Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Sätze
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
(yine) haylazlık peşinde olmak
ein gartenrechen
Verlauf
Englisch
Türkisch
1
drive to work
işe arabayla gitmek
v.
Sometimes she
drives to work.
Bazen
işe arabayla gidiyor.
Tom can't walk around the pond, because he
drives to work.
Tom göletin etrafında yürüyemiyor, çünkü
işe arabayla gidiyor.
Sometimes he
drives to work.
Bazen o da
işe arabayla gidiyor.
Tom
drove to work.
Tom
işe arabayla gitti.
I
drove to work.
İşe arabayla gittim.
I
drive to work.
İşe arabayla gidiyorum.
I
drive to work.
İşe arabayla giderim.
You
drive to work,
don't you?
İşe arabayla gidiyorsun,
değil mi?
Tom
drives to work.
Tom
işe arabayla gidiyor.
Tom has been
driving to work.
Tom
işe arabayla gidiyordu.
Tom doesn't usually
drive to work.
Tom genellikle
işe arabayla gitmez.
I seldom
drive to work.
Nadiren
işe arabayla giderim.
Show More (9)
2
drive to work
arabayla işe gitmek
v.
Tom, with whom I often
drive to work,
is a salesman.
Birlikte sık sık
arabayla işe gittiğim
Tom, bir satıcıdır.
Tom has been
driving to work.
Tom
arabayla işe gidiyordu.
Tom
drove to work.
Tom
arabayla işe gitti.
Tom can't walk around the pond, because he
drives to work.
Tom göletin etrafında yürüyemiyor, çünkü o
arabayla işe gidiyor.
Show More (1)