forthright - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
forthright açık sözlü adj.
  • It is bold and forthright in exactly the right areas, particularly on vaccination and import controls.
  • Başta aşılama ve ithalat kontrolleri olmak üzere tam olarak doğru alanlarda cesur ve açık sözlüdür.
  • Since I only have one minute in which to speak, I shall be very forthright.
  • Konuşmak için sadece bir dakikam olduğu için çok açık sözlü olacağım.
  • Tom was incredibly forthright and honest.
  • Tom inanılmaz derecede açık sözlü ve dürüsttü.
Show More (0)