Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | birileri/bir şeyler arasından seçmek | choose from someone or something v. |
Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | (birileri/bir şeyler) arasından seçmek | choose from (people or things) v. | ||
The European citizen will benefit if he or she can choose from a wide variety of providers. Avrupa vatandaşı, çok çeşitli sağlayıcılar arasından seçim yapabilirse bundan fayda sağlayacaktır. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | (birileri/bir şeyler) arasından seçmek | take (one's) pick of (someone or something) v. |