1 |
burn out |
yanmak |
v. |
|
- The candle burned out, so I lit another one.
- Mum yanarak bitti, ben de bir tane daha yaktım.
- One of your brake lights is burned out.
- Fren lambalarından biri yanmış.
- Laika died when Sputnik 2 burned out in the atmosphere.
- Sputnik 2 atmosferde yandığında Laika öldü.
- Laika died when Sputnik 2 burned out in the atmosphere.
- Sputnik 2 atmosferde yandığı zaman Laika öldü.
- The light bulb has burned out.
- Ampul yandı.
- Three bulbs have burned out.
- Üç ampul yanmış.
- The bulb has burned out.
- Ampul yandı.
- The candle burned out.
- Mum yanıp bitti.
- The light bulb has burned out.
- Ampul yanmış.
- Three bulbs have burned out.
- Üç ampul yandı.
Show More (7)
|
2 |
burn out |
sönmek |
v. |
|
- The candle burned out, so I lit another one.
- Mum söndü, bu nedenle başka bir tane yaktım.
- The candle burned out, so I lit another one.
- Mum söndü, o yüzden ben de bir tane daha yaktım.
- The fire has burned out.
- Ateş söndü.
- Don't let the fire burn out.
- Ateşin sönmesine izin verme.
- The candle burned out, so I lit another one.
- Mum söndü, ben de başka bir tane yaktım.
Show More (2)
|
3 |
burn out |
mahvolmak |
v. |
|
- I'm pretty burnt out right now.
- Şu anda çok mahvolmuş durumdayım.
Show More (-2)
|
4 |
burn out |
bozulmak |
v. |
|
- The light bulb has burned out.
- Ampul bozuldu.
Show More (-2)
|