Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Law | ||
Law | aider n. | suça yardım eden |
Law | aider n. | yaver |
Law | aider n. | yardım eden |
Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Medical | ||||
Medical | first-aider n. | ilkyardımcı | ||
As a first-aider, Tom is morally obligated to perform CPR on someone who's had a heart attack. Bir ilkyardımcı olarak Tom, kalp krizi geçiren birine kalp masajı yapmakla yükümlüdür. More Sentences |
||||
Law | ||||
Law | aider and abettor n. | bir kimseyi suç işlemeye teşvik eden ve suç esnasında o kişiye yardım eden şahıs | ||
Medical | ||||
Medical | first-aider n. | ilk yardım elemanı | ||
Medical | first aider n. | ilk yardım görevlisi | ||
Medical | first-aider n. | ilk yardım görevlisi |