyatı turkish folk literature i.
halk kitleleri the masses i.
orta tabaka halk middle class i.
halk dansı folk dance i.
halk evleri community centers i.
papazdan başka bütün halk laity i.
bir çin halk cumhuriyeti bölgesi kweichow i.
belirli bir soydan gelen halk people i.
azeri halk edebiyatı azerbaijani folk literature i.
halk ozanı folk poet i.
halk tiyatrosu folk drama i.
halk türküsü folk song i.
rus halk şiiri russian folk poetry i.
yahudi halk jewry i.
belirli bir ülkede yaşayan halk people i.
halk giysileri national costume i.
halk ozanları minstrels i.
halk (belirli bir ülkede yaşayan/belirli bir soydan gelen) people i.
halk eğitim merkezleri public education centre i.
türk halk şiiri turkish folk poetry i.
halk sigortası prudential insurance i.
halk geleneği folk tradition i.
halk evleri turkish institution for public education i.
halk kahramanları popular heroes i.
halk bilim folklore i.
halk evleri people’s houses i.
halk türkücüsü folk singer i.
türk halk şarkıları turkish folk songs i.
halk demokrasisi people's democracy i.
iskandinav halk ozanı scald i.
halk dili colloquial language i.
halk dansları folk dancing i.
halk tipi folksiness i.
halk kütüphanesi public library i.
halk kültürü popular culture i.
yerli halk aborigines i.
halk avcısı demagogue i.
halk meteorolojisi people’s meteorology i.
ingiltere'yle fransa'yı birleştiren ve dover boğazı'nı geçen tünele ingiltere'de halk arasında veril chunnel i.
halk ilacı household remedy i.
halk edebiyatı folk literature i.
halk destanı folk epic i.
igbolar (nijerya'da halk) igbo i.
halk devleti people’s state i.
iskandinav halk ozanı skald i.
halk yönetimi ochlocracy i.
halk dansçısı folk dancer i.
halk toplantıları public meetings i.
üç defa daha hızlı ispanyol halk dansı jota i.
göbelek (halk dili) mushroom i.
sivil halk civilians i.
ingilizlerin avustralya ve yeni zelanda için kullandıkları halk deyimi down under i.
halk toplumu folk society i.
türk halk dansları turkish folk dancing i.
halk hekimliği folk medicine i.
halk yığını multitude i.
papaz dışındaki halk laity i.
çin halk cumhuriyeti'nin güney kıyılarında bulunan bir bölge kwangtung i.
halk yorum süresi public comment period i.
papaz dışındaki halk temporalty i.
halk ayaklanması civil commotion i.
halk kütüphanesi free library i.
kore demokratik halk cumhuriyeti democratic people's republic of korea i.
eski bir fransız halk dansı gavot i.
ukrayna halk dansı gopak i.
halk dansı partisi hoedown i.
halk giysisi folk costume i.
halk eğitim merkezleri community colleges i.
halk dili folksay i.
halk dili folk speech i.
tabandan gelen halk hareketi grassroots movement i.
halk hareketi grassroots movement i.
halk argosu vulgar slang i.
halk desteği public support i.
halk desteği grassroots support i.
yerli halk aborigine i.
halk eğitim merkezi public education center i.
yerel halk local community i.
halk figürü public figure i.
büyük halk yığınları people in mass i.
büyük halk yığınları people mass i.
büyük halk kitleleri people in mass i.
büyük halk kitleleri people mass i.
büyük halk yığınları masses i.
büyük halk kitleleri masses i.
halk yığınları masses of people i.
büyük halk yığınları great masses of people i.
halk oylaması referendum i.
halk türküleri sanatçısı folk singer i.
hint-avrupa dil ailesinden herhangi bir dili konuşan halk aryan i.
halk müziği folk-song i.
halk eğitimi common-public education i.
halk dansları folk-dances i.
halk edebiyatı folk-literature i.
halk ekonomisi classic folk-economy i.
halk pazarı public-market i.
halk konut social house-dwelling i.
halk tabakasından kimse commoner i.
