|
- You wouldn't let some wannabe witch doctor use voodoo to get you to drink something.
- Büyücü özentisinin sana bir şeyler içirmek için vudu yapmasına izin vermezsin.
- There's a black magic witch doctor who loves to drink breast milk.
- Anne sütü içmeyi seven bir kara büyü büyücüsü var.
- Well, I'm more concerned with the witch doctor right now.
- Şu anda ben daha çok büyücü için endişeliyim.
- You're talking like a witch doctor.
- Bir büyücü gibi konuşuyorsun.
- Feel like a witch doctor put a curse on him.
- Büyücü onu lanetlemiş gibi hissediyorum.
- You're looking for a witch doctor, not a lawyer.
- Sen bir büyücü arıyorsun, avukat değil.
- What do an Irish priest and a Congolese witch doctor have in common?
- İrlandalı bir rahip ve Kongolu bir kabile büyücüsünün ortak noktası nedir?
- I heard you're a black magic witch doctor.
- Senin kara büyü büyücüsü olduğunu duydum.
- Is he a priest or a witch doctor?
- O bir rahip mi yoksa büyücü mü?
- The witch doctor who turned inner truth into obsession.
- İçsel gerçeği saplantıya dönüştüren bir büyücü.
- Wait, you're related to a witch doctor?
- Bekle, sen bir büyücü ile akraba mısın?
- Tell the black magic witch doctor to cast a spell on me.
- Kara büyü büyücüsüne söyle bana büyü yapsın.
- Well, a witch doctor did bless me once.
- Bir zamanlar bir kabile büyücüsü beni kutsadı.
- You're under a hex, the witch doctor's done this to all of you.
- Bir büyünün etkisi altındasın, büyücü bunu hepinize yaptı.
- Is he a priest or a witch doctor?
- Adam papaz mı kabile büyücüsü mü?
- Who's called you a witch doctor?
- Sana kim büyücü dedi?
- Feel like a witch doctor put a curse on him.
- Bir büyücü tarafından lanetlenmiş gibi görünüyorsun.
- The witch doctor did a very strange thing.
- Büyücü çok garip bir şey yaptı.
- You're under a hex, the witch doctor's done this to all of you.
- Bir büyünün etkisi altındasınız, bunu hepinize büyücü yaptı.
- Wait, you're related to a witch doctor?
- Bekle, büyücü bir akraban mı var?
- Well, a witch doctor did bless me once.
- Bir keresinde bir büyücü beni kutsamıştı.
Show More (18)
|
|
- I've got a kid and a woman who need a witch doctor.
- Büyücü hekime ihtiyacı olan bir çocuğum ve bir kadınım var.
- I can't believe that witch doctor Was feeding you whiskey.
- O büyücü hekimin seni viskiyle beslediğine inanamıyorum.
- I could use some help from an old witch doctor.
- Yaşlı bir büyücü hekimden yardım alabilirim.
- The fearful victims run to a witch doctor, who administers yogurt and herbs and tells them they are no longer pregnant.
- Korku içindeki kurbanlar, yoğurt ve şifalı otlar veren ve artık hamile olmadıklarını söyleyen bir büyücü hekime koşuyor.
- Consulting a witch doctor instead of an oncologist Borders on child abuse.
- Onkolog yerine büyücü hekime danışmak çocuk istismarına girer.
- Just what the witch doctor ordered.
- Tam da büyücü hekimin emrettiği şey.
- Rather than running to a witch doctor to cure a disease we made up, let us run to reality, the ultimate healer.
- Uydurduğumuz bir hastalığı iyileştirmek için büyücü hekime koşmak yerine, nihai şifacı olan gerçeğe koşalım.
- And have you found that witch doctor that almost killed me?
- Beni neredeyse öldüren büyücü hekimi buldun mu?
Show More (5)
|
