do i have to - Türkisch Englisch Wörterbuch

do i have to

Bedeutungen, die der Begriff "do i have to" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 54 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Colloquial
do I have to draw (you) a picture? expr. (sana) her şeyi tane tane anlatmak mı gerekiyor?
do I have to draw (you) a picture? expr. (sana) her şeyi açık açık söylemek mi gerekiyor?
do I have to draw (you) a picture? expr. resimli açıklama mı lazım (sana)?
do I have to draw a picture? expr. her şeyi tane tane anlatmak mı gerekiyor?
do I have to draw a picture? expr. her şeyi açık açık söylemek mi gerekiyor?
do I have to draw a picture? expr. resimli açıklama mı lazım?
do I have to paint a picture? expr. her şeyi tane tane anlatmak mı gerekiyor?
do I have to paint a picture? expr. her şeyi açık açık söylemek mi gerekiyor?
do I have to paint a picture? expr. resimli açıklama mı lazım?
do I have to spell it out? expr. bunu açıklamam gerekiyor mu?
do I have to spell it out? expr. bunu açıklamalı mıyım?
do I have to spell it out? expr. bunu anlatmak için daha ne yapmalıyım (resim mi çizeyim/tek tek heceleyeyim mi)?
do I have to spell it out? expr. hecelerine mi ayırayım?
do I have to spell it out (for you) expr. bunu sana açıklamam mı gerekiyor mu?
Speaking
I have something urgent to do expr. acil bir işim var
I have to try harder to do better than that expr. bundan daha iyisini yapmak için daha fazla uğraşmalıyım
do I have to spell it out (for you)? expr. bunu anlaman için daha ne yapmalıyım (resim mi çizeyim/tek tek heceleyeyim mi)?
how many times do i have to say it? expr. bunu daha kaç kere söylemem gerek?
I have nothing to do with this expr. bununla benim hiçbir alakam yok
do I have to paint you a picture? expr. bunu sana tek tek açıklamalı mıyım?
do I have to paint (you) a picture? expr. bunu anlaman için daha ne yapmalıyım (resim mi çizeyim/tek tek heceleyeyim mi)?
I have to do that expr. bunu yapmam gerekir
do I have to spell it out for you? expr. bunu sana açıklamalı mıyım?
I would not have the conscience to do it expr. bunu yapmaya vicdanım razı olmaz
i don't have to do anything expr. bir şey yapmak zorunda değilim
I have to go some to do better than that expr. bundan daha iyisini yapmak için daha fazla uğraşmalıyım
I have to do much better expr. çok daha iyisini yapmam gerek
do I have to go? expr. gitmek zorunda mıyım?
I really have other things to do expr. gerçekten yapmam gereken başka şeyler var
do I have to do everything myself? expr. her şeyi ben mi yapmalıyım?
do I have to do everything myself? expr. her şeyi ben mi yapacağım?
I have something to do expr. işim var
I have nothing to do with him expr. onunla işim olmaz
why do I have to wear this? expr. neden bunu giymek zorundayım?
do I have to tell you? expr. sana anlatmak zorunda mıyım?
do I have to lose you too? expr. seni de mi kaybetmek zorundayım?
how many times do I have to tell you? expr. sana kaç defa söylemek zorundayım?
do I have any reason to lie to you expr. sana yalan borcum mu var
how many times do I have to tell you? expr. sana daha kaç defa söylemem gerekiyor?
how many times do I have to tell you? expr. sana kaç kere daha söylemem gerek?
how many times do I have to tell you? expr. sana bunu kaç kez söylemeliyim?
how many times do I have to tell you? expr. sana bunu kaç kez söyleyeceğim?
how many times do I have to tell you? expr. size daha kaç kez söylemek zorundayım?
how many times do I have to tell you? expr. sana daha kaç kere söylemem gerekiyor?
do I have any reason to lie to you expr. sana yalan söylemek için bir nedenim mi var
do I have to rewrite the questions? expr. soruları yeniden yazmak zorunda mıyım?
how many times do I have to tell you? expr. sana kaç kere söylemek zorundayım?
how many times do I have to tell you? expr. sana daha kaç kez söylemem gerekiyor?
I have scores of things to do expr. yapacak bir dolu işim var
do I have to wear a uniform? expr. üniforma giymek zorunda mıyım?
there is something i have to do expr. yapmam gereken bir şey var
I have scores of things to do expr. yapacak bir sürü işim var
do I have to? expr. zorunda mıyım?
do I have to spell it out for you? expr. bunu sana açıklamam gerekiyor mu?