1 |
pay off |
ödemek |
v. |
|
- The US needs investment to pay off its debts.
- ABD'nin borçlarını ödeyebilmesi için yatırıma ihtiyacı var.
- This will present problems for Member States wishing both to invest and pay off their debts.
- Bu durum hem yatırım yapmak hem de borçlarını ödemek isteyen Üye Devletler için sorun teşkil edecektir.
- Hundreds of billions in paying off goodwill are putting a serious strain on business and are hampering recovery.
- Yüz milyarlarca dolarlık iyi niyet ödemeleri iş dünyasını ciddi şekilde zorlamakta ve toparlanmayı engellemektedir.
- On that day, the outcome at Copenhagen paid off an old debt.
- O gün Kopenhag'da elde edilen sonuç eski bir borcu ödemiştir.
- On that day the outcome at Copenhagen paid off an old debt.
- O gün Kopenhag'da elde edilen sonuç eski bir borcu ödemiştir.
- This kid's finally paying off.
- Bu oğlan nihayet her şeyin karşılığını ödüyor.
- I must sell my farm to pay off my debts.
- Borçlarımı ödemek için çiftliğimi satmalıyım.
- He wants to pay off his debts.
- Borçlarını ödemek istiyor.
- Pay off your credit cards every month.
- Kredi kartı ödemelerinizi her ay kapatın.
- I want to pay off my debts.
- Borçlarımı ödemek istiyorum.
- Dan paid off his gambling debts.
- Dan kumar borçlarını ödedi.
- Tom is trying to pay off all his debts.
- Tom tüm borçlarını ödemeye çalışıyor.
- Tom paid off his student loans.
- Tom öğrenci kredilerini ödedi.
- Tom did his best to pay off his business debts.
- Tom işletme borçlarını ödemek için elinden geleni yaptı.
- Tom is still paying off that loan.
- Tom hâlâ o borcu ödüyor.
- Tom did his best to pay off his business debts.
- Tom iş borçlarını ödemek için elinden geleni yaptı.
- Greece can no longer pay off its debts.
- Yunanistan artık borçlarını ödeyemiyor.
- Tom wants to pay off his loan.
- Tom borcunu ödemek istiyor.
- He wants to pay off his loan.
- Borcunu ödemek istiyor.
- Tom gave Mary the money she needed to pay off her debts.
- Tom Mary'ye borçlarını ödemesi için ihtiyacı olan parayı verdi.
- Tom wanted to pay off his debts.
- Tom borçlarını ödemek istedi.
- Tom paid off his credit card debt.
- Tom kredi kartı borcunu ödedi.
- Dan gave Linda the money she needed to pay off her debts.
- Dan, Linda'ya borçlarını ödemesi için gereken parayı verdi.
- You must pay off your debts.
- Borçlarını ödemelisin.
- Tom has paid off his debts.
- Tom borçlarını ödedi.
- I must sell my farm to pay off my debts.
- Borçlarımı ödemek için çiftliğimi satmak zorundayım.
- Tom wants to pay off his debts.
- Tom borçlarını ödemek istiyor.
- After a long dispute the coal mines closed and the remaining miners were paid off.
- Uzun bir anlaşmazlıktan sonra kömür madenleri kapandı ve kalan madencilere ödeme yapıldı.
- I want to pay off my loan.
- Borcumu ödemek istiyorum.
- Tom paid off his debt.
- Tom borcunu ödedi.
- Dan gave Linda the money she needed to pay off her debts.
- Dan Linda'ya borçlarını ödemek için ihtiyacı olan parayı verdi.
- I expect you to pay off all your debts.
- Bütün borcunu ödemeni bekliyorum.
- Can you pay off your loans in a year?
- Kredilerinizi bir yıl içinde ödeyebilir misiniz?
- Julie thinks that she will not be able to pay off all of her debts.
- Julie tüm borçlarını ödeyemeyeceğini düşünüyor.
- I expect you to pay off all your debts.
- Senden tüm borçlarını ödemeni bekliyorum.
Show More (32)
|
2 |
pay off |
işe yaramak |
v. |
|
- This decision paid off.
- Bu karar işe yaradı.
- His decision to quit his old job and start his own business really paid off.
- Eski işini bırakıp kendi işini kurma kararı gerçekten işe yaradı.
- Tom's strategy paid off.
- Tom'un stratejisi işe yaradı.
- I wonder if my efforts will pay off.
- Çabalarımın işe yarayıp yaramayacağını merak ediyorum.
- I think it'll pay off.
- Sanırım işe yarayacak.
- The strategy is paying off.
- Strateji işe yarıyor.
- The gamble paid off.
- Kumar işe yaradı.
- That risk paid off.
- Bu risk işe yaradı.
Show More (5)
|
3 |
pay off |
kapatmak |
v. |
|
- An alternative method is to pay off the smallest loans first.
- Alternatif bir yöntem, önce en küçük kredileri kapatmaktır.
- Can you pay off your loans in a year?
- Kredini bir yılda kapatabilir misin?
- Tom paid off his gambling debts.
- Tom kumar borçlarını kapattı.
Show More (0)
|
4 |
pay off |
borcu kapatmak |
v. |
|
- Tom gave Mary the money she needed to pay off her debts.
- Tom, Mary'ye borçlarını kapatması için gereken parayı verdi.
- Tom paid off his student loans.
- Tom öğrenim kredisi borcunu kapattı.
- Tom paid off his credit card debt.
- Tom kredi kartı borcunu kapattı.
Show More (0)
|
5 |
pay off |
tamamen ödemek |
v. |
|
- Tom paid off his gambling debts.
- Tom kumar borçlarını tamamen ödedi.
- Tom is trying to pay off all his debts.
- Tom bütün borçlarını tamamen ödemek için çalışıyor.
Show More (-1)
|
6 |
pay off |
hesabını görmek |
v. |
|
- This kid's finally paying off.
- Bu çocuk sonunda yarım kalan hesabını görüyor.
Show More (-2)
|
7 |
pay off |
diyet ödemek |
v. |
|
- This kid's finally paying off.
- Bu çocuk sonunda diyetini ödüyor.
Show More (-2)
|
8 |
pay off |
çıkarmak (masraf) |
v. |
|
- This project may not pay off.
- Bu proje masrafını çıkarmayabilir.
Show More (-2)
|
9 |
pay off |
faydalı olmak |
v. |
|
- Efforts do not always pay off.
- Çabalar her zaman faydalı olmaz.
Show More (-2)
|
10 |
pay off |
tamamıyla ödemek (borcu) |
v. |
|
- Pay off your credit cards every month.
- Her ay kredi kartlarını tamamıyla öde.
Show More (-2)
|
11 |
pay off |
amorti etmek |
v. |
|
- This project may not pay off.
- Bu proje kendini amorti etmeyebilir.
Show More (-2)
|