16.yy'daki ispanyol fethinden önce meksika'da egemen imparatorluk ve halk aztec i.
halk kahramanı folk hero i.
çin halk cumhuriyeti people’s republic of china i.
abd'de arabaya servis yapan restoranlarda garsonlara halk arasında verilen isim carhop i.
ortaçağ halk ozanı minstrel i.
halk hamamları public baths i.
halk eğlence yeri public amusement place i.
halk ağzında söyleniş lay terminology i.
halk toplantısı gemote i.
halk kitlesi the mass i.
yerleşik halk settled public i.
nepal'de bir halk gorkha i.
nijerya'da bir halk ibo i.
filipinler'in luzon adasının cordillera bölgesinde yaşayan halk igorot i.
hürriyetsiz halk subject i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk deang i.
kuzeydoğu kafkasya'da azerbaycan'ın kuzey ve dağıstan'ın güney kesimlerinde yaşayan halk lezgin i.
halk arasındaki inanış conventional wisdom i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk benglong i.
sibirya'da yaşayan bir halk chukchee i.
rusya'nın ırkutsk oblast bölgesinde türkçe konuşan bir halk tofa i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk monkh i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk de'ang i.
sibirya'da yaşayan bir halk chukchi i.
çin'de sincan uygur özerk bölgesi'nde yaşayan bir halk dolang i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk lawa i.
çin'de sincan uygur özerk bölgesi'nde yaşayan bir halk dolan i.
halk arasındaki inanış folk wisdom i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk phai i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk mon i.
demokratik kongo cumhuriyeti'nin güneyinde yaşayan bir halk luba i.
halk arasındaki yaygın inanış folk wisdom i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk khammu i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk hmong i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk plaung i.
halk arasındaki yaygın inanış conventional wisdom i.
güneydoğu asya'da yaşayan bir halk khmu i.
geniş halk kitlesi a vast majority of public i.
geniş halk kitlesi large mass of people i.
civar halk neighbor community i.
çevre halk neighbor community i.
devlet halk dansları topluluğu the state folk dances group i.
halk güvensizliği public distrust i.
halk itirazı public backlash i.
yerel halk tarafından adlandırılan yer ve kişi isimlerinin yabancılar tarafından farklı isimlendirilmesi exonym i.
parti tabanında/halk tabakasında oluşan fikri hareket/akım ground swell i.
etiyopya'da yaşayan bir halk amhara i.
halk eğlencesi public entertainment i.
halk festivali folk festival i.
halk masalları folk tales i.
halk oyunları eğitmeni folk dance trainer i.
halk şarkıları folk ballads i.
halk türküleri folk ballads i.
halk ayaklanması popular uprising i.
halk seferberliği popular mobilization i.
halk seferberliği mass mobilization i.
halk seferberliği social mobilization i.
halk önünde yapılan yüz kızartıcı hata blooper i.
halk dansı barn dance i.
halk dansı country dance i.
halk avcısı demagog i.
halk iradesi popular will i.
halk pazarı open-air marketplace i.
halk pazarı open-air market i.
(olumsuz anlamda) halk/güruh yönetimi mob rule i.
halk günü bargain matinee i.
halk matinesi bargain matinee i.
halk etkinliği public event i.
pencap bölgesi çıkışlı bir ingiliz-asya halk müziği türü bhangra i.
halk kültürü folk culture i.
halk tuvaleti public restroom i.
amerika'da kreşlerde çocuklara öğretilen vatanseverlik temalı bir halk şarkısı yankee doodle i.
halk kampanyası public campaign i.
halk masalı folk tale i.
yerli halk indigenous dwellers i.
halk özdeyişleri folk sayings i.
halk hikayesi folk story i.
halk iradesi public will i.
yerli halk aborigen i.
doğu myanmar ve tayland'ın yakın kısımlarında yaşayan budist halk talaing i.
doğu myanmar ve tayland'ın yakın kısımlarında yaşayan budist halk mon i.
