Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
bowl
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Bedeutungen von dem Begriff
"bowl"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 57 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
Common Usage
1
Common Usage
bowl
n.
tas
2
Common Usage
bowl
n.
çanak
3
Common Usage
bowl
n.
kase
General
4
General
bowl
n.
kadeh
5
General
bowl
n.
leğen
6
General
bowl
n.
bowling topu
7
General
bowl
n.
bovling topu
8
General
bowl
n.
yuvarlama
9
General
bowl
n.
stadyum
10
General
bowl
n.
kase
11
General
bowl
n.
(kaşık, pipo) çanak şeklinde parça
12
General
bowl
n.
bir kasenin alabileceği miktar
13
General
bowl
n.
kase dolusu miktar
14
General
bowl
n.
merkeze doğru eğimli zemin yüzeyi
15
General
bowl
n.
klozet çanağı
16
General
bowl
n.
(saç kesimi) tas şekli
17
General
bowl
n.
alem
18
General
bowl
n.
şenlik
19
General
bowl
v.
kriket top atmak
20
General
bowl
v.
bowling oynamak
21
General
bowl
v.
yolunda gitmek
22
General
bowl
v.
bovling oynamak
23
General
bowl
v.
şaşırtmak
24
General
bowl
v.
yuvarlamak
25
General
bowl
v.
yuvarlanmak
26
General
bowl
v.
(özellikle dönerek) hızlı ve sarsıntısız bir şekilde ilerlemek
27
General
bowl
v.
(bovling topuyla) vurmak
28
General
bowl
v.
sarsıntısız bir şekilde yuvarlamak
29
General
bowl
v.
sarsıntısız bir şekilde taşımak
30
General
bowl
v.
altında tekerlek varmış gibi taşımak
Technical
31
Technical
bowl
n.
döner çanak
32
Technical
bowl
n.
pusula tası
33
Technical
bowl
n.
tekne
Textile
34
Textile
bowl
n.
hazne
Architecture
35
Architecture
bowl
v.
(kata) her yanından belirli bir yöne doğru sahne veya platformla hafif eğim vermek
Construction
36
Construction
bowl
n.
lavabo
37
Construction
bowl
n.
çanak şeklinde kap
Gastronomy
38
Gastronomy
bowl
n.
kase
39
Gastronomy
bowl
n.
tas
Tobacco
40
Tobacco
bowl
n.
(içine tütün konulan) pipo gövdesi
41
Tobacco
bowl
n.
piponun marihuana dolu gövdesi
Literature
42
Literature
bowl
n.
içki
43
Literature
bowl
n.
alkollü içecek
Geography
44
Geography
bowl
n.
çanak şeklinde coğrafi çöküntü
Sport
45
Sport
bowl
n.
çim topunda kullanılan ahşap top
46
Sport
bowl
n.
dokuz veya on kukalı bovlingde kullanılan az eğimli veya eğimsiz toplar
47
Sport
bowl
v.
krikette vurucuyu oyun dışı bırakmak
48
Sport
bowl
v.
(top) atmak
49
Sport
bowl
v.
(top) yuvarlamak
50
Sport
bowl
v.
(bovling) belirli bir skor yapmak
51
Sport
bowl
v.
(bovlingde) puan almak
52
Sport
bowl
v.
(bovling veya çim topunda) atış yapmak
Football
53
Football
bowl
n.
(özellikle üniversite düzeyinde) özel olarak seçilen takımlar arasında sezon sonrası oynanan çeşitli oyunlar
Printery
54
Printery
bowl
n.
bazı harflerin kıvrımlı bölümü
55
Printery
bowl
n.
bazı harflerin kıvrımlı bölümlerinin içinde kalan kısım
Slang
56
Slang
bowl
n.
esrar içmek için kullanılan bir alet
57
Slang
bowl
n.
esrar içmek için kullanılan bir pipo
Bedeutungen, die der Begriff
"bowl"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 208 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
Common Usage
1
Common Usage
sugar bowl
n.
şekerlik
General
2
General
punch bowl
n.
punç kasesi
3
General
pipe bowl
n.
lüle
4
General
finger bowl
n.
el yıkama tası
5
General
toilet bowl
n.
klozet
6
General
sugar bowl
n.
şeker kabı
7
General
vegetable bowl
n.
sebzelik
8
General
toilet bowl
n.
tuvalet leğeni
9
General
toilet bowl
n.
alafranga hela taşı
10
General
birds' water bowl
n.
suluk
11
General
salad bowl
n.
salata kasesi
12
General
whipping bowl
n.
çırpma kabı
13
General
beating bowl
n.
çırpma kabı
14
General
sugar-bowl
n.
