groan - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
groan inlemek v.
  • Everybody groans.
  • Herkes inliyor.
  • We could hear the groans of the injured man.
  • Yaralı adamın inlemelerini duyabiliyorduk.
  • I groaned.
  • İnledim.
Show More (11)
groan inilti n.
  • He let out an exaggerated groan and put his hand on the doorknob.
  • Abartılı bir inilti çıkardı ve elini kapı koluna koydu.
  • Tom let out a groan.
  • Tom bir inilti çıkardı.
  • Tom stifled a groan.
  • Tom bir iniltiyi bastırdı.
Show More (1)
groan inlemek n.
  • Tom started groaning.
  • Tom inlemeye başladı.
  • Tom is groaning.
  • Tom inliyor.
Show More (-1)
groan sızlanmak v.
  • Everybody groans.
  • Herkes sızlanıyor.
Show More (-2)
groan gıcırdamak v.
  • The roof of the hut groaned under the weight of the snow.
  • Kulübenin çatısı karın ağırlığı altında gıcırdadı.
Show More (-2)