Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
family bonds
asimilar
be gone!
adam evladı
volverse a casar
inflict defeat
ilginç bir nokta
aylakçı
mill-site
character repeat
transfer of possession
termal kameranın önündeki nesne kameranın önünden çekilse bile, termal gradyan nedeniyle kamera görüntüsünde gözükmeye devam eden gölge
çekiçbalığıgiller ile akraba, sıcak denizlere özgü bir köpekbalığı
catch out
complex partial epilepsy of the motor sphere
base band
bir ses kayıt ve mesafe tespit sistemi
door lock warning
umkreist
iki lineer dalga denklemi ve bir kısa dalganın karmaşık genliği
the parting shot
inspection obligatoire
ad uzayı
protección de la maquinaria
multiple special electrical logging
(hareket) sabit
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"(hareket) sabit"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
(hareket) sabit
positive
adj.
Bedeutungen, die der Begriff
"(hareket) sabit"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 24 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
sabit hareket düzeni
flow
n.
2
General
(hareket) sabit olmayan
rickety
adj.
3
General
sabit hareket ile ilgili
positive
adj.
Technical
4
Technical
sabit veya hareket halinde donmuş deniz suyu
sea ice
n.
5
Technical
sabit eksenli bir dişlinin çevresinde hareket eden dişli kombinasyonu
epicyclic gear
n.
6
Technical
yalpa çemberleriyle desteklenip tabanı hareket ettiğinde sabit kalan
gimbaled
adj.
Automotive
7
Automotive
pistonun içinde hareket eden silindir şeklindeki sabit parça
cylinder
n.
Railway
8
Railway
vagonların kısa dik yokuşlarda sabit motorlarla yukarı taşınıp aşağı yönlü eğimlerde yerçekimi sayesinde hareket ettiği demiryolu
gravity railway
n.
9
Railway
vagonların kısa dik yokuşlarda sabit motorlarla yukarı taşınıp aşağı yönlü eğimlerde yerçekimi sayesinde hareket ettiği demiryolu
gravity railroad
n.
Marine
10
Marine
geminin hareket hali ile sabit hali arasındaki fark
squat
n.
Optics
11
Optics
loş ışıkta sabit parlak bir nokta hareket ediyormuş hissi veren görsel yanılsama
autokinesis
n.
12
Optics
loş ışıkta sabit parlak bir nokta hareket ediyormuş hissi veren görsel yanılsama
autocinesis
n.
Math
13
Math
geometrik cismin sabit noktadan gerçekleştirdiği hareket
rotation
n.
Physics
14
Physics
parçacığın sabit uzunlukta ve rastgele doğrultuda, basamaklar halinde hareket ettiği difüzyon gibi fiziksel süreçleri açıklayan matematiksel model
random walk
n.
15
Physics
hızı sabit olmayan hareket
accelerated motion
n.
16
Physics
galaksinin merkezi etrafındaki yıldızların nispeten sabit yörünge hızlarını açıklamak için geliştirilen, newton'un hareket yasalarının bir varyasyonu
modified newtonian dynamics
n.
17
Physics
galaksinin merkezi etrafındaki yıldızların nispeten sabit yörünge hızlarını açıklamak için geliştirilen, newton'un hareket yasalarının bir varyasyonu
modified-newtonian-dynamics
n.
18
Physics
sabit hızda hareket eden veya yerinde duran nesne
first law of motion
n.
19
Physics
galaksinin merkezi etrafındaki yıldızların nispeten sabit yörünge hızlarını açıklamak için geliştirilen, newton'un hareket yasalarının bir varyasyonu
mond (modified newtonian dynamics)
abrev.
Astronomy
20
Astronomy
göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta
apex of the sun's way
n.
21
Astronomy
göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta
solar apex
n.
Zoology
22
Zoology
hayvanın sabit sırayla yaptığı bir dizi hareket
ritual
n.
Sport
23
Sport
(artistik buz pateninde) erkek patencinin sabit bir şekilde etrafında dönerken kolundan tuttuğu kadın patencinin onun etrafında daire çizmesiyle oluşan hareket
death spiral
n.
Music
24
Music
sabit aralıkta zıt yönde hareket eden
contrary
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (hareket) sabit
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy