|
- Tell them that we are serious about this.
- Onlara bu konuda ciddi olduğumuzu söyleyin.
- That is important if the Commission wants to show that it is serious about the issue.
- Eğer Komisyon bu konuda ciddi olduğunu göstermek istiyorsa bu önemlidir.
- Is it still serious about the roadmap?
- Yol haritası konusunda hala ciddi misiniz?
- Rather than carry on with this policy, we should get serious about one that is integrated.
- Bu politikayı sürdürmek yerine, entegre bir politika üzerinde ciddiyetle durmalıyız.
- This shows that the Commission is really serious about further developing the internal market.
- Bu da Komisyonun iç pazarın daha da geliştirilmesi konusunda gerçekten ciddi olduğunu göstermektedir.
- But this also takes implementation; Member States must be serious about that.
- Ancak bu aynı zamanda uygulama gerektirir; Üye Devletler bu konuda ciddi olmalıdır.
- When five political groups sign a compromise, then we are serious about it.
- Beş siyasi grup bir uzlaşmayı imzaladığında, bu konuda ciddiyiz demektir.
- That is important if the Commission wants to show that it is serious about the issue.
- Komisyon'un bu konuda ciddi olduğunu göstermesi açısından bu önemlidir.
- I'm very serious about my music.
- Müziğim hakkında çok ciddiyim.
- I'm serious about that.
- Ben bu konuda ciddiyim.
- We're serious about it now.
- Biz şimdi o konuda ciddiyiz.
- I'm not really serious about managing this project, but I need to be seen to be making the effort.
- Bu projeyi yönetme hakkında gerçekten ciddi değilim ama çaba sarf ederken görülmem gerekiyor.
- We were very serious about it.
- Bu konuda çok ciddiydik.
- I'm very serious about this.
- Bu konuda çok ciddiyim.
- You're really serious about this, aren't you?
- Bu konuda gerçekten ciddisin, değil mi?
- He is not serious about his studies.
- Derslerini ciddiye almıyor.
- I'm very serious about this.
- Ben bu konuda çok ciddiyim.
- We're very serious about this.
- Bu konuda çok ciddiyiz.
- We're serious about it now.
- Artık bu konuda ciddiyiz.
- I'm pretty sure Tom's serious about that.
- Tom'un bu konuda ciddi olduğuna eminim.
- I'm very serious about my music.
- Müziğim konusunda çok ciddiyim.
- We're very serious about it.
- Biz bu konuda çok ciddiyiz.
- I imagine Tom isn't serious about that.
- Tom'un bu konuda ciddi olmadığını sanıyorum.
- Were you serious about that?
- Bu konuda ciddi miydin?
- I'm very serious about wanting to be a good magician.
- İyi bir büyücü olmak istediğim hakkında çok ciddiyim.
- Are you really serious about going to Boston?
- Boston'a gitme konusunda gerçekten ciddi misin?
- Tom is very serious about that.
- Tom bu konuda çok ciddi.
- Tom is serious about this.
- Tom bu konuda ciddi.
- I'm pretty sure Tom's serious about that.
- Tom'un bu konuda ciddi olduğundan oldukça eminim.
- I'm serious about this.
- Bu konuda ciddiyim.
- We're very serious about it.
- Bu konuda çok ciddiyiz.
- We were very serious about it.
- Bunun hakkında çok ciddiydik.
- I'm serious about that.
- Bu konuda ciddiyim.
- Are you really serious about going to Boston?
- Boston'a gitme hakkında gerçekten ciddi misin?
- Is Tom serious about this?
- Tom bu konuda ciddi mi?
- Tom is pretty serious about that.
- Tom bu konuda oldukça ciddi.
- Aren't you serious about anything?
- Hiçbir konuda ciddi değil misin?
- I'm serious about this one.
- Bu konuda ciddiyim.
- I imagine Tom isn't serious about that.
- Tahminimce Tom bu konuda ciddi değildir.
- Tom is pretty serious about that.
- Tom o konuda oldukça ciddidir.
- Sam is serious about his work.
- Sam, işini ciddiye alır.
- I'm very serious about wanting to be a good magician.
- İyi bir sihirbaz olmak konusunda çok ciddiyim.
Show More (39)
|
