footed - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

footed

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "footed" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
footed adj. ayaklı
Technical
footed adj. ayaklı

Bedeutungen, die der Begriff "footed" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 215 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
flat-footed adj. düztaban
General
thick footed morel n. kalın saplı mantar
comb footed spider n. tarak ayaklı örümcek
brush footed butterfly n. fırça ayaklı kelebek
four footed butterfly n. dört ayaklı kelebek
red-footed falcon n. ala doğan
pink-footed goose n. küçük tarla kazı
footed tea glass n. ayaklı çay bardağı
footed serving platter n. ayaklı servis tabağı
footed serving plate n. ayaklı servis tabağı
be wrong footed v. kontrpiyede kalmak
be caught flat footed v. kontrpiyede kalmak
flat footed adj. azimli
flat footed adj. düztaban
brush footed adj. fırça ayaklı
four footed adj. dört ayaklı
light footed adj. çevik
heavy footed adj. ağır hareket eden
two footed adj. iki ayaklı
broad-footed adj. taraklı
flat-footed adj. sabit
light-footed adj. hızlı
flat-footed adj. değişmez
light-footed adj. çevik
heavy-footed adj. gürültülü yürüyen
flat-footed adj. kararlı
light-footed adj. zarif
flat-footed adj. sağlam
flat-footed adj. azimli
light-footed adj. çabuk
light-footed adj. ayağına çabuk
sure-footed adj. temkinli
web-footed adj. perdeli ayakları olan
wing-footed adj. ayakları kanatlı
slow-footed adj. ağır hareket eden
slow-footed adj. yavaş ilerleyen
slow-footed adj. yavaş hareket eden
drag-footed adj. aksak
drag-footed adj. topal
club footed adj. yumru ayaklı
right-footed adj. sağ ayağını sol ayağına göre daha iyi kullanan
left-footed adj. sol ayağını sağ ayağına göre daha iyi kullanan
lead-footed adj. hızlı
lead-footed adj. hızlı araba kullanan
lead-footed adj. uyuşuk
slow-footed adj. yavaş
slow-footed adj. ağır hareket eden
slow-footed adj. ağır (hareket eden)
nimble-footed adj. ayaklarını hızlı ve düzenli biçimde hareket ettirebilen
tickle-footed adj. belirsiz
tickle-footed adj. sabit olmayan
tickle-footed adj. kaygan
tiger-footed adj. öfkeli
tiger-footed adj. kızgın
tiger-footed adj. şiddetli
turtle-footed adj. yavaş hareket eden
two-footed adj. iki ayakla yapılan
wing-footed adj. hızlı
wing-footed adj. süratli
soft-footed adj. yumuşak ayaklı
heavy-footed [dialect] adj. hamile
heavy-footed adj. aşırı sürat yapan
heavy-footed adj. sakar
heavy-footed adj. hantal
cloven-footed adj. çatal tırnağa ait
cloven-footed adj. çatal tırnakla ilgili
fast-footed adj. ayakları hızlı hareket eden
swift-footed adj. ayakları hızlı hareket eden
fiddle-footed adj. telaşlı
fiddle-footed adj. heyecanlı
fiddle-footed adj. ürkek
fiddle-footed adj. kaygılı
fiddle-footed adj. aylaklık eden
fiddle-footed adj. gezinen
flat-footed adj. koşulsuz
flat-footed adj. tereddütsüz
flat-footed adj. dürüst ve ödünsüz
flat-footed adj. düz bir tabanı olan
fleet-footed adj. hızlı
fleet-footed adj. hızlı koşan
four-footed adj. dört ayaklı
four-footed adj. dört ayaklılara ait
four-footed adj. dört ayaklılar ile ilgili
four-footed adj. dört ayaklılara özgü
sure-footed adj. sabit
sure-footed adj. düşmez
sure-footed adj. sağlam
sure-footed adj. (araç) yağ gibi kayan
sure-footed adj. (araç) yola iyi tutunan
sure-footed adj. güvenli
sure-footed adj. kapasiteli
sure-footed adj. emin
sure-footed adj. yanılmaz
sure-footed adj. hata yapmaz
sure-footed adj. güvenilir
sure-footed adj. durmadan yürüyen
sure-footed adj. serbestçe dolaşan
sure-footed adj. gezinen
flat-footed adv. açıkça ve kesin olarak
flat-footed adv. düz olarak
flat-footed adv. ayakları yere dümdüz basar halde
Colloquial
be caught flat-footed v. hazırlıksız yakalanmak
