|
- Perhaps you would also let us know where you like eating lobster, as you use it as such an elegant example.
- Belki bize ıstakozu nerede yemeyi sevdiğinizi de söylersiniz, zira onu çok şık bir örnek olarak kullanıyorsunuz.
- Imagine that you have a large lobster on a plate in front of you.
- Önünüzdeki tabakta büyük bir ıstakoz olduğunu düşünün.
- Imagine that you have a large lobster on a plate in front of you.
- Önünüzdeki tabakta büyük bir ıstakoz olduğunu hayal edin.
- I would like to say that those who have not thought about emissions trading might consider how a lobster is eaten.
- Emisyon ticareti hakkında düşünmeyenlerin bir ıstakozun nasıl yenildiğini düşünebileceklerini söylemek isterim.
- I am not going to speak about lobsters, but I share the interests of the two previous speakers.
- Istakozlar hakkında konuşmayacağım, ancak önceki iki konuşmacının ilgi alanlarını paylaşıyorum.
- Tom likes lobster.
- Tom ıstakozu sever.
- Tom likes lobster.
- Tom ıstakozu seviyor.
- The lobster was good.
- Istakoz güzeldi.
- Do you know how to cook a lobster?
- Istakoz pişirmeyi biliyor musun?
- No, I don't like lobster.
- Hayır, ıstakoz sevmem.
- I am very fond of lobsters, but they are very, very expensive.
- Istakozlara çok düşkünüm ama onlar çok, çok pahalı.
- I'm allergic to lobsters.
- Istakozlara alerjim var.
- You like lobster, don't you?
- Istakozu seviyorsun, değil mi?
- If cancer is an enemy of humanity, a cancer is a friend of lobsters.
- Eğer kanser insanlığın düşmanıysa, kanser ıstakozların dostudur.
- Boston is a mecca for lobster lovers.
- Boston, ıstakoz sevenlerin uğrak yeridir.
- You like lobster, don't you?
- Istakoz seviyorsun, değil mi?
- We ate lobster and steak.
- Istakoz ve biftek yedik.
- The sight of fresh lobster gave me an appetite.
- Taze ıstakozu görmek iştahımı kabarttı.
- I want to eat lobster again tonight.
- Bu gece yine ıstakoz yemeyi isterim.
- Do you know how to cook a lobster?
- Bir ıstakozu nasıl pişireceğini biliyor musun?
- No, I don't like lobster.
- Hayır, ben ıstakoz sevmem.
- Do you prefer lobster or crab?
- Istakoz mu yoksa yengeç mi tercih edersin?
- Boston is a mecca for lobster lovers.
- Boston ıstakoz severler için bir mekke.
- Do you prefer lobster or crab?
- Istakoz mu yoksa yengeç mi tercih ediyorsunuz?
- Lobster tomalley can be toxic and it's best not to eat it.
- Istakoz tomalleyi zehirli olabilir ve en iyisi onu yememektir.
- I like lobster.
- Istakoz severim.
- Lobsters belong to a class of marine animals.
- Istakozlar deniz hayvanları sınıfına aittir.
- I want to eat lobster again tonight.
- Bu gece tekrar ıstakoz yemek istiyorum.
- Thomas was red like a lobster.
- Thomas ıstakoz gibi kırmızıydı.
- Seeing the fresh lobster made me hungry.
- Taze ıstakoz görmek beni acıktırdı.
- I want to eat lobster tonight.
- Bu gece ıstakoz yemek istiyorum.
- Tom ordered the lobster.
- Tom ıstakozu sipariş etti.
- I am very fond of lobsters, but they are very, very expensive.
- Istakozları çok severim ama çok ama çok pahalılar.
- The lobster was good.
- Istakoz iyiydi.
- It's cruel to put a live lobster into a pot of boiling water.
- Canlı bir ıstakozu kaynar su dolu bir tencereye koymak zalimliktir.
- How do you say lobster in French?
- Fransızca ıstakoz nasıl denir?
- Tom likes lobster.
- Tom ıstakoz sever.
- How do you say lobster in French?
- Istakoz Fransızcada nasıl söylenir?
- I like lobster.
- Istakozu severim.
- You like lobster, don't you?
- Istakoz seversiniz, değil mi?
- Tom ate a lobster roll.
- Tom bir ıstakoz dürümü yedi.
- The sight of fresh lobster gave me an appetite.
- Taze ıstakozun görünüşü iştahımı açtı.
- I'm allergic to lobsters.
- Benim ıstakozlara alerjim var.
- We ate lobster and steak.
- Biz ıstakoz ve biftek yedik.
- Tom ordered the lobster.
- Tom ıstakozu ısmarladı.
- I very seldom eat lobster.
- Çok nadir ıstakoz yerim.
- Tom ate a lobster roll.
- Tom ıstakoz dürüm yedi.
- We glutted ourselves with lobsters and other seafood.
- Istakoz ve diğer deniz ürünleriyle karnımızı doyurduk.
- Tom ordered the lobster.
- Tom ıstakoz sipariş etti.
- We have lobsters only on special occasions.
- Sadece özel günlerde ıstakoz yeriz.
- Boiling lobsters is illegal in the town of Reggio Emilia, Italy.
- İtalya'nın Reggio Emilia kasabasında ıstakoz kaynatmak yasadışıdır.
- You like lobster, don't you?
- Istakoz seversin, değil mi?
Show More (49)
|