öfkeli halk angry population i.
guam ve kuzey mariana adalarında yaşayan yerli halk chamorro i.
ismi henüz halk tarafından bilinmeyen sporcu, oyuncu, vb. no-name i.
ukrayna'ya özgü bir halk dansı trepak i.
kanada'da sosyal ve kültürel olarak birbirinden izole olan ingiliz ve fransız halk için kullanılan bir terim two solitudes [canadian] i.
halk deyişi a popular saying i.
halk sağlığı müfettişi eho [brit] i.
halk dili vernacular i.
halk ağzı vernacular i.
(özellikle irlanda'daki) ingiliz soyundan olan halk englishry [obsolete] i.
bir tür rus halk dansı ziganka i.
halk diline çevirme vernacularization i.
halk diline çevirme vernacularisation i.
halk düzeyine indirme vulgarization i.
halk düzeyine indirme vulgarisation i.
halk düzeyine indiren vulgarizer i.
halk düzeyine indiren vulgariser i.
maun ağaçlarını kesmeleri için belize'ye getirilen afrikalı kölelerin soyundan gelen bir halk kriol i.
abd'nin küçük kasabalarında yaşayan dar görüşlü veya maddiyatçı halk main street i.
halk şarkısı villanel i.
balkanlar'da dağınık topluluklar halinde yaşayan bir halk vlach i.
balkanlar'da dağınık topluluklar halinde yaşayan bir halk walach i.
bir halk faciasının yaşandığı cuma günü black friday i.
ekvador'un sahil kesiminde yaşayan yerli bir halk manta i.
meksika'nın sonora eyaletinde yaşayan bir halk mayo i.
1 mayıs'ta çiçeklerle süslü bir direğin etrafında kurdelelerle yapılan bir halk dansı maypole dance i.
halk önündeki kimse megastar i.
güneybatı çin, kuzey vietnam, laos ve tayland'da yaşayan yerli bir halk meo i.
güneybatı çin, kuzey vietnam, laos ve tayland'da yaşayan yerli bir halk maeo i.
iki eşin kollarını döndürerek havada daire çizdiği bir halk dansı figürü mill i.
hindistan'da yaşayan bir halk bondo i.
hükümet tarafından siyasi amaçlarla finanse edilen, halk için gerçek değeri olmayan proje boondoggle i.
(özellikle iskoç çiftçilerine özgü) halk şarkısı bothy ballad [scotland] i.
halk danslarında tutuşan ellerin havada oluşturduğu kemer bridge i.
kuzey iskoçya'da ortaya çıkmış hareketli bir halk dansı highland fling i.
halk dansı düzeninde kişinin ilk konumu home i.
bir iskoç halk dansı hoolachan [dialect] [scotland] i.
romanya ve israil halk dansı olan hora dansı müziği hora i.
tek dilli üflemeli enstrümanla çalınan hareketli bir halk dansı müziği hornpipe i.
brezilya'nın mato grosso eyaletinin batı kesiminde yaşayan yerli bir halk huari i.
meksika'da yaşayan bir yerli halk mixe i.
halk yönetimini destekleyen kimse mobocrat i.
bir halk lideri mobocrat i.
batı orta sudan'da yaşayan bir halk mole i.
sıradan halk gallery i.
arktik halk üyesi kimse hyperborean i.
uganda'da yaşayan bir halk ganda i.
(II. dünya savaşında) halk ordusu askeri chocolate soldier i.
halk ayaklanması démarche i.
seçmenin temel ve dolaysız çıkarlarının en iyi temsilcisi olduğuna inanılan, kırsalda ve taşrada yaşayan halk grass-roots i.
birden fazla biçimde ortaya çıkan organizma, halk hikayesi gibi oluşumlara verilen ad multiform i.
myanmar'ın güneybatısındaki bir müslüman halk rohingya i.
halk yığını ruck i.
halk tabakasından kimse ruptuary [obsolete] [rare] i.
halk şairi improvisator i.
kadın halk şairi improvisatrice i.
bir şeyin halk ağzındaki ismi common name i.
florida eyaletinin kuzeybatısında yaşayan bir halk mikasuki i.
