Verlauf

bir şeyle meşgul olmak

Bedeutungen von dem Begriff "bir şeyle meşgul olmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	bir şeyle meşgul olmak	be about something v.
2	General	bir şeyle meşgul olmak	occupy oneself v.
Phrasals
3	Phrasals	bir şeyle meşgul olmak	buzz with something v.
Colloquial
4	Colloquial	bir şeyle meşgul olmak	get tied up v.
Idioms
5	Idioms	bir şeyle meşgul olmak	be in the middle of (something or some place) v.

Bedeutungen, die der Begriff "bir şeyle meşgul olmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 20 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	zihni bir şeyle meşgul olmak	be preoccupied with v.
2	General	(bir şeyle) meşgul olmak	mell [uk] (with) v.
Phrasals
3	Phrasals	(bir şeyle) meşgul olmak	knuckle down (to something) v.
4	Phrasals	(biriyle/bir şeyle) meşgul olmak	concern (oneself) about (someone or something) v.
5	Phrasals	(bir şeyle) meşgul olmak	engage (one) in (something) v.
6	Phrasals	kafası biriyle/bir şeyle meşgul olmak	fix upon someone or something v.
7	Phrasals	kafası biriyle/bir şeyle meşgul olmak	fix (on someone or something v.
8	Phrasals	kafası (biriyle/bir şeyle) meşgul olmak	fix on (someone or something) v.
Colloquial
9	Colloquial	kafası (bir şeyle) dolu/meşgul olmak	be riddled with (something) v.
10	Colloquial	(bir şeyle) meşgul olmak	be up to (something) v.
Idioms
11	Idioms	(bir şeyle) çok ilgilenmek/meşgul olmak	be down with (something) v.
12	Idioms	(bir süre bir şeyle) meşgul olmak	while a period of time away (doing something) v.
13	Idioms	zihni bir şeyle meşgul olmak	be sunk in something v.
14	Idioms	bir şeyle/bir şey yapmakla meşgul olmak	be in the middle of something/of doing something v.
15	Idioms	(bir şeyle, işle) çok meşgul olmak	be snowed under (with something) v.
16	Idioms	(bir şeyle) meşgul olmak	be taken up with (something) v.
17	Idioms	aklı (biriyle/bir şeyle) meşgul olmak	be wrapped up in (someone or something) v.
18	Idioms	(biriyle/bir şeyle) çok meşgul olmak	have one's hands full (with someone or something) v.
19	Idioms	(biriyle/bir şeyle) fazla meşgul olmak	have one's hands full (with someone or something) v.
20	Idioms	(biriyle/bir şeyle) meşgul olmak	have one's hands full (with someone or something) v.