be caught flat-footed v. gafil avlanmak
be caught flat-footed v. habersiz yakalanmak
catch flat-footed v. hazırlıksız yakalamak
catch flat-footed v. gafil avlamak
catch flat-footed v. habersiz yakalamak
flat-footed adj. geç tepki veren
flat-footed adj. basireti bağlanmış
flat-footed adj. hazırlıksız yakalanmış
flat-footed adj. gafil avlanmış
flat-footed adj. beceriksiz
flat-footed adj. sakar
flat-footed adj. hantal
flat-footed adj. biçimsiz
flat-footed adj. garip
flat-footed adj. uygunsuz
Idioms
be caught flat-footed v. umulmadık bir anda yakalanmak
be caught flat-footed v. beklenmedik bir anda yakalanmak
be caught flat-footed v. hazırlıksız yakalanmak
be caught flat-footed v. habersiz yakalanmak
be caught flat-footed v. şaşakalmak
be caught flat-footed v. zor/müşkül duruma düşmek/girmek
be caught flat-footed v. gafil avlanmak
be caught flat-footed v. ters tarafa yatmak
catch flat-footed v. umulmadık bir anda yakalamak
catch flat-footed v. beklenmedik bir anda yakalamak
catch flat-footed v. hazırlıksız yakalamak
catch flat-footed v. habersiz yakalamak
catch flat-footed v. gafil avlamak
catch flat-footed v. zor/müşkül duruma düşürmek/sokmak
catch someone flat-footed v. birini iş üstünde yakalamak
catch someone flat-footed v. birini suçüstü yakalamak
catch flat-footed v. hazırlıksız yakalamak
catch flat-footed v. gafil avlamak
catch flat-footed v. suçüstü yakalamak
be caught flat-footed v. ürkütülmek
leave someone flat-footed v. birini ortada bırakmak
leave someone flat-footed v. birini dımdızlak bırakmak
be flat-footed v. hazırlıksız olmak
be flat-footed v. şaşakalmak
be flat-footed v. gafil avlanmak
be flat-footed v. habersiz olmak
be flat-footed v. geç tepki vermek
be flat-footed v. basireti bağlanmak
be flat-footed v. düztaban olmak
be flat-footed v. sakar olmak
be flat-footed v. beceriksiz olmak
be flat-footed v. biçimsiz olmak
be flat-footed v. garip olmak
be flat-footed v. uygunsuz olmak
catch (one) flat-footed v. (birini) gafil avlamak
catch (one) flat-footed v. (birini) şaşırtmak
catch (one) flat-footed v. (birini) hazırlıksız yakalamak
catch (one) flat-footed v. (birini) beklemediği bir anda yakalamak
catch (one) flat-footed v. (birini) suçüstü yakalamak
catch (one) flat-footed v. (birini) iş üstünde yakalamak
caught flat-footed adj. gafil avlanmış
caught flat-footed adj. hazırlıksız yakalanmış
caught flat-footed adj. boş bir anında yakalanmış
caught flat-footed adj. savunmasız yakalanmış
Technical
broad footed rail n. düz ayaklı ray
rubber-footed adj. lastik ayaklı/destekli
Automotive
light footed adj. hafif ayaklı
Medical
flat-footed adj. düz taban
comb footed adj. tarak ayaklı
Pathology
cleft-footed adj. çatal tırnaklı
Biology
oar-footed adj. yüzebilecek şekilde uyarlanmış ayakları olan
oar-footed adj. yüzmeye müsait ayakları olan
mouth-footed adj. maksilalarının hemen arkasında yer alan üç çift uzantıya sahip (kabuklu)
Marine Biology
wing-footed adj. ayaklarının ön lobları kanat benzeri yüzme organları şeklinde olan (hayvan)
mouth-footed adj. bacaklarının belirli eklemleri ağza dönüşmüş
Zoology
dusky-footed woodrat (neotoma fuscipes) n. kuzey kaliforniya'da görülen ve lyme hastalığı yayan keneye konakçı olabilen bir kemirgen
red footed falcon n. ala doğan
red-footed falcon n. aladoğan
western red-footed falcon n. aladoğan
brush-footed butterflies n. fırça bacaklı kelebekler
pink-footed goose n. gillik
black-footed albatross n. kara ayaklı albatros
western red-footed falcon n. kızılayak doğan
bird-footed dinosaur n. kısa ön uzun arka bacaklı bir dinozor türü
red-footed falcon n. kırmızıayaklı kerkenez
red-footed falcon n. kızılayak doğan
white-footed goose n. sakarca
black-footed ferret n. siyah ayaklı dağ gelinