put away - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
put away kaldırmak v.
  • Put away your toys.
  • Oyuncaklarınızı kaldırın.
  • She told her children to put away their toys.
  • Çocuklarına oyuncaklarını kaldırmalarını söyledi.
  • Tom put away his notebook.
  • Tom defterini kaldırdı.
Show More (12)
put away kenara koymak v.
  • Tom can put away more money, tax-deferred, for retirement.
  • Tom emeklilik için, vergisi ertelenmiş daha çok parayı bir kenara koyabilir.
  • Put away your toys.
  • Oyuncaklarını bir kenara koy.
  • Tom put away his toys.
  • Tom oyuncaklarını bir kenara koydu.
Show More (3)
put away bir kenara bırakmak v.
  • After listening to the debate here, I have put away the script for the speech I had prepared.
  • Buradaki tartışmayı dinledikten sonra, hazırladığım konuşma metnini bir kenara bıraktım.
  • Put away your brain and go shopping.
  • Beynini bir kenara bırak ve alışverişe git.
Show More (-1)
put away yerine koy expr.
  • Put away the bread.
  • Ekmeği yerine koy.
  • Put away your things.
  • Eşyalarını yerine koy.
Show More (-1)
put away ortadan kaldırmak v.
  • Put away your wallet.
  • Cüzdanını ortadan kaldır.
  • I was asked to put away all the papers we used at the meeting.
  • Toplantıda kullandığımız bütün kağıtları ortadan kaldırmam istendi.
Show More (-1)
put away mideye indirmek (yemeği) v.
  • Dean can really put away the food.
  • Dean yemeği resmen mideye indirebilir.
Show More (-2)
put away silip süpürmek v.
  • Dean can really put away the food.
  • Dean, yemeği gerçekten silip süpürebilir.
Show More (-2)
put away hapse atmak v.
  • You should be put away.
  • Seni hapse atmalılar.
Show More (-2)
put away biriktirmek v.
  • Tom can put away more money, tax-deferred, for retirement.
  • Tom emeklilik için vergisi ertelenmiş daha fazla para biriktirebilir.
Show More (-2)