Verlauf

bir şeyi yaymak

Bedeutungen von dem Begriff "bir şeyi yaymak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Phrasals
1	Phrasals	bir şeyi yaymak	fan something out v.
2	Phrasals	bir şeyi yaymak	flare something out v.

Bedeutungen, die der Begriff "bir şeyi yaymak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 40 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	bir şeyi gizlice yayımlamak veya yaymak	plant v.
Phrasals
2	Phrasals	söylenen bir şeyi yaymak	whisper something around v.
3	Phrasals	(bir şeyi bir şeye/yere) yaymak	diffuse (something) through (something) v.
4	Phrasals	(bir şeyi bir şeyin/yerin) her yanına yaymak	diffuse (something) through (something) v.
5	Phrasals	(bir şeyi bir şeye/yere) baştan başa yaymak	diffuse (something) through (something) v.
6	Phrasals	(bir şeyi bir şey/yer) boyunca yaymak	diffuse (something) through (something) v.
7	Phrasals	bir şeyi (başka) bir şeye yaymak/nüfuz ettirmek	diffuse something through something (else) v.
8	Phrasals	bir şeyi (başka) bir şeyin her yanına dağıtmak/yaymak	diffuse something through something (else) v.
9	Phrasals	bir şeyi bir şeyin üstüne yaymak	distribute something over something v.
10	Phrasals	(bir şeyi) zamana yaymak	hack away at (something) v.
11	Phrasals	bir şeyi (bir yerin/şeyin) her tarafına yaymak	saturate (something or some place) with (something) v.
12	Phrasals	bir şeyi birinin/bir şeyin yüzeyine yaymak	smear someone or something with something v.
13	Phrasals	bir şeyi bir şeye yaymak	intersperse something with something v.
14	Phrasals	bir şeyi birinin/bir şeyin yüzeyine/derisine yaymak	smooth something onto someone or something v.
15	Phrasals	bir şeyi birinin/bir şeyin yüzeyine/derisine yaymak	smooth something on v.
16	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) yaymak	spread (something) with (something) v.
17	Phrasals	(bir şeyi bir şeye ya da bir yere) yaymak	spread across (something or some place) v.
18	Phrasals	(bir şeyi bir şeyin) üstüne yaymak	smear (something) on (something) v.
19	Phrasals	(bir şeyi bir şeyin) üstüne yaymak	smear (something) onto (something) v.
20	Phrasals	bir şeyi birinin/bir şeyin üstüne yaymak	smear something on someone or something v.
21	Phrasals	bir şeyi birinin/bir şeyin üstüne yaymak	smear something onto someone or something v.
22	Phrasals	bir şeyi birinin/bir şeyin üstüne yaymak	smear something on v.
23	Phrasals	bir şeyi etrafa savurmak/yaymak	scatter something about v.
24	Phrasals	bir şeyi etrafa savurmak/yaymak	scatter something around v.
25	Phrasals	bir şeyi herkese yaymak	bandy something about v.
26	Phrasals	bir şeyi olumsuz bir bağlamda yaymak	bandy something about v.
27	Phrasals	bir şeyi (bir zamana kadar) uzatmak/yaymak	carry something over v.
28	Phrasals	bir şeyi bir şey içerisinde/arasında yaymak	circulate something through something v.
29	Phrasals	(bir şeyi birinin/bir şeyin) her tarafına ovarak sürmek/yaymak	rub (something) (all) over (someone or something) v.
30	Phrasals	söylenen bir şeyi yaymak	whisper around v.
Idioms
31	Idioms	(duyulan/anlatılan bir şeyi) yaymak	give currency v.
32	Idioms	(bir şeyi) herkese yaymak	proclaim (something) from the housetop v.
33	Idioms	(bir şeyi) herkese yaymak	proclaim (something) from the housetops v.
34	Idioms	(bir şeyi) herkese yaymak	proclaim (something) from the rooftops v.
35	Idioms	(bir şeyi) herkese yaymak	scream (something) from the housetop v.
36	Idioms	(bir şeyi) herkese yaymak	scream (something) from the housetops v.
37	Idioms	(bir şeyi) herkese yaymak	shout (something) from the housetop v.
38	Idioms	(bir şeyi) herkese yaymak	shout (something) from the housetops v.
39	Idioms	bir şeyi herkese yaymak	shout something from the housetops/rooftops v.
40	Idioms	(bir şeyi) yaymak	give currency (to something) v.