|
- At the end of the day, failing to prevent murderers from committing their crimes makes us their accomplice.
- Günün sonunda, katillerin suç işlemesini engelleyememek bizi onların suç ortağı yapar.
- The murderer of my daughter has been let down, because his act of murder and of suicide achieved nothing.
- Kızımın katili hayal kırıklığına uğratıldı, çünkü cinayet ve intihar eylemi hiçbir işe yaramadı.
- Would an International Criminal Court have avoided these crimes, or at least punished the murderers?
- Bir Uluslararası Ceza Mahkemesi bu suçları önleyebilir ya da en azından katilleri cezalandırabilir miydi?
- Would an International Criminal Court have avoided these crimes, or at least punished the murderers?
- Uluslararası Ceza Mahkemesi bu suçları önleyebilir ya da en azından katilleri cezalandırabilir miydi?
- The legal system did work, however, and his murderers were convicted, with stiff sentences.
- Bununla birlikte, hukuk sistemi işe yaradı ve katiller ağır cezalara çarptırılarak mahkum edildi.
- It was thought that the legal system would not be able to bring his murderers to justice.
- Hukuk sisteminin onun katillerini adalete teslim edemeyeceği düşünülüyordu.
- Tony Blair is merely an urbane murderer.
- Tony Blair sadece kibar bir katil.
- The dead president said, "This is my murderer, avenge my death."
- Ölen genel müdür, "Bu benim katilim, ölümümün intikamını alın" dedi.
- The dead president said, "This is my murderer, avenge my death."
- Ölen başkan, "Bu benim katilim, intikamımı alın." demiş.
- I'm not a murderer.
- Ben bir katil değilim.
- Did the police find any trace of the murderer?
- Polis katilin izini bulabildi mi?
- Even now, we still doubt that he is the real murderer.
- Şu anda bile, hala gerçek katilin o olduğundan şüphe duyuyoruz.
- Sami was a thief, an adulterer and a murderer.
- Sami bir hırsız, zinacı ve katildi.
- Sami is a serial sexual murderer.
- Sami bir seri cinsel katil.
- The gardener turned out to be the murderer.
- Bahçıvanın katil olduğu ortaya çıktı.
- The murderer was finally caught last night.
- Katil sonunda dün gece yakalandı.
- The police pursued the murderer.
- Polis katilin peşindeydi.
- I can prove who the murderer is.
- Katilin kim olduğunu kanıtlayabilirim.
- I don't believe that Tom is a murderer.
- Tom'un bir katil olduğuna inanmıyorum.
- Tom confessed to the police that he was the murderer.
- Tom polise katilin kendisi olduğunu itiraf etti.
- The policeman apprehended the murderer and handcuffed him.
- Polis katili yakaladı ve kelepçeledi.
- The police arrested the murderer.
- Polis katili tutukladı.
- The gardener turned out to be the murderer.
- Katilin bahçıvan olduğu ortaya çıktı.
- The police will suspect that he is the murderer.
- Polis onun katil olduğundan şüphelenecektir.
- I heard that Tom used to hang out with drug dealers and murderers.
- Tom'un uyuşturucu satıcıları ve katillerle takıldığını duydum.
- She identified him as the murderer.
- Onu bir katil olarak tanımladı.
- He is allegedly the murderer.
- İddiaya göre o katil.
- This place is full of thieves and murderers.
- Burası hırsızlarla ve katillerle dolu.
- Tom is a cold-blooded murderer.
- Tom soğukkanlı bir katildir.
- This is proof that you're the murderer.
- Bu, katil olduğunuzun delili.
- The police are after the murderer.
- Polis katilin peşinde.
- The murderer will soon confess his crime.
- Katil yakında suçunu itiraf edecek.
- Tom is the murderer.
- Tom katildir.
- The murderer was finally caught last night.
- Katil nihayet dün gece yakalandı.
- Sami found out Layla was the murderer.
- Sami, Layla'nın katil olduğunu öğrendi.
- The police will suspect that he is the murderer.
- Polis onun katil olduğundan şüphelenecek.
- The murderer is still at large.
- Katil hâlâ serbest.
- The murderer got away with his crime.
- Katil suçundan paçayı kurtardı.
- The police have caught the murderer.
- Polisler katili yakaladı.
- I want everyone to know that I'm not a murderer.
- Herkesin benim bir katil olmadığımı bilmesini istiyorum.
- The murderer is always the gardener.
- Katil her zaman bahçıvandır.
- I want everyone to know that I'm not a murderer.
- Bir katil olmadığımı herkesin bilmesini istiyorum.
- The murderer is now on trial.
- Katil şu anda yargılanıyor.
- Tom is a murderer.
- Tom bir katil.
- They're thieves and murderers.
- Onlar hırsız ve katildirler.
- The murderer confessed his crime.
- Katil suçunu itiraf etti.
- The policeman wrested a gun from the murderer.
- Polis, silahı katilden zorla aldı.
- The policeman wrested a gun from the murderer.
- Polis katilin elinden silahını çekip aldı.
- The murderer got away with his crime.
- Katil suçunun cezasını çekmedi.
- It appears that the victim tried to write the murderer's name with his own blood.
- Kurbanın kendi kanı ile katilin adını yazmaya çalıştığı görünmektedir.
- Tom's parents are both murderers.
- Tom'un ebeveynlerinin ikisi de katil.
- The police confirmed that Tom was the murderer.
- Polis, Tom'un katil olduğunu doğruladı.
