şüpheli - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

şüpheli



Bedeutungen von dem Begriff "şüpheli" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 102 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
şüpheli doubtful adj.
şüpheli suspicious adj.
şüpheli suspect adj.
General
şüpheli doubter n.
şüpheli funny peculiar n.
şüpheli distrustful adj.
şüpheli hinky adj.
şüpheli queer adj.
şüpheli doubtable adj.
şüpheli problematical adj.
şüpheli shady adj.
şüpheli mistrustful adj.
şüpheli discredited adj.
şüpheli speculative adj.
şüpheli hazardous adj.
şüpheli dubious adj.
şüpheli creaky adj.
şüpheli screwy adj.
şüpheli skeptical adj.
şüpheli misgiven adj.
şüpheli indecisive adj.
şüpheli shaky adj.
şüpheli contestable adj.
şüpheli suspicious adj.
şüpheli uncertain adj.
şüpheli vague adj.
şüpheli disputable adj.
şüpheli sceptical adj.
şüpheli nebulous adj.
şüpheli chancy adj.
şüpheli funny adj.
şüpheli suspect adj.
şüpheli suspenseful adj.
şüpheli loose adj.
şüpheli fishy adj.
şüpheli umbrageous adj.
şüpheli precarious adj.
şüpheli dicey adj.
şüpheli dubitable adj.
şüpheli equivocal adj.
şüpheli dubitative adj.
şüpheli indefinable adj.
şüpheli murky adj.
şüpheli problematic adj.
şüpheli iffy adj.
şüpheli debatable adj.
şüpheli dodgy adj.
şüpheli indeterminate adj.
şüpheli shadowy adj.
şüpheli questionable adj.
şüpheli in question adj.
şüpheli debateable adj.
şüpheli dicy (dicey) adj.
şüpheli casual adj.
şüpheli chancey adj.
şüpheli nebulose adj.
şüpheli umbratious adj.
şüpheli umbrose [obsolete] adj.
şüpheli equivocal adj.
şüpheli unsettled adj.
şüpheli left-handed adj.
şüpheli willsome adj.
şüpheli bogglish adj.
şüpheli merke adj.
şüpheli misdeemful adj.
şüpheli off-color adj.
şüpheli offside adj.
şüpheli old-fashioned adj.
şüpheli incertum adj.
şüpheli doubtous adj.
şüpheli dodgy [uk] adj.
şüpheli sus (suspicious) adj.
şüpheli spotted adj.
şüpheli squishy adj.
şüpheli sus adj.
şüpheli offside adv.
Colloquial
şüpheli sketchy adj.
şüpheli a bit dicey adv.
şüpheli a bit dodgy adv.
şüpheli under a cloud expr.
Idioms
şüpheli in the frame adj.
şüpheli a bit dodgy adv.
şüpheli on the knees of the gods expr.
Poetic/Literary
şüpheli adumbral adj.
Trade/Economic
şüpheli precarious adj.
Law
şüpheli suspect n.
şüpheli suspected adj.
şüpheli questionable adj.
şüpheli bad adj.
şüpheli cestui [french] pron.
şüpheli cestuy [obsolete] pron.
Technical
şüpheli questionable adj.
Computer
şüpheli in doubt expr.
Archaic
şüpheli diffident adj.
şüpheli scrupulous adj.
şüpheli smoky adj.
Slang
şüpheli hincty adj.
British Slang
şüpheli ropey adj.
şüpheli shonky adj.
şüpheli ropy adj.
şüpheli dodgy adj.
şüpheli shade adj.

Bedeutungen, die der Begriff "şüpheli" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 215 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
şüpheli lezyonlar suspicious lesions n.
General
şüpheli kadınlar sınıfı demimonde n.
şüpheli nokta moot point n.
şüpheli ölüm olaylarını araştıran memur coroner n.
şüpheli mahal denetimi suspect site inspection n.
sonucu şüpheli olan önemli ve zor iş enterprize n.
şüpheli şahıs suspect n.
şüpheli durum doubt n.
şüpheli olma dubiety n.
şüpheli oluş ambiguity n.
birinci derece şüpheli prime suspect n.
şüpheli kişi suspect n.
şüpheli beklenti suspense n.
şüpheli olma suspiciousness n.
şüpheli paket suspicious package n.
davadaki tek şüpheli only suspect in the case n.
şüpheli tipler suspicious types n.
şüpheli paket unattended package n.
şüpheli durum suspicious case n.
şüpheli durum perhaps n.
doğruluğu şüpheli olan şey apocryphon n.
şüpheli yollarla servet veya makam elde etme arrivism n.
şüpheli olma umbrosity [obsolete] n.
(sporcu gibi) kondisyonu, başarısı veya yeteneği şüpheli olan kimse question mark n.
şüpheli yorum mysticism n.
şüpheli durum rub-out n.
şüpheli durum doubtance n.
şüpheli kimse doubtful n.
şüpheli bakış fisheye n.
kökeni ve doğruluğu şüpheli olan yaygın bilgi folklore n.
suçluluklarını veya masumiyetlerini belirlemek için şüpheli cadıları iğneleyen kimse pricker n.
doğruluğu şüpheli savlar ileri sürme plinyism n.
şüpheli kimse semi-invalid n.
şüpheli açıklama pretension n.
şüpheli açıklama pretention n.
şüpheli kimse sus n.
bir şeye şüpheli bir gözle bakmak treat something with skepticism v.
şüpheli olmak be in doubt v.
şüpheli olmak be questionable v.
şüpheli olmak be debatable v.
şüpheli olmak be contestable v.
şüpheli olmak be open to dispute v.
birine (karşı) kuşku uyandıran/sağlam temellere dayanmayan (şüpheli/soru işaretli) bir dava açmak mount a questionable case against someone v.
şüpheli paket ihbarını değerlendirmek respond to a report of a suspicious package v.
şüpheli olmak hesitate v.
şüpheli sonuca karşı rehin vermek mortgage v.
şüpheli hale getirmek infirm v.
-den şüpheli suspicious of adj.
doğruluğu şüpheli apocryphal adj.
şüpheli olmayan indubious adj.
ne idiği belirsiz ve biraz şüpheli queer adj.
şüpheli olmayan undoubtable adj.
şüpheli olmayan undoubtful adj.
şüpheli olmayan unmistrustful adj.
saygınlığı şüpheli questionable adj.
şüpheli ve sinsi havering [dialect] [uk] adj.
şüpheli sosyal statüye sahip kimseleri içeren mixed adj.
şüpheli ahlaki karaktere sahip kişileri içeren mixed adj.
adli durumlarda tasvir ile çizilen şüpheli resmi identikit adj.
aşırı şüpheli oversuspicious adj.
şüpheli bir şekilde ortadan kaybolmuş disappeared adj.
şüpheli bir şekilde chancily adv.
şüpheli bir halde fishily adv.
şüpheli bir biçimde dodgily adv.
şüpheli bir şekilde disputably adv.
şüpheli bir şekilde indeterminately adv.
şüpheli bir şekilde unsurely adv.
şüpheli bir şekilde indefinably adv.
şüpheli bir şekilde distrustfully adv.
şüpheli olarak mistrustfully adv.
şüpheli bir şekilde suspensefully adv.
şüpheli bir biçimde queerly adv.
şüpheli bir şekilde debatably adv.
şüpheli bir şekilde equivocally adv.
şüpheli bir şekilde murkily adv.
şüpheli bir şekilde speculatively adv.
şüpheli olarak skeptically adv.
şüpheli olarak sceptically adv.
şüpheli bir şekilde questionably adv.
şüpheli bir şekilde dubitatively adv.
şüpheli bir şekilde shadowily adv.
korkarak veya şüpheli bir şekilde anlamlarını veren bir ön ek mis- pref.
Phrasals
şüpheli bir duruma sokmak cast on v.
(şüpheli vb) teslim olmak turn oneself in v.
Phrases
gözaltında bir şüpheli var we have one suspect in custody expr.
şüpheli yaya olarak kaçıyor suspect running on foot expr.
Colloquial
doğruluğu şüpheli bilgilerin kaynağı olarak gösterilen muğlak otorite anonymous authority n.
doğruluğu şüpheli bilgilerin kaynağı olarak gösterilen sözde otorite weasel v.
Idioms
şüpheli biri shady character n.
şüpheli biri a suspicious character n.
