| 1 |
blister |
su toplama |
n. |
|
- Tom had blisters all over his feet.
- Tom'un ayakları su topladı.
- Tom had blisters all over his feet.
- Tom'un ayaklarının her tarafı su topladı.
- I have blisters on my hands.
- Ellerim su topladı.
- I have a blister on my foot.
- Ayağım su topladı.
- I've got blisters on my fingers.
- Parmaklarım su topladı.
- I've got blisters all over my feet.
- Ayaklarım su topladı.
- I've got blisters all over my feet.
- Ayaklarımın her tarafı su topladı.
- I've got blisters.
- Su topladım.
- I've got blisters on my feet.
- Ayaklarım su topladı.
- Tom had blisters on his hands.
- Tom'un elleri su toplamıştı.
- Tom had blisters on his hands.
- Tom'un elleri su toplamış.
- I have blisters on my feet.
- Ayaklarım su topladı.
Show More (9)
|
| 2 |
blister |
kabarcık |
n. |
|
- You will have blisters on your hand if you don't use gloves when working.
- Çalışırken eldiven kullanmazsanız elinizde kabarcıklar oluşacaktır.
- The blisters have formed scabs.
- Kabarcıklar kabukları oluşturdu.
- I've got blisters all over my feet.
- Ayaklarımın her tarafında kabarcıklar var.
- The one whose butt got burned has to sit on the blisters.
- Poposu yanan kişi kabarcıkların üstünde oturmak zorundadır.
- The one whose butt got burned has to sit on the blisters.
- Poposu yanan, kabarcıkların üzerine oturmak zorundadır.
- The blisters have formed scabs.
- Kabarcıklar kabuk bağlamış.
Show More (3)
|
| 3 |
blister |
bombe |
n. |
|
- We requested a refund as there was a blister on the tire.
- Lastiğin üzerinde bombe olduğu için iade talebinde bulunduk.
Show More (-2)
|
| 4 |
blister |
kabarcıklanmak |
v. |
|
- Steel can blister because of the wrong implements.
- Yanlış aletler nedeniyle çelik kabarcıklanabilir.
Show More (-2)
|
| 5 |
blister |
kabarcıklar oluşturmak |
v. |
|
- I got blisters from the burn.
- Yanık yüzünden kabarcıklar oluştu.
Show More (-2)
|
| 6 |
blister |
şişlik |
n. |
|
- I've got blisters on my feet.
- Ayaklarımda şişlikler var.
Show More (-2)
|