florida eyaletinin kuzeybatısında yaşayan bir halk mikasuki i.
florida eyaletinin kuzeybatısında yaşayan bir halk miccosukee i.
avam halk kitlesi million i.
boyunduruk altındaki halk ditionary i.
hürriyeti olmayan halk ditionary i.
kaliforniya kıyılarında yaşayan bir yerli halk costanoan i.
komik halk hikayesi droll i.
güney arizona ve kuzey meksika'da yaşayan bir halk pima i.
avustralya'da yaşayan bir yerli halk pintubi i.
kaliforniya'nın kuzeyinde yaşayan yerli bir halk pomo i.
yerli halk inhabitation i.
alt tabaka halk peasantry i.
(özellikle komünist ülkelerde) ayrıcalıklı sınıf dışında kalan sıradan halk people i.
halk kurtuluş ordusu pla (people's liberation army) i.
fakir halk poraille i.
aşağı michigan yarımadasında yaşayan bir yerli halk potawatomi i.
aşağı michigan yarımadasında yaşayan bir yerli halk potawatami i.
venezuela'nın orinoco vadisinde yaşayan halk sáliva i.
new mexico'da bir yerleşim yerinde yaşayan bir yerli halk san juan i.
orta ve güneybatı asya'nın iran nüfusunu oluşturan ticaret ile uğraşan yerleşik bir halk sart i.
fox valley'de yaşayan yerli bir halk sauk i.
fox valley'de yaşayan yerli bir halk sac i.
madras'ın kuzeydoğusunda yaşayan bir halk savara i.
halk oyunlarının oynandığı sosyal buluşma folk dance i.
halk dansı yapma folk dancing i.
halk oyunu oynama folk dancing i.
halk hikayesi folk tale i.
halk kültürü ve gelenekleri folklife i.
yazılı olmayan halk kültürü folklore i.
halk bilimi folkloristics i.
sade halk folks i.
halk söylencesi folktale i.
yerli halk originary [obsolete] i.
çin halk cumhuriyeti'nde bazı üst düzey komünist yetkililerin soyundan gelen kimse princeling i.
halk destekli hayır kurumu public charity i.
fakir halk puir [scotland] i.
kaliforniya'nın güneyinde yaşayan yerli bir halk serrano i.
çin'in chekiang ve fujian eyaletleri arasındaki dağlarda yaşayan bir halk she i.
halk tabakasından kimse simple i.
baranof ve chicagof adaları'nda yaşayan bir halk sitka i.
halk savaşı people's war i.
iskoçya'nın kuzeyinde ve doğusunda yaşamış bir halk cruithne i.
libya sosyalist halk cemahiriyesi socialist people's libyan arab jamahiriya i.
libya arap halk sosyalist cemahiriyesi socialist people's libyan arab jamahiriya i.
libya arap halk sosyalist büyük cemahiriyesi socialist people's libyan arab jamahiriya i.
fabl ve halk hikayelerinde adı geçen sihirli bir bitki springwort i.
(halk kültüründe) misafir geleceğine alamet olan durum stranger i.
nikaragua'da yaşayan bir halk sumu i.
halk tarafından sevilmek be popular with the public f.
halk tarafından sevilmek be immensely popular among people f.
halk tarafından sevilmek be popular f.
halk oylamasına sunmak hold a referendum on f.
halk tarafından kabul görmek gain public acceptance f.
halk tarafından çok sevilmek be well-liked by the public f.
bebeğin altını değiştirmek (halk kullanımı) diaper f.
bebeğin altını değiştirmek (halk kullanımı) change the diaper f.
bebeğin altını değiştirmek (halk kullanımı) change the nappy f.
önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelmek become a serious health concern f.
önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya başlamak become a serious health concern f.
halk oyunları oynamak perform folk dances f.
halk tarafından seçilmek elected by the public f.
halk diline çevirmek vernacularize f.
halk diline çevirmek vernacularise f.
halk düzeyine indirmek vulgarize f.
halk düzeyine indirmek vulgarise f.
halk için gerekli bir görevi yerine getirmek give f.