şekerlik
15
General
washing-up bowl
n.
bulaşık tası
16
General
wc bowl
n.
alafranga hela taşı
17
General
ice cream bowl
n.
dondurma kasesi
18
General
jumbo bowl
n.
büyük kase
19
General
a bowl of rice
n.
bir kase pirinç
20
General
sauce bowl
n.
sos kasesi
21
General
sauce bowl
n.
sosluk
22
General
bowl of food
n.
mama kasesi
23
General
food bowl
n.
mama kasesi
24
General
finger bowl
n.
el yıkama kasesi
25
General
a bowl of cornflakes
n.
bir kase mısır gevreği
26
General
bowl cut
n.
mantar kafa saç kesimi
27
General
pudding-bowl
n.
mantar kafa saç kesimi
28
General
begging bowl
n.
dilenci kasesi
29
General
bouillon bowl
n.
(çerez vb ikramında kullanılan) ufak cam veya seramik kase
30
General
deep bowl
n.
derin kase
31
General
mixing bowl
n.
karıştırma kasesi
32
General
cereal bowl
n.
kahvaltılık gevrek/tahıl kasesi
33
General
a bowl of water
n.
bir kap su
34
General
fruit bowl
n.
meyve kasesi
35
General
bowl [obsolete]
n.
küre
36
General
rice bowl
n.
pirinç kasesi
37
General
goldfish bowl
n.
japon balığı akvaryumu olarak kullanılan şeffaf cam kase
38
General
finger bowl
n.
parmak yıkama kasesi
39
General
fish bowl
n.
akvaryum
40
General
fish bowl
n.
balık kasesi
41
General
slop bowl [dated]
n.
idrar kabı
42
General
slop bowl [dated]
n.
dışkı kabı
43
General
bowl along
v.
yolunda gitmek
44
General
bowl someone over
v.
birini yere devirmek
45
General
bowl over
v.
şaşırtmak
46
General
bowl over
v.
ağzı bir karış açık kalmak
47
General
bowl someone over
v.
birini yere yıkmak
48
General
bowl over
v.
vurup devirmek
49
General
bowl somebody over
v.
hayrete düşürmek
50
General
bowl someone over
v.
birini şaşırtmak
51
General
bowl along
v.
süratle gitmek
52
General
bowl someone over
v.
birini şaşkına çevirmek
53
General
kneel by toilet bowl and throw up
v.
klozete eğilip kusmak
54
General
kneel at the toilet bowl and vomit
v.
klozete eğilip kusmak
55
General
set a bowl of food before the cats
v.
kedilerin önüne mama kasesi koymak
56
General
put a bowl of food before the cats
v.
kedilerin önüne mama kasesi koymak
57
General
put in a bowl
v.
bir kaseye koymak
58
General
bowl (out) [uk]
v.
hareketsiz hale getirmek
59
General
bowl (out) [uk]
v.
hezimete uğratmak
60
General
bowl (out) [uk]
v.
ezici bir şekilde yenmek
61
General
bowl (down) [uk]
v.
hareketsiz hale getirmek
62
General
bowl (down) [uk]
v.
hezimete uğratmak
63
General
bowl (down) [uk]
v.
ezici bir şekilde yenmek
64
General
having a bowl
adj.
çanaklı
65
General
bowl-shaped
adj.
çanak biçiminde
66
General
bowl-shaped
adj.
kase şeklinde
67
General
bowl-legged
adj.
parantez bacaklı
Phrasals
68
Phrasals
bowl somebody over
v.
birisini şaşırtmak
69
Phrasals
bowl somebody over
v.
birisini şok etmek
70
Phrasals
bowl over somebody
v.
birisini şaşırtmak
71
Phrasals
bowl over somebody
v.
birisini şok etmek
72
Phrasals
bowl up
v.
(tütünle vb) pipo doldurmak
73
Phrasals
bowl up
v.
pipoyu/piposunu doldurmak
74
Phrasals
bowl over
v.
aklını başından almak
75
Phrasals
bowl over
v.
güçlü bir etki bırakmak
Colloquial
76
Colloquial
puppy bowl
n.
super bowl'un oynandığı pazar günü öğleden sonra animal planet'te yayınlanan bir tv programı
77
Colloquial
rice bowl
n.
ekmek teknesi
78
Colloquial
rice bowl
n.
geçim kaynağı
79
Colloquial
rice bowl
n.
geçimlik
80
Colloquial
rice bowl
n.
titizlikle korunan kurumsal kaynak
81
Colloquial
fish bowl
n.
özel hayatın olmadığı yer
82
Colloquial
fish bowl
n.
herkesin iç içe olduğu yer
Idioms
83
Idioms
a goldfish bowl
n.
