düz şekilde - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

düz şekilde



Bedeutungen von dem Begriff "düz şekilde" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Colloquial
düz şekilde face up adj.

Bedeutungen, die der Begriff "düz şekilde" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 30 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
(kuyumculukta) genellikle düzensiz şekilde olan ince ve düz kesilmiş elmas lasque n.
(parmaklar arasında ritmik şekilde birbirine vurulan) iki düz ahşap parçası clappers n.
ellerin kollar düz bir şekilde yerde tutulduğu ve bacakların zıplayarak içe çekildiği bir hareket squat thrust n.
(düz veya dolambaçsız şekilde) dolanmak depart v.
(düz veya dolambaçsız şekilde) gezinmek depart v.
(ince düz bir taşı) havada süzülecek veya su üzerinde sekecek şekilde fırlatmak scale v.
düz bir şekilde evenly adv.
düz bir şekilde firmly adv.
düz bir şekilde plat [obsolete] adv.
düz bir şekilde platly adv.
düz veya geniş tarafı aşağıya gelecek şekilde flatways adv.
düz veya geniş tarafı aşağıya gelecek şekilde flatwise adv.
düz bir şekilde suently adv.
Phrasals
tabaklama sırasında derileri düz bir şekilde yaymak lay away v.
Idioms
düz bir yüzeyde perspektifi doğru bir şekilde oluşturmak/göstermek have (something) in perspective v.
Technical
tülün düz bir zemine ya da duvara sürülerek ve yayarak düzgün bir şekilde oturtulması/yapıştırılması marouflage n.
(taşı) düz çizgiler ve düz yüzey oluşturacak şekilde kırmak pitch v.
kenarları düzgün şekilde konik, tabanı düz olan trochoid adj.
kenarları düzgün şekilde konik, tabanı düz olan trochiform adj.
yarım küre biçimli tacı ve düz bir tabanı olacak şekilde kesilmiş (değerli taş) rose-cut adj.
Architecture
kıvrılmayıp düz şekilde yükselen (merdiven) flying adj.
Railway
demir yolu aracının düz kısmına kademeli şekilde uygulanan yükseltme işlemi runoff n.
Medical
karkastan ayrılarak düz bir şekilde açılmış open adj.
Astronomy
galaksi haleleri etrafında düz bir şekilde dönen yıldız toplulukları stellar stream n.
bir gök cisminin kutuplarından düz bir şekilde çıkan iyonize olmuş madde ışınları relativistic jet n.
Social Sciences
göğsü düz hale getirecek şekilde memelerin etrafının sarılması binding (chest binding) n.
Geography
yerkürenin yüzeyinin merkezinden çizilen tüm düz çizgilerin en kısa mesafeyi gösterecek şekilde projekte edildiği harita projeksiyon türü zenithal equidistant projection n.
yerkürenin yüzeyinin merkezinden çizilen tüm düz çizgilerin en kısa mesafeyi gösterecek şekilde projekte edildiği harita projeksiyon türü azimuthal equidistant projection n.
Sport
uzun atlama beygirinin üstünden bacaklar ve vücut düz bir şekilde atlama hecht n.
(zeminin düz olmaması nedeniyle, top) hızlı ve düzensiz bir şekilde zıplamak bobble v.