- Tom claimed to be a murderer.
- Tom bir katil olduğunu iddia etti.
- The murderer is still at large.
- Katil hala kaçak.
- Who do you think the murderer is?
- Katilin kim olduğunu düşünüyorsunuz?
- Murderers and thieves can come from any angle.
- Katiller ve hırsızlar her açıdan gelebilir.
- The murderer was arrested on the spot.
- Katil olay yerinde tutuklandı.
- Tom is the brother of a convicted murderer.
- Tom hüküm giymiş bir katilin kardeşi.
- I'm not a murderer.
- Ben katil değilim.
- Tom is a cold-blooded murderer.
- Tom soğukkanlı bir katil.
- The police have caught the murderer.
- Polis katili yakaladı.
- The murderer was the gardener.
- Katil bahçıvandı.
- We were filled with anger against the murderer.
- Katile karşı öfkeyle doluyduk.
- I can prove who the murderer is.
- Katilin kim olduğunu ispatlayabilirim.
- Tom confessed to the police that he was the murderer.
- Tom katil olduğunu polise itiraf etti.
- The gardener was a murderer.
- Bahçıvan bir katildi.
- Tom is the murderer.
- Tom katil.
- Mary thinks that Tom is a murderer.
- Mary, Tom'un bir katil olduğunu düşünüyor.
- Sami was a convicted murderer.
- Sami hüküm giymiş bir katildi.
- They're murderers.
- Onlar katiller.
- Tom is a cold-hearted murderer.
- Tom taş kalpli bir katil.
- The murderer was executed.
- Katil idam edildi.
- The police are after the murderer.
- Polisler katilin peşinde.
- The murderer was convicted and sentenced to life in prison.
- Katilin suçu kanıtlandı ve ömür boyu hapse mahkum edildi.
- Fingerprints left in the room proved the murderer's guilt.
- Odada bırakılan parmak izleri katilin suçlu olduğunu kanıtladı.
- I heard that Tom used to hang out with drug dealers and murderers.
- Tom'un eskiden uyuşturucu satıcıları ve katillerle takıldığını duydum.
- The murderer dumped the body in the lake.
- Katil cesedi göle attı.
- I don't believe that Tom is the murderer.
- Tom'un katil olduğuna inanmıyorum.
- This is proof that you're the murderer.
- Bu senin katil olduğunun kanıtıdır.
- The murderer dumped the body in the lake.
- Katil cesedi göle atmış.
- We aren't the murderers.
- Biz katil değiliz.
- As she was dying, she tried to write the murderer's name with her own blood.
- Ölürken, kendi kanıyla katilin adını yazmaya çalıştı.
- The murderer hid in the mountains.
- Katil dağlara saklandı.
- I don't believe that Tom is a murderer.
- Tom'un katil olduğuna inanmıyorum.
- Even now, we still doubt that he is the real murderer.
- Şu anda bile, biz halen onun gerçek katil olduğundan şüpheliyiz.
- Kill all murderers!
- Bütün katilleri öldür!
- Kill all murderers!
- Bütün katilleri öldürün!
- I suspect that Tom is a cold-blooded murderer.
- Tom'un soğukkanlı bir katil olduğundan şüpheleniyorum.
- The gardener was the murderer.
- Katil bahçıvandı.
- As she was dying, she tried to write the murderer's name with her own blood.
- O ölüyorken kendi kanıyla katilin adını yazmaya çalıştı.
- The murderer hid in the mountains.
- Katil dağlarda saklandı.
- We aren't the murderers.
- Katiller biz değiliz.
- The murderer took the weapon with him.
- Katil silahı yanında götürdü.
- It appears that the victim tried to write the murderer's name with his own blood.
- Görünüşe göre kurban, katilin adını kendi kanıyla yazmaya çalışmış.
- Sami was a thief, an adulterer and a murderer.
- Sami bir hırsız, zina yapan biri ve bir katildi.
- The gardener was the murderer.
- Bahçıvan katildi.
- They're thieves and murderers.
- Onlar hırsız ve katil.
- The police have arrested the murderer's accomplices.
- Polis katilin suç ortaklarını tutukladı.
- Tom is a cold-hearted murderer.
- Tom soğukkanlı bir katildir.
- The murderer hasn't been arrested yet.
- Katil henüz tutuklanmadı.
- This place is full of thieves and murderers.
- Burası hırsızlar ve katillerle dolu.
- Who do you think the murderer is?
- Sence katil kim?
- Give me the name of my brother's murderer.
- Kardeşimin katilinin adını ver bana.
- You're a murderer.
- Sen bir katilsin.
- The police confirmed that Tom was the murderer.
- Polis katilin Tom olduğunu doğruladı.
- The police pursued the murderer.
- Polis, katilin peşine düştü.
- He is allegedly the murderer.
- Katil olduğu iddia ediliyor.
- This place is full of thieves and murderers.
- Bu yer hırsızlarla ve katillerle dolu.
- She identified him as the murderer.
- Onu katil olarak tanımladı.
- Tom's parents are both murderers.
- Tom'un anne ve babasının her ikisi de katildir.
- They're murderers.
- Katildirler.
- Tom is a murderer.
- Tom bir katildir.
- I don't believe that Tom is the murderer.
- Tom'un katil olduğuna inanmam.
- Give me the name of my brother's murderer.
- Bana kardeşimin katilinin adını ver.
- Tom is a convicted murderer.
- Tom hüküm giymiş bir katil.
Show More (113)
|
