handicap - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
handicap handikap n.
  • The second handicap was represented by our isolation from the world and our autarchic tendencies.
  • İkinci handikap ise dünyadan izole olmamız ve otarşik eğilimlerimizdi.
  • Firstly, they are seeking recognition of their handicaps.
  • İlk olarak, handikaplarının tanınmasını istiyorlar.
  • Such arrangements are in no way a handicap.
  • Bu tür düzenlemeler hiçbir şekilde bir handikap değildir.
Show More (5)
handicap engel n.
  • Permanent handicaps due to difficult natural conditions must equally be taken into account.
  • Zorlu doğa koşullarından kaynaklanan kalıcı engeller de aynı şekilde dikkate alınmalıdır.
  • Poor sight is a handicap to an athlete.
  • Zayıf görüş bir sporcu için engel teşkil eder.
Show More (-1)