(papazı) halk istemediği halde göreve getirmek introvertive f.
halk nazarında ihbar etmek post f.
halk dansı yapmak folk dance f.
halk oyunu oynamak folk dance f.
halk tabakasından plebeian s.
halk tabakasına özgü plebeian s.
halk tipi folksy s.
halk tarafından kabul gören publicly accepted s.
halk ile ilgili demotic s.
halk oylaması ile ilgili referendary s.
halk meselelerine karşı olan antipopular s.
halk yönetimine ait mobocratic s.
halk yönetimiyle ilgili mobocratic s.
moğolistan halk cumhuriyeti'ne ait mongolian s.
moğolistan halk cumhuriyeti ile ilgili mongolian s.
eskiden ingiltere'de yaygın yapılan eski bir halk dansıyla ilgili morris s.
halk tabakasından olan lowborn s.
halk tabakasından olan lowbred s.
halk tabakasına uygun lumpen s.
bir halk ile ilgili demic s.
ispanyolca konuşan halk ile ilgili hispanic s.
halk şairi ile ilgili improvisatorial s.
(batı kültürlerine ait) halk kostümlerinden esinlenilen peasant s.
halk ile ilgili populist s.
halk tarafından kurulan populist s.
halk tarafından yürütülen populist s.
halk ile ilgili populistic s.
halk tarafından kurulan populistic s.
halk tarafından yürütülen populistic s.
halk içinde meydana gelen folk s.
halk bilimine ait folk s.
halk bilimi ile ilişkili folk s.
halk tipi folkish s.
halk tipi folklike s.
halk tipi folklike s.
halk ağzıyla olan folksy s.
halk tarafından sağlanan public s.
halk kaynaklı public s.
halk için yapılan public s.
halk ile ilişkili public relations s.
halk ağzıyla in colloquial language zf.
halk ağzında in colloquial speech zf.
halk dilinde in colloquial speech zf.
halk ağzında in colloquial language zf.
halk ağzıyla in colloquial speech zf.
halk dilinde in colloquial language zf.
halk arasında colloquially zf.
taban/temel/halk düzeyinde at the grass roots level zf.
halk tarafından publically zf.
halk talebi ile publicly zf.
halk rızası ile publicly zf.
halk adına publicly zf.
halk latincesi vl (vulgar latin) kısalt.
halk efkarı public opinion i.
Phrasals
yankı uyandırmak (halk arasında vs) resonate with someone f.
Phrases
halk adamı a man of the people i.
Colloquial
halk arasında at&t firması için kullanılan bir ad ma bell i.
halk dili simple english i.
halk bandı radyosunu kullanmaya çalışan kimse breaker i.
halk bandı radyosunu kırmaya çalışan kimse breaker i.
halk müziği performansı hoot i.
çin halk cumhuriyeti hükümetince zararlı görülen internet sitelerine erişimi önleyen bir sistem great firewall i.
bir durum veya eylemin halk nezdindeki görünüşü optics i.
halk oylamasının aday başına kongre delegesi sayısını belirlemediği başkanlık ön seçimi beauty contest i.
halk tipi homegrown s.
zahir/zaar (halk dilinde) surely expr.
zahir/zaar (halk dilinde) apparently expr.
zahir/zaar (halk dilinde) certainly expr.
Idioms
halk adamı a man/woman of the people i.
bir numaralı halk düşmanı public enemy number one i.
halk tabakası barney i.
yerel halk ile o ilde hizmet veren üniversitenin ilişkisi town-and-gown i.
(bir liderin/önemli bir kişinin) halk ile iletişim becerisi the common touch i.
politik ideolojiler/sosyal eşitsizlikler yüzünden ayrışmamış halk one nation i.
siyasi faaliyet açısından yerel düzeyde olan halk grass-roots i.
yerel halk ile o ilde hizmet veren üniversitenin ilişkisi town and gown i.
halk ağzı vulgar tongue i.
yerel halk ile o ilde hizmet veren üniversitenin ilişkisi ile ilgili town-gown s.
halk düzeyinde at a grassroots level expr.