özel yaşamın olmadığı yer
84
Idioms
a goldfish bowl
n.
mahremiyetin olmadığı yer
85
Idioms
a goldfish bowl
n.
gizlisi saklısı kalmayan yer
86
Idioms
slop bowl [dated]
n.
kahve ve çay artıklarının toplandığı kase ya da kap
87
Idioms
a bowl of cherries
n.
güllük gülistanlık durum/bir deneyim
88
Idioms
a bowl of cherries
n.
keyifli/hoş durum
89
Idioms
a bowl of cherries
n.
keyifli/hoş bir deneyim
90
Idioms
a bowl of cherries
n.
zevkli/eğlenceli bir deneyim
91
Idioms
goldfish bowl
n.
özel yaşamın olmadığı yer
92
Idioms
goldfish bowl
n.
mahremiyetin olmadığı yer
93
Idioms
goldfish bowl
n.
gizlisi saklısı kalmayan yer
94
Idioms
goldfish bowl
n.
gizliliğin olmadığı durum
95
Idioms
goldfish bowl
n.
özel yaşamın gözler önünde olması
96
Idioms
burn a bowl
v.
(çim topu oyununda topu) kazayla yerinden oynatmak
97
Idioms
sell (one's) birthright for a bowl of soup
v.
kısa vadeli kazançlar için önemli hak ve değerlerden vazgeçmek
98
Idioms
sell (one's) birthright for a bowl of soup
v.
bir kase çorba için doğum hakkını satmak
99
Idioms
sell (one's) birthright for a bowl of soup
v.
kısa vadeli kazançlar için önemli hak ve değerlerden vazgeçmek
100
Idioms
sell (one's) birthright for a bowl of soup
v.
bir kase çorba için doğum hakkını satmak
101
Idioms
bowl over
v.
ağzı bir karış açık kalmak
102
Idioms
bowl someone a googly (uk)
v.
birine beklemediği bir soru sormak
103
Idioms
bowl along
v.
hızlı gitmek
104
Idioms
bowl along
v.
hızla gitmek
105
Idioms
bowl someone over
v.
şaşkına çevirmek
106
Idioms
bowl along
v.
titizlikle gitmek
107
Idioms
bowl someone a googly (uk)
v.
tersköşe yapmak
108
Idioms
bowl someone a googly (uk)
v.
yanıltmak
109
Idioms
life is just a bowl of cherries
expr.
hiçbir sorun yok
110
Idioms
life is just a bowl of cherries
expr.
her şey tıkırında (olumsuz anlamda)
111
Idioms
life is just a bowl of cherries
expr.
her şey yolunda
112
Idioms
bowl of cherries
expr.
harika
113
Idioms
bowl of cherries
expr.
muhteşem
114
Idioms
bowl of cherries
expr.
güllük gülistanlık
115
Idioms
bowl of cherries
expr.
hoş
116
Idioms
bowl of cherries
expr.
keyifli
117
Idioms
bowl of cherries
expr.
zevkli
118
Idioms
bowl of cherries
expr.
eğlenceli
119
Idioms
bowl of cherries
expr.
yolunda
120
Idioms
life is a bowl of cherries
expr.
hiçbir sorun yok
121
Idioms
life is a bowl of cherries
expr.
her şey tıkırında
122
Idioms
life is a bowl of cherries
expr.
her şey güllük gülistanlık
123
Idioms
life is a bowl of cherries
expr.
her şey yolunda
124
Idioms
life is a bowl of cherries
expr.
hayat toz pembe
Technical
125
Technical
fish bowl
n.
balık havuzu
126
Technical
feeder bowl
n.
besleyici çanağı
127
Technical
blade bowl
n.
bıçak çanağı
128
Technical
buffet bowl
n.
büfe kasesi
129
Technical
bowl classifier
n.
çanaklı klasifikatör
130
Technical
bowl classifier
n.
çanaklı sınıflandırıcı
131
Technical
glass bowl
n.
cam tekne
132
Technical
graduated bowl
n.
dereceli kap
133
Technical
rotating bowl cutter
n.
döner hazneli kesici
134
Technical
rotating bowl
n.
döner çanak
135
Technical
bowl assy
n.
hava filtre muhafazası
136
Technical
steeping bowl
n.
ıslatma teknesi
137
Technical
sideboard bowl
n.
kazan yan bölmesi
138
Technical
ivy bowl
n.
sarmaşık kasesi
139
Technical
punch bowl
n.
punç kasesi
140
Technical
scraper bowl
n.
skreyper kovası
141
Technical
purifier bowl
n.
separatör taşı
142
Technical
scraper bowl
n.
skrayper kazanı
143
Technical
float bowl
n.
şamandıra odası
144
Technical
draining bowl
n.
tahliye çanağı
145
Technical
steeping bowl
n.
yumuşatma teknesi
Computer
146
Computer
soup bowl gif
n.
çorba tası gif
Textile
147
Textile
multi-bowl calender
n.
çok silindirli kalandır
148
Textile
steeping bowl
n.
