Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | five-year adj. | beş yıllık | ||
We wanted a five-year waiting period to 2008. 2008'e kadar beş yıllık bir bekleme süresi istedik. More Sentences |
||||
General | five-year adj. | beş yılda bir olan | ||
General | five-year adj. | beş yıllık zaman diliminde gerçekleşen |
Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | five-year-old adj. | beş yaşında | ||
She gave her five-year-old son a puppy for his birthday. Beş yaşındaki oğluna doğum günü için bir köpek yavrusu verdi. More Sentences |
||||
General | five-year development plan n. | beş yıllık kalkınma planı | ||
General | five-year-old adj. | beş yıllık | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | five-year plan n. | beş yıllık plan | ||
Trade/Economic | five year plans n. | beş yıllık kalkınma planlan | ||
Trade/Economic | five year plan n. | beş yıllık plan | ||
Politics | ||||
Politics | five year progress plan n. | beş yıllık kalkınma planı | ||
Medical | ||||
Medical | five-year survival rate n. | 5 yıllık yaşam oranı | ||
History | ||||
History | five-year plans n. | sovyet ekonomik ve ticari kalkınma planı |