Trade/Economic
halk bankası popular bank i.
halk kesimi rank and file i.
halk ve araçların gidip gelmesi traffic i.
halk oylaması referendum i.
halk ayaklanması civil commotions i.
halk dilinde pazarlamacı door to door salesman i.
halk paneli public panel i.
hane-halkı kaynak paylaşımı/dağılımı intra-household resource allocation i.
çin halk cumhuriyeti people's republic of china (prc) i.
yemen demokratik halk cumhuriyeti'nin para birimi dinar i.
yemen demokratik halk cumhuriyeti'nin kağıt parası dinar i.
çin halk cumhuriyeti'nin para birimi fen i.
halk bankası people's bank i.
Law
halk sağlığı hukuku public health legislation i.
halk güvenliğini sağlamak amacıyla cinsel suçlardan hüküm giymiş kimselerin yaşadıkları topluluğa bildirilmesini zorunlu tutan çeşitli yasalar megans law i.
halk güvenliğini sağlamak amacıyla cinsel suçlardan hüküm giymiş kimselerin yaşadıkları topluluğa bildirilmesini zorunlu tutan çeşitli yasalar megan's law i.
halk tarafından uygulanan kanun mob law i.
Politics
seçilmiş yetkilinin halk oylamasıyla görevden alınması recall [usa] i.
çin halk cumhuriyeti'nin gayri resmi adı red china i.
çin halk cumhuriyeti'nin gayri resmi adı nationalist china i.
yeni halk ordusu new people's army i.
halk tabakası third estate i.
avustralyalı yerli halk martu people i.
afrika'da halk fulani i.
afrika'da halk fula i.
afrika'da halk pullo i.
afrika'da halk fellata i.
afrika'da halk the fulbhe i.
aktif halk active population i.
afrika'da halk fulah i.
avustralyalı aborijin halk martu people i.
afgan halk koruma gücü afghan public protection force i.
avrupa halk partisi european peoples party i.
avrupa halk partisi-hristiyan demokrat grup european peoples party-christian democrat i.
azerbaycan halk cephesi partisi azerbaijani popular front party i.
bangladeş halk cumhuriyeti people's republic of bangladesh i.
cezayir demokratik halk cumhuriyeti people's democratic republic of algeria i.
çin halk cumhuriyeti makau özel idare bölgesi macao special administrative region of the people's republic of china i.
çin halk cumhuriyeti hong kong özel idare bölgesi hong kong special administrative region of the people's republic of china i.
cumhuriyet halk partisi republican people's party i.
çin halk cumhuriyeti people's republic of china i.
çin halk cumhuriyeti bilim ve teknoloji bakanlığı ministry of science and technology of the people's republic of china i.
devrimci halk kurtuluş partisi-cephesi revolutionary people's liberation party i.
dağıstan'ın hazar kıyısındaki derbent bölgesinin güneyindeki bölge ve orada yaşayan halk tabasaran i.
filistin halk kurtuluş cephesi popular front for the liberation of palestine i.
güney amerikanın güney ucunda bulunan yerli bir halk fuegian i.
gobi çölü çevresinde yaşayan bir halk ongud i.
genel halk kongresi general people's congress i.
güneybatı afrika halk örgütü southwest african people’s organization of nambia i.
genel halk komitesi general people's committee i.
güney afrika'da bir halk shona i.
halk ayaklanması civil rebellion i.
halk egemenliği popular sovereignty i.
halk oyu opinion i.
halk ayaklanması civil insurrection i.
halk sağlığı sorunu public health concern i.
halk meclisi popular assembly i.
halk mahkemeleri comrades' courts i.
halk eğitim merkezi adult education center i.
halk konseyi public council i.
halk yönetimi democracy i.
halk bildirgesi people's charter i.
halk bildirgesi chartism i.
halk yönetimi self government i.
halk devrimi popular revolution i.
halk hükümeti self government i.
halk diplomasisi public diplomacy i.