dışarı çıkan - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

dışarı çıkan



Bedeutungen von dem Begriff "dışarı çıkan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
dışarı çıkan protrusive adj.
dışarı çıkan jutting adj.
Tennis
dışarı çıkan long adj.

Bedeutungen, die der Begriff "dışarı çıkan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 18 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
ağızdan dışarı doğru çıkan büyük diş buckteeth n.
şişleri kenardan dışarı çıkan tekerlek catharine wheel n.
kartlardan veya kağıttan dışarı çıkan delik chad n.
dışarı çıkan şey issue n.
dışarı çıkan şey outgo n.
dışarı çıkan kimse outgoer n.
dışarı çıkan şey outgoing n.
dışarı çıkan şey outthrust n.
Phrasals
dışarı çıkan birini takip etmek follow out v.
dışarı çıkan birinin arkasından gitmek follow out v.
dışarı çıkan (birini/bir şeyi) takip etmek follow someone or something out v.
dışarı çıkan (birinin/bir şeyin) arkasından gitmek follow someone or something out v.
Technical
şişleri kenardan dışarı çıkan tekerlek catherine wheel n.
Textile
omuza doğru dışarı ve yukarı doğru çıkan bir yaka türü peak lapels n.
Anatomy
beyin zarından dışarı çıkan (sinir lifi) corticifugal adj.
beyin zarından dışarı çıkan (sinir lifi) corticofugal adj.
beyin zarından dışarı çıkan (sinir lifi) corticoefferent adj.
Biology
dışarı çıkan şey exudate n.