fishery - Türkisch Englisch Wörterbuch

fishery

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "fishery" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 14 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
fishery n. balıkçılık
That fish are continuing to be discarded in such a way has to do with all the essential components of fishery.
Balıkların bu şekilde atılmaya devam edilmesi, balıkçılığın tüm temel bileşenleriyle ilgilidir.

More Sentences
Fishery
fishery n. balıkçılık
The present crisis only underlines the fragility of that sea and the key stocks in its mixed fishery.
Mevcut kriz sadece bu denizin ve karma balıkçılığındaki kilit rezervlerin kırılganlığının altını çizmektedir.

More Sentences
fishery n. balık avlanma yeri
The fishermen went out to the fishery.
Balıkçılar, balık avlanma yerine gittiler.

More Sentences
fishery n. balık üretim tesisi
The company established a fishery for farming fish.
Şirket, balık yetiştirmek amacıyla bir balık üretim tesisi kurdu.

More Sentences
General
fishery n. balık yatağı
fishery n. dalyan
fishery n. balıkçılık bilgisi
fishery n. balık tarlası
fishery n. balık avlama
Fishery
fishery n. balık yatağı
fishery n. dalyan
fishery n. yasal avlanma hakkı
fishery n. avlama teknolojisi
Education
fishery n. avlama teknolojisi anabilim dalı

Bedeutungen, die der Begriff "fishery" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 113 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
fishery policy n. balıkçılık politikası
How have you declared the failure of the fisheries policy?
Balıkçılık politikasının başarısızlığını nasıl ilan ettiniz?

More Sentences
fishery industry n. balıkçılık
We have to resolve the overcapacity situation in the EU fisheries industry.
AB balıkçılık sektöründeki kapasite fazlası sorununu çözmeliyiz.

More Sentences
Trade/Economic
agriculture and fishery n. tarım ve balıkçılık
We must also take action in the areas of agriculture and fisheries.
Tarım ve balıkçılık alanlarında da harekete geçmeliyiz.

More Sentences
Marine Biology
fishery product n. balıkçılık ürünü
And yet, we have a deficit of fisheries products.
Yine de balıkçılık ürünleri açığımız var.

More Sentences
fishery resource n. balıkçılık kaynağı
They all need fishery resources to carry out their activities.
Hepsinin faaliyetlerini yürütmek için balıkçılık kaynaklarına ihtiyacı var.

More Sentences
industrial fishery n. endüstri balıkçılığı
Industrial fishing is completely incompatible with the development of a sustainable fishery.
Endüstriyel balıkçılık, sürdürülebilir bir balıkçılığın geliştirilmesi ile tamamen uyumsuzdur.

More Sentences
responsible fishery n. sorumlu balıkçılık
We need responsible fisheries and aquaculture which allow a healthy marine ecosystem.
Sağlıklı bir deniz ekosistemine olanak tanıyan sorumlu balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliğine ihtiyacımız var.