şüpheli bir durum a catch to it n.
şüpheli ortam cloud of suspicion n.
şüpheli olma ihtimali room for doubt n.
şüpheli geçmiş shady past n.
şüpheli olduğunu farz etmek make it strange v.
şüpheli biçimde kazanılmak fall off the back of a truck v.
şüpheli görünmek smell fishy v.
şüpheli biçimde kazanılmak fall off the back of a lorry v.
bir şeyi şüpheli duruma düşürmek bring/call/throw something into question v.
şüpheli bir bakış atmak cast a sheep's eye v.
şüpheli biçimde kazanılmak fall off a lorry v.
şüpheli biçimde kazanılmak fall off a truck v.
şüpheli şekilde (bir şeye) benzemek look suspiciously like (something) v.
şüpheli şekilde (bir şeye) benzemek look/sound suspiciously like something v.
kulağa şüpheli gelmek sound fishy v.
istikrarsız ve şüpheli (menkul kıymet) cat-and-dog adj.
şüpheli görünen shifty-looking adj.
Speaking
şüpheli bir şey görüp duydunuz mu? did you hear or see anything suspicious? expr.
Trade/Economic
bazı masraflarda ve şüpheli alacaklarda zarar kaydetme charge off n.
diğer şüpheli alacaklar karşılığı provision for other doubtful receivables n.
değeri şüpheli kağıt dubious paper n.
ilişkili taraflardan şüpheli alacaklar doubtful receivables from affiliates n.
ilişkili taraflardan şüpheli alacaklar karşılığı provision for doubtful receivables from affiliates n.
müşterilerden şüpheli alacaklar karşılıkları provision on doubtful costumers n.
müşterilerden şüpheli alacaklar costumers doubtful n.
şüpheli alacaklar karşılığı reserve for bad debts n.
şüpheli ticari alacaklar doubtful trade receivables n.
şüpheli alacaklar doubtful receivables n.
şüpheli ticari alacaklar karşılığı provision for doubtful receivables n.
şüpheli alacaklar riski del credere risk n.
şüpheli alacaklar karşılığı bad debt allowance n.
şüpheli miktarlar doubtful amounts n.
şüpheli şirket shady company n.
şüpheli alacaklar karşılığı allowance for bad debts n.
şüpheli ticari alacaklar karşılığı provision for doubtful trade rec. n.
şüpheli borç doubtful debt n.
şüpheli diğer alacaklar karşılığı allowance for other doubtful receivables n.
şüpheli alacaklar karşılığı provision for doubtful receivables n.
şüpheli gemi suspected ship n.
şüpheli alacak doubtful debt n.
şüpheli alacak doubtful n.
şüpheli alacaklar bad debts n.
şüpheli alacaklar karşılığı allowance for l t doubtful receivables n.
şüpheli borçlu dubious debtor n.
şüpheli diğer alacaklar karşılığı provision for other doubtful receivables n.
şüpheli diğer alacaklar other doubtful receivables n.
şüpheli alacaklar doubtful accounts n.
şüpheli diğer alacaklar karşılığı provision for doubtful trade receivables n.
şüpheli alacaklar karşılığı provisions for doubtful receivables n.
şüpheli alacaklar karşılığı provision for doubtful rec. n.
şüpheli alacaklardan tahsilat bad debt recovery n.
şüpheli alackalar karşılığı allowance for doubtful trade receivables n.
şüpheli banka kredileri no-accrual asset n.
şüpheli borçlar doubtful debts n.
şüpheli hesaplar doubtful accounts n.
şüpheli alacaklar karşılığı allowance for doubtful trade receivables n.
şüpheli hesap doubtful account n.
şüpheli alacaklar doubtful debts n.
şüpheli hesap questionable account n.
şüpheli senet doubtful bill n.
şüpheli alacaklar karşılığı bad-debt charge n.
şüpheli alacaklar karşılığı provision for doubtful accounts n.
şüpheli ticari alacak karşılığı provisions for doubtful trade receivables n.
şüpheli alacaklar bad debt n.
şüpheli alacak bad debt n.
şüpheli ticari alacaklar karşılığı provision for doubtful trade receivables n.
şüpheli ticari alacaklar doubtful receivables n.
şüpheli diğer alacaklar karşılığı prov. for other doubtful rec. n.
tahsili şüpheli duruma gelme uncollectability n.
tahsili şüpheli senet doubtful bill n.
tüzel kişiliği şüpheli ortaklık artificial person n.
tahsilatı yapılmış şüpheli alacak bad debt recovered n.
tahsili şüpheli borçlar doubtful debts n.
tahsili şüpheli senet unsafe bill n.
şüpheli anlaşma dodgy deal n.
şüpheli satıcı rogue trader n.
şüpheli hareket suspicious activity n.
Law
ani ve şüpheli ölümlere dair inceleme coroner's inquest n.
amerika'da şüpheli yakalanınca haklarının okunması miranda n.
baş şüpheli prime suspect n.
gerçekleşmesi şüpheli bir olay contingency n.
meydana gelmesi şüpheli bir olaya bağlı talep contingent claim n.
meydana gelmesi şüpheli bir olaya bağlı alacak hakkı contingent claim n.
suçluluğu ispat edilene kadar şüpheli ya da sanık da olsa herkesin masum ve suçsuz olduğu ilkesi presumption of innocence n.
şüpheli alacaklardan tahsilat back debt recovered n.
şüpheli alacak bad debt n.
şüpheli alacaklar back debts n.
şüpheli kişi person of interest n.
şüpheli sağlık raporu touched bill of health n.
şüpheli para transferleri suspicious money transfers n.
şüpheli sağlık raporu suspected bill of health n.
teşhis maksadıyla zanlıları/şüpheli şahısları sıraya dizme lineup n.
teşhis maksadıyla zanlıları/şüpheli şahısları sıraya dizme line-up n.
delil değeri şüpheli olacak şekilde eski ancient adj.
Politics
şüpheli mali işlemler suspicious financial transactions n.
abd'de komünizmi destekleyen faaliyetlere karşı desteksiz veya şüpheli delillerle yapılan ihanet suçlaması mccarthyism n.
Computer
şüpheli num num in doubt n.
Aeronautic
şüpheli bagaj suspected baggage n.
Petrol
verimsiz bir yerde şüpheli olarak açılan (kuyu) wildcat adj.
Medical
ani ve şüpheli ölüm sudden and unexpected death n.
şüpheli servikal lezyon görülen hasta patient with suspicious cervical lesion n.
şüpheli lezyon suspicious lesion n.
şüpheli beklenmeyen ciddi advers reaksiyonlar suspected unexpected serious adverse reactions n.
şüpheli servikal lezyonu olan hasta patient with suspicious cervical lesion n.
Statistics
şüpheli önsel vague prior n.
Marine Biology
şüpheli isim nomen ambiguum n.
Literature
obelus sembolü kullanarak (şüpheli, sahte şeklinde) belirtmek obelize v.
Religious
doğruluğu şüpheli olma apocryphalness n.
doğruluğu şüpheli olma uncanonicalness n.
daha önce vaftiz edilip edilmediği şüpheli kişilere yapılan vaftiz hypothetical baptism n.
doğruluğu şüpheli uncanonical adj.
Military
tehdit altında veya şüpheli alanlardan geçerken kullanılan bir grup eskort gemisi naval augmentation group n.
şüpheli batarya suspect battery n.
şüpheli madde sensitive item n.
şüpheli alan denetimi specified area inspection n.
(uyuşturucu operasyonlarında) şüpheli aracın menzile girmesi surface smuggling event n.
Latin
şüpheli bir yasa bağlayıcı değildir lex dubia non obligat expr.
şüpheli bir kanunun bağlayıcılığı yoktur lex dubia non obligat expr.
Archaic
şüpheli ölüm olaylarını araştıran memur searcher [uk] n.
şüpheli olmayan unsuspect [scotland] adj.
Slang
aranan şüpheli bolo (be on the lookout) n.
şüpheli bireylerin yakalanarak cezaya çarptırılmasına izin veren bir kanunlar bütünü sus laws [uk] n.
şüpheli bireylerin yakalanarak cezaya çarptırılmasına izin veren bir kanunlar bütünü suss laws [uk] n.
ahlaki yönden şüpheli/kabul edilemez olmak fail the smell test v.
şüpheli ile on suss [old-fashioned] [uk] expr.