Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | bölgesel farklılıklar | regional disparities n. | ||
Regional disparities must be overcome if the internal market is to succeed and prosper. İç pazarın başarılı olması ve gelişmesi için bölgesel farklılıkların üstesinden gelinmesi gerekmektedir. More Sentences |
||||
Politics | ||||
Politics | bölgesel farklılıklar | regional disparities n. | ||
The uneven distribution of income and the huge regional disparities impede sound economic development. Eşit olmayan gelir dağılımı ve büyük bölgesel farklılıklar, sağlıklı ekonomik kalkınmayı engellemektedir. More Sentences |
||||
General | ||||
General | bölgesel farklılıklar | regional variations n. | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | bölgesel farklılıklar | regional differential n. | ||
Politics | ||||
Politics | bölgesel farklılıklar | regional discrepancies n. |