ıslatma teknesi
149
Textile
steeping bowl
n.
yumuşatma teknesi
Construction
150
Construction
hanging toilet bowl
n.
asma klozet
151
Construction
wall-hung toilet bowl
n.
asma klozet
Automotive
152
Automotive
carburettor bowl
n.
karbüratör çanağı
153
Automotive
speed bowl
n.
oval pist
154
Automotive
piston combustion chamber bowl
n.
piston başı çukuru
155
Automotive
piston combustion bowl diameter
n.
piston yanma hücresi çapı
156
Automotive
piston combustion bowl depth
n.
piston yanma hücresi derinliği
157
Automotive
port bowl
n.
port çanağı
158
Automotive
float bowl
n.
sabit seviye kabı
159
Automotive
bowl vent
n.
sabit seviye kabı havalandırma deliği
160
Automotive
bowl vent valve
n.
sabit seviye kabı havalandırma valfı
161
Automotive
float bowl
n.
şamandıra haznesi
162
Automotive
vacuum bowl vent valve
n.
vakumlu sabit seviye kabı tahliye valfı
Marine
163
Marine
compass bowl
n.
pusula tası
Mining
164
Mining
bowl classifier
n.
çanaklı kümeleyici
165
Mining
bowl classifier
n.
çanaklı klasifikatör
Food Engineering
166
Food Engineering
sugar bowl
n.
şekerlik
Gastronomy
167
Gastronomy
soup bowl
n.
çorba kasesi
168
Gastronomy
mixing bowl
n.
karıştırma kabı
169
Gastronomy
compote bowl
n.
komposto kasesi
170
Gastronomy
salad bowl
n.
salata kasesi
171
Gastronomy
scraper bowl
n.
sıyırma aparatı
172
Gastronomy
scraper bowl
n.
sıyırma aparatı
173
Gastronomy
water bowl
n.
su tası
174
Gastronomy
pies bowl
n.
tas
175
Gastronomy
kneading bowl
n.
yoğurma kabı
Breeding
176
Breeding
automatic drinking bowl
n.
otomatik suluk
Archaeology
177
Archaeology
bevelled rim bowl
n.
devrik ağızlı kase
178
Archaeology
beveled rim bowl
n.
devrik ağızlı kase
Geography
179
Geography
rice bowl
n.
verimli pirinç bölgesi
180
Geography
the dust bowl
n.
abd'de erozyona uğramış bir bölge
Meteorology
181
Meteorology
dust bowl
n.
toz çanağı
Military
182
Military
bowl of compass
n.
pusula küveti
183
Military
bowl of float
n.
şamandıra çanağı
Sport
184
Sport
bowl out
n.
(krikette berabere kalınan bir oyunda) kalecisiz kaleye her iki takımdan beş oyuncunun top atmasıyla kazananın belirlenmesi
185
Sport
super bowl
n.
amerikan futbolu şampiyonluk müsabakası
186
Sport
bowling bowl
n.
bovling topu
187
Sport
bowl game
n.
(üniversite) final maçı
188
Sport
salad bowl
n.
davis kupası turnuvasında kazanana verilen gümüş kupa
189
Sport
bowl out
v.
krikette vurucuyu oyun dışı bırakmak
190
Sport
bowl over the wicket
v.
(kriket topunu) atış kolunun tersi yönünde kale kazıklarının üstünden atmak
191
Sport
bowl round the wicket
v.
(kriket topunu) atış koluyla aynı yönde kale kazıklarının etrafından atmak
Art
192
Art
carinated bowl
n.
omurgalı çanak
Slang
193
Slang
party bowl
n.
esrar içmekte kullanılan büyük nargile
194
Slang
take the browns to the super bowl
v.
sıçmak
195
Slang
take the browns to the super bowl
v.
kakasını yapmak
196
Slang
take the browns to the super bowl
v.
büyük abdesti gelmek
197
Slang
take the browns to the super bowl
v.
kaka yapmak
198
Slang
bowl from the pavilion end [uk/australia]
v.
eşcinsel olmak
199
Slang
not my bowl of rice
expr.
benim kalemim değil
Modern Slang
200
Modern Slang
a bowl
n.
esrar içmek için kullanılan pipoda/nargilede esrarın koyulduğu kase şeklindeki kısım
201
Modern Slang
a bowl of assholes
n.
ağız kokusu
202
Modern Slang
a bowl of assholes
n.
nefes kokusu
203
Modern Slang
a bowl of assholes
n.
uyuduktan sonra ağızda oluşan kötü koku
204
Modern Slang
a bowl of stupid
n.
aptala bağlamış (kimse)
205
Modern Slang
a bowl of stupid
n.
aptal olmuş (kimse)
206
Modern Slang
america's cereal bowl
n.
kaliforniya
Star Wars
207
Star Wars
bowl of glass
n.
cam kasesi
208
Star Wars
dust bowl saloon
n.
toz kasesi salonu
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bowl
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy