advise against - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

advise against

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "advise against" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
advise against v. uyarmak
advise against v. karşı ikaz etmek
advise against v. karşı uyarmak

Bedeutungen, die der Begriff "advise against" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 40 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Phrasals
advise someone against doing something v. birine bir şeyi yapmamasını tavsiye etmek
advise someone against doing something v. birine bir şeyi yapmaması için akıl vermek
advise someone against doing something v. birine bir şeyi yapmamasını öğütlemek
advise someone against doing something v. birine bir şeyi yapmaması konusunda nasihat vermek
advise someone against doing something v. birini bir şeye karşı uyarmak/ikaz etmek
advise (one) against (something) v. (birine bir şeyi) yapmamasını tavsiye etmek
advise (one) against (something) v. (birine bir şeyi) yapmaması için akıl vermek
advise (one) against (something) v. (birine bir şeyi) yapmamasını öğütlemek
advise (one) against (something) v. (birine bir şeyi) yapmaması konusunda nasihat vermek
advise (one) against (something) v. (birini bir şeye) karşı uyarmak/ikaz etmek
advise against (something) v. (bir şeyi) yapmamasını tavsiye etmek
advise against (something) v. (bir şeyi) yapmaması için akıl vermek
advise against (something) v. (bir şeyi) yapmamasını öğütlemek
advise against (something) v. (bir şeyi) yapmaması konusunda nasihat vermek
advise against (something) v. (bir şeye) karşı uyarmak/ikaz etmek
advise against doing v. yapmamasını tavsiye etmek
advise against doing v. yapmaması için akıl vermek
advise against doing v. yapmamasını öğütlemek
advise against doing v. yapmaması konusunda nasihat vermek
advise against doing v. -e karşı uyarmak/ikaz etmek
advise someone against doing something v. birine bir şeyi yapmamasını tavsiye etmek
advise someone against doing something v. birine bir şeyi yapmaması için akıl vermek
advise someone against doing something v. birine bir şeyi yapmamasını öğütlemek
advise someone against doing something v. birine bir şeyi yapmaması konusunda nasihat vermek
advise someone against doing something v. birini bir şeye karşı uyarmak/ikaz etmek
advise (one) against (something) v. (birine bir şeyi) yapmamasını tavsiye etmek
advise (one) against (something) v. (birine bir şeyi) yapmaması için akıl vermek
advise (one) against (something) v. (birine bir şeyi) yapmamasını öğütlemek
advise (one) against (something) v. (birine bir şeyi) yapmaması konusunda nasihat vermek
advise (one) against (something) v. (birini bir şeye) karşı uyarmak/ikaz etmek
advise against (something) v. (bir şeyi) yapmamasını tavsiye etmek
advise against (something) v. (bir şeyi) yapmaması için akıl vermek
advise against (something) v. (bir şeyi) yapmamasını öğütlemek
advise against (something) v. (bir şeyi) yapmaması konusunda nasihat vermek
advise against (something) v. (bir şeye) karşı uyarmak/ikaz etmek
advise against doing v. yapmamasını tavsiye etmek
advise against doing v. yapmaması için akıl vermek
advise against doing v. yapmamasını öğütlemek
advise against doing v. yapmaması konusunda nasihat vermek
advise against doing v. -e karşı uyarmak/ikaz etmek