aerodinamik - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

aerodinamik



Bedeutungen von dem Begriff "aerodinamik" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
aerodinamik streamline n.
aerodinamik streamlined adj.
aerodinamik aerodynamical adj.
Technical
aerodinamik aerodynamics n.
aerodinamik aerodynamic adj.
aerodinamik streamlined adj.
Computer
aerodinamik aerodynamics n.
Telecom
aerodinamik aerodynamics n.
Automotive
aerodinamik aerodynamic adj.
Aeronautic
aerodinamik clean adj.
Meteorology
aerodinamik aerodynamic adj.

Bedeutungen, die der Begriff "aerodinamik" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 101 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
aerodinamik karoser streamlined body n.
havanın aerodinamik direnci drag n.
aerodinamik özellikli tasarım streamliner n.
aerodinamik araç streamliner n.
aerodinamik biçim vermek streamline v.
aerodinamik şekilde yapmak streamline v.
aerodinamik şekilli streamlined adj.
aerodinamik bir şekilde aerodynamically adv.
Technical
aerodinamik sürtünme aerodynamic drag n.
aerodinamik biçim streamline n.
aerodinamik deney tüneli wind tunnel n.
aerodinamik akış streamline flow n.
aerodinamik denge aerodynamic balance n.
aerodinamik gövde aerodynamic body n.
aerodinamik gürültü tahmin metodu aerodynamic noise prediction method n.
aerodinamik havalandırma ram air and the fan n.
aerodinamik kuvvet aerodynamic force n.
aerodinamik merkez aerodynamic centre n.
aerodinamik performansta ihmal edilemeyecek etkenler unnegligible factors of aerodynamic performance n.
aerodinamik şekil aerodynamic form n.
aerodinamik ters jetli piriz aerofoil type offtake regulator n.
aerodinamik tünel air tunnel n.
aerodinamik tünel wind tunnel n.
hidrodinamik-aerodinamik akış sebebiyle oluşan gürültünün ölçülmesi measurement of noise generated by hydrodynamic/aerodynamic flow through control valves n.
kontrol vanası aerodinamik gürültü tahmin yöntemi control valve aerodynamic noise prediction method n.
ortalama aerodinamik veter mean aerodynamic chord n.
aerodinamik biçim vermek streamline v.
aerodinamik şekil vermek streamline v.
aerodinamik şekilli streamlined adj.
(aerodinamik) ses hızının üzerinde olan supercritical adj.
(aerodinamik) ses hızını geçen supercritical adj.
Architecture
1930'lardan 40'lara kadar popüler olup aerodinamik ve kavisli yüzeyler, yatay çizgiler ve minimal yüzey süslemeleri ile karakterize olan bir mimari ve dekorasyon stiline ait moderne adj.
1930'lardan 40'lara kadar popüler olup aerodinamik ve kavisli yüzeyler, yatay çizgiler ve minimal yüzey süslemeleri ile karakterize olan bir mimari ve dekorasyon stiliyle ilgili moderne adj.
Automotive
aerodinamik otomobil streamlined car n.
aerodinamik sürükleme aerodynamic drag n.
aerodinamik alt muhafazalar ve hava levhaları aerodynamic undershields and air foils n.
aerodinamik direnç aerodynamic drag n.
aerodinamik form verme streamline n.
aerodinamik gövde aerodynamic body n.
aerodinamik itiş aero push n.
aerodinamik kaldırma katsayısı coefficient of aerodynamic lift n.
aerodinamik karoser streamlined body n.
aerodinamik kuvvet aerodynamic force n.
aerodinamik portbagaj aero system n.
aerodinamik sürtünme katsayısı coefficient of aerodynamic drag n.
aerodinamik tasarım aerodynamic design n.
arka kısmı kesintisiz eğimlenerek arka tampona doğru alçalan aerodinamik otomobil formu fastback n.
Railway
aerodinamik temas kuvveti aerodynamic contact force n.
Aeronautic
aerodinamik fren aerodynamic braking n.
aerodinamik yükselme aerodynamic lift n.
aerodinamik havalanma aerodynamic lift n.
aerodinamik profil aerofoil n.
aerodinamik yavaşlatma aerodynamic braking n.
yüksek hızlı uçuşun aerodinamik ısınma dolayısıyla kısıtlanması thermal barrier n.
yüksek hızlı uçuşun aerodinamik ısınma dolayısıyla kısıtlanması heat barrier n.
aerodinamik iz aerodynamic trail n.
aerodinamik gövde eksenleri aerodynamic body axes n.
aerodinamik etkileme interference n.
aerodinamik katsayı aerodynamic coefficient n.
aerodinamik moment aerodynamic moment n.
aerodinamik araç aerodynamic vehicle n.
aerodinamik burulma aerodynamic twist n.
aerodinamik denge aerodynamic balance n.
aerodinamik flater aerofoil flutter n.
aerodinamik füze aerodynamic missile n.
aerodinamik gövde aerodynamic body n.
aerodinamik ısınma aerodynamic heating n.
aerodinamik kuvvet aerodynamic force n.
aerodinamik merkez aerodynamic centre n.
aerodinamik merkez aerodynamic center n.
aerodinamik ortalama kort aerodynamic mean chord n.
aerodinamik porozite aerodynamic porosity n.
aerodinamik profil airfoil n.
aerodinamik profil aerofoil profile n.
aerodinamik sağlamlık aerodynamic stiffness n.
aerodinamik ses aerodynamic sound n.
aerodinamik sönüm aerodynamic damping n.
aerodinamik şekil aerodynamic form n.
aerodinamik şekil optimizasyonu aerodynamic shape optimization n.
aerodinamik şekilli kanopi aerofoil shaped canopy n.
aerodinamik yüzey aerodynamic surface n.
endüstriyel aerodinamik industrial aerodynamics n.
tam güç kontrol yüzeyi olan uçaklarda kullanılan ve pilota aerodinamik kuvvetlerle ilgili simülasyon sağlayan bir sistem artificial feel n.
gövdesindeki aerodinamik kuvvetlerle havalanacak şekilde tasarlanmış kanatsız uzay veya hava aracı lifting body n.
uçak gövdesine yerleştirilen aerodinamik bir yüzey tipi strake n.
süper aerodinamik superaerodynamics n.
yüksek rakımda aerodinamik incelemeleri yapan bir çalışma alanı superaerodynamics n.
aerodinamik kuvvetle şekil değiştirebilen aeroelastic adj.
Marine
(deniz uçağı) hidrostatik kuvvet yerine hidrodinamik ve aerodinamik kuvvetle suda ilerlemek plane v.
Physics
aerodinamik cismin şiddetli rotasyonu tumbling n.
Environment
aerodinamik çap aerodynamic diameter n.
aerodinamik rüzgar akımı aerodynamic flow of wind n.
aerodinamik sönüm aerodynamic damping n.
aerodinamik uygunluk aerodynamic admittance n.
kararsız aerodinamik kuvvet unsteady aerodynamic force n.
Military
aerodinamik silah sistemi aerodynamic weapon system n.
aerodinamik fren air brake n.
aerodinamik güdümlü füze aerodynamic missile n.
aerodinamik ısınma aerodynamic heating n.
aerodinamik mermi aerodynamic missile n.
Hunting
aerodinamik biçimini vermek için merminin baş kısmına yerleştirilen hafif metal kapak windshield n.