|
- Have you ever played poker with Tom?
- Tom'la hiç poker oynadın mı?
- Tom and Mary are playing poker.
- Tom ve Mary poker oynuyorlar.
- He used to play poker with us.
- Eskiden bizimle poker oynardı.
- Tom and his friends play poker almost every Friday night.
- Tom ve arkadaşları neredeyse her cuma gecesi poker oynar.
- Tom is the one who taught me how to play poker.
- Nasıl poker oynayacağımı bana öğreten kişi Tom'dur.
- When was the first time you played poker?
- İlk kez ne zaman poker oynadın?
- One thing you should know about me is that I play poker every Friday night.
- Hakkımda bilmeniz gereken bir şey de her Cuma gecesi poker oynadığımdır.
- Tom and his friends are playing poker.
- Tom ve arkadaşları poker oynuyorlar.
- Tom wanted to play poker with us, but Mary wouldn't let him.
- Tom bizimle poker oynamak istedi ama Mary ona izin vermedi.
- She is playing poker with them.
- Onlarla poker oynuyor.
- I just wanted to play poker.
- Sadece poker oynamak istedim.
- Tom likes to play poker with his friends.
- Tom arkadaşlarıyla poker oynamayı sever.
- Tom told the men sitting around the table that he'd never played poker before.
- Tom masanın etrafında oturan erkeklere daha önce hiç poker oynamadığını söyledi.
- Tom has never played poker with us.
- Tom bizimle hiç poker oynamadı.
- You might want to come over and play poker with me and my friends next Friday evening.
- Gelecek Cuma akşamı gelip ben ve arkadaşlarımla poker oynamak isteyebilirsin.
- I wonder if Tom would like to play poker with us.
- Acaba Tom bizimle poker oynamak ister mi?
- He plays poker with them.
- Onlarla poker oynuyor.
- Tom doesn't know how to play poker.
- Tom nasıl poker oynayacağını bilmiyor.
- Don't play poker with them.
- Onlarla poker oynama.
- Don't, under any circumstances, play poker with Tom.
- Ne olursa olsun, Tom'la poker oynama.
- Don't play poker with her.
- Onunla poker oynama.
- No matter what you do, don't play poker with Tom.
- Ne yaparsan yap, Tom'la poker oynama.
- Tom is playing poker with some of his friends.
- Tom bazı arkadaşlarıyla poker oynuyor.
- I don't like to play poker.
- Poker oynamayı sevmiyorum.
- I just wanted to play poker.
- Ben sadece poker oynamak istemiştim.
- Tom is playing poker with his friends tonight.
- Tom bu gece arkadaşlarıyla poker oynuyor.
- Tom used to play poker with us.
- Tom bizimle poker oynardı.
- Tom and his friends play poker almost every Friday night.
- Tom ve arkadaşları neredeyse her Cuma gecesi poker oynarlar.
- Tom wanted to play poker with us, but Mary wouldn't let him.
- Tom bizimle poker oynamak istedi ama Mary izin vermedi.
- Don't play poker with him.
- Onunla poker oynama.
- Let's play poker.
- Hadi poker oynayalım.
- He is playing poker with them.
- Onlarla poker oynuyor.
- He knows how to play poker.
- O poker oynamayı biliyor.
- She didn't want him to play poker.
- Poker oynamasını istemedi.
- Tom taught me how to play poker.
- Tom bana poker oynamayı öğretti.
- Tom liked to play poker.
- Tom poker oynamayı severdi.
- Tom is playing poker with his friends.
- Tom arkadaşları ile poker oynuyor.
- I know how to play poker.
- Nasıl poker oynanacağını biliyorum.
- We can't play poker if we don't have any cards.
- Hiç kartımız yoksa poker oynayamayız.
- She plays poker with them.
- Onlarla poker oynuyor.
- Don't, under any circumstances, play poker with Tom.
- Tom'la hiçbir koşulda poker oynama.
- Tom is playing poker with his friends.
- Tom arkadaşlarıyla poker oynuyor.
- I like to play poker.
- Poker oynamayı severim.
- You might want to come over and play poker with me and my friends next Friday evening.
- Gelecek Cuma akşamı uğramak ve benimle ve arkadaşlarımla poker oynamak isteyebilirsiniz.
- Why don't we play poker?
- Neden poker oynamıyoruz?
- Most of the online users I play poker with have been newbies.
- Poker oynadığım online kullanıcıların çoğu acemi.
- Do you know how to play poker?
- Poker oynamayı biliyor musun?
- I don't like to play poker.
- Poker oynamaktan hoşlanmam.
- Tom plans to play poker with us tomorrow evening.
- Tom yarın akşam bizimle poker oynamayı planlıyor.
- Don't, under any circumstances, play poker with Tom.
- Hiçbir koşulda Tom'la poker oynama.
- Have you ever played poker?
- Hiç poker oynadın mı?
- Tom knows how to play poker.
- Tom poker oynamayı biliyor.
- I just learned to play poker.
- Poker oynamayı yeni öğrendim.
- We played poker the entire day.
- Bütün gün poker oynadık.
- She used to play poker with us.
- Eskiden bizimle poker oynardı.
- Tom told the men sitting around the table that he'd never played poker before.
- Tom masanın etrafında oturan insanlara daha önce hiç poker oynamadığını söyledi.
- Tom plays poker with his friends every Monday night.
- Tom her pazartesi gecesi arkadaşlarıyla poker oynar.
- She used to play poker with us.
- O, bizimle poker oynardı.
- How do you play poker?
- Nasıl poker oynuyorsun?
- Tom is the one who taught me how to play poker.
- Tom bana poker oynamayı öğreten kişidir.
- Is it true that you've never played poker before?
- Daha önce hiç poker oynamadığın doğru mu?
- Tom is playing poker with some of his friends.
- Tom arkadaşlarının bazılarıyla poker oynuyor.
- When was the first time you played poker?
- Sen ilk kez ne zaman poker oynadın?
- She plays poker with them.
- Onlarla poker oynar.
- Let's play poker.
- Poker oynayalım.
- Tom doesn't know how to play poker.
- Tom poker oynamayı bilmiyor.
- Tom plays poker with his friends every Friday night.
- Tom her cuma gecesi arkadaşlarıyla poker oynar.
- Tom doesn't like to play poker at all.
- Tom poker oynamaktan hiç hoşlanmaz.
- We played poker the entire day.
- Biz bütün gün poker oynadık.
- Is it true that you've never played poker before?
- Daha önce hiç poker oynamadığınız doğru mu?
- He is playing poker with them.
- O onlarla poker oynuyor.
- Most of the online users I play poker with have been newbies.
- Poker oynadığım çevrimiçi kullanıcıların çoğu yeniler.
- How do you play poker?
- Nasıl poker oynarsın?
- Don't play poker with Tom.
- Tom'la poker oynama.
- Have you ever played poker with Tom?
- Hiç Tom ile poker oynadın mı?
- Tom and I have played poker together many times.
- Tom ve ben birçok kez birlikte poker oynadık.
- Tom doesn't like to play poker at all.
- Tom poker oynamayı hiç sevmez.
- Tom used to play poker with us.
- Tom eskiden bizimle poker oynardı.
- Tom lost a lot of money playing poker.
- Tom poker oynarken çok para kaybetti.
- Tom liked to play poker.
- Tom poker oynamaktan hoşlanıyordu.
- Tom and I have played poker together many times.
- Tom ve ben birlikte birçok kez poker oynadık.
- Tom played poker with us.
- Tom bizimle poker oynadı.
- Tom is the one who taught me how to play poker.
- Bana poker oynamayı öğreten kişi Tom'dur.
- I've never played poker with Tom.
- Tom'la hiç poker oynamadım.
- I wonder if Tom would like to play poker with us.
- Tom'un bizimle poker oynamak isteyip istemediğini merak ediyorum.
- He used to play poker with us.
- O, bizimle poker oynardı.
- Tom refused to play poker with us.
- Tom bizimle poker oynamayı reddetti.
- Tom plays poker with his friends every Monday evening.
- Tom her pazartesi akşamı arkadaşlarıyla poker oynar.
- Tom said he wanted to play poker with us.
- Tom bizimle poker oynamak istediğini söyledi.
- How much money did Tom lose playing poker last night?
- Tom dün gece poker oynarken ne kadar para kaybetti?
- He knows how to play poker.
- Poker oynamayı biliyor.
- Don't sit here if you're not going to play poker with us.
- Bizimle poker oynamayacaksan buraya oturma.
- Don't play poker with Tom.
- Tom ile poker oynama.
- You can't sit here if you're not going to play poker with us.
- Bizimle poker oynamayacaksan burada oturamazsın.
- Do you know how to play poker?
- Nasıl poker oynanacağını biliyor musun?
- I know how to play poker.
- Poker oynamayı biliyorum.
- Tom is playing poker with his friends tonight.
- Tom bu gece arkadaşlarıyla poker oynayacak.
- Tom and I are playing poker.
- Tom ve ben poker oynuyoruz.
- Don't sit here if you're not going to play poker with us.
- Bizimle poker oynamayacaksan burada oturma.
Show More (96)
|
