work for (someone or something) - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
work for (someone or something) (birinin/bir grubun) yararına olmak v.
  • That attention has worked for Israel's benefit as well.
  • Bu ilgi İsraillilerin de yararına oldu.
Show More (-2)
work for (someone or something) (biri/bir kurum) için çalışmak v.
  • Tom works for a large financial institution.
  • Tom büyük bir finans kurumu için çalışıyor.
Show More (-2)