More Sentences
General
fishery law and legislation n. balıkçılık hukuku ve yasama
fishery products n. balık ürünleri
recreational fishery n. boş zamanı değerlendirme balıkçılığı
fishery research institute n. su ürünleri araştırma enstitüsü
coastal fishery n. kıyı balıkçılığı
international fishery management n. uluslararası balıkçılık yönetimi
recreational fishery n. hobi balıkçılığı endüstrisi
fishery technology n. balıkçılık teknolojisi
marine sciences and fishery research grant committee n. deniz bilimleri ve balıkçılık araştırma komitesi
department of credits to fishery and aquaculture n. balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği kredileri bölümü
anchovy fishery n. hamsi balıkçılığı
freshwater fishery n. tatlı su balıkçılığı
river fishery n. ırmak balıkçılığı
shrimp fishery n. karides balıkçılığı
shrimp fishery n. karidesçilik
pearl fishery n. inci istiridyesi avlama alanı
earn one’s living by fishery v. balıkçılık yapmak
Trade/Economic
small-scale fishery n. küçük ölçekli balıkçılık
small-scale fishery n. küçük balıkçılık
Law
law of fishery n. balıkçılık hukuku
free fishery n. balık avlama hakkı
common of fishery n. başkasının sularında balık avlama hakkı
common fishery n. genel balık avlama hakkı
several fishery n. kişiye özel balık avlama hakkı
royal fishery n. tekelci balık avlama hakkı
public fishery n. umumi balık avlama hakkı
Politics
royal fishery n. kraliyete özel balık avlama hakkı
common fishery policy n. ortak balıkçılık politikası
Institutes
istanbul fishery and animal products exporters' association n. su ürünleri ve hayvansal mamuller i̇hracatçıları birliği
Marine
set-net fishery n. ağı sabit tutarak balık avlama
squid drift-net fishery n. ağı sürükleyerek balık yakalama
pelagic fishery n. açık deniz balıkçılığı
pelagic tuna longline fishery n. açık deniz ton balığı uzunyol balıkçılığı
offshore trawl fishery n. açık deniz trol balıkçılığı
seine fishery n. ağ balıkçılığı
mother ship trawinet fishery n. ana tekneyle yapılan ağ balıkçılığı
temporary measures law for fishery zone n. balıkçılık bölgesi için geçici önlemler yasası
mother ship salmon and trout fishery n. som balığı ve alabalık avlama
trawl fishery n. trol balıkçılığı
longline fishery n. uzun çizgi kültür balıkçılığı
long distant fishery n. uzak mesafe balıkçılığı
part-time fishery household n. yarı zamanlı balıkçı barınağı
Food Engineering
preparation of fish and fishery products n. balık ve balık ürünlerinin hazırlanması
Marine Biology
offshore fishery n. açık deniz balıkçılığı
offshore fishery n. açıkta balıkçılık
rational fishery n. akılcı balıkçılık
fishery potential n. balıkçılık potansiyeli
fishery protection n. balıkçılığı koruma
fishery vessel n. balıkçı teknesi
bank fishery n. bank balıkçılığı
fishery exclusion zone n. balıkçılığa kapalı kuşak
fishery independent data n. balıkçılıktan bağımsız veri
fishery commission n. balıkçılık komisyonu
fishery model n. balıkçılık modeli
fishery economics n. balıkçılık ekonomisi
fishery development n. balıkçılığı geliştirme
fishery statistics n. balıkçılık istatistikleri
fishery mortality rate n. balıkçılık ölüm oranı
fishery dependent data n. balıkçılığa bağımlı veri
fishery ecosystem plan n. balıkçılık ekosistem planı
fishery biology n. balıkçılık biyolojisi
fishery management plan n. balıkçılık idaresi planı
scientific fishery survey n. bilimsel balıkçılık çalışması
aggregated fishery data n. birleştirilmiş balıkçılık verisi
demersal fishery n. demersal balıkçılık
regulated fishery n. düzenlenmiş balıkçılık
rotational fishery n. dönel balıkçılık
unregulated fishery n. düzenlemesiz balıkçılık
artisanal fishery n. elle balıkçılık
open access fishery n. erişime açık balıkçılık
industial fishery n. endüstriyel balıkçılık
undeveloped fishery n. gelişmemiş balıkçılık
fishery exclusion zone n. fez
developed fishery n. gelişmiş balıkçılık
subsistence fishery n. geçinme balıkçılığı
developing fishery n. gelişmekte olan balıkçılık
large-scale fishery n. geniş ölçekli balıkçılık
targeted fishery n. hedeflenen balıkçılık
inland fishery n. içsu balıkçılığı
light fishery n. ışıkla balıkçılık
pelagic fishery n. pelajik balıkçılık
fishery protection vessel n. sahil güvenlik botu
environmentally sustainable fishery n. sürdürülebilir çevresel balıkçılık
instalment fishery n. taksit’e çıkmak
commercial fishery n. ticari balıkçılık
butane-tube fishery n. tüp-avcılığı
field fishery n. tarla balıkçılığı
fee fishery n. ücretli balıkçılık
trans-national fishery n. ulusal sınırı aşan balıkçılık
distant water fishery n. uzak mesafe balıkçılığı
country fishery n. ülke balıkçılığı
far distance fishery n. uzak mesafe balıkçılığı
drive-in fishery n. voli balıkçılığı
senescent fishery n. yaşlanan balıkçılık
native fishery n. yerli balıkçılık
year-round fishery n. yılboyunca balıkçılık
spawning fishery n. yumurtlama balıkçılığı
fishery-independent adj. balıkçılıktan bağımsız
Fishery
trash fishery n. değersiz yem balığı avlama ve pazarlama işi
fishery products n. balık ürünleri
fishery technology n. balıkçılık teknolojisi
artisanal fishery n. küçük ölçekli balıkçılık
whale fishery n. balina avlama
whale fishery n. balina avcılığı
whale fishery n. balinaların avlandığı bölge
cod fishery n. morina balığı avcılığı