perplex - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
perplex şaşırtmak v.
  • We are, however, somewhat perplexed by the parliamentary report.
  • Bununla birlikte, parlamento raporu bizi biraz şaşırttı.
  • Her tears perplexed him.
  • Gözyaşları onu şaşırttı.
Show More (-1)
perplex kafasını karıştırmak v.
  • Tom is perplexed by something.
  • Tom'un kafasını karıştıran bir şey var.
  • The problem perplexed Tom.
  • Bu sorun Tom'un kafasını karıştırdı.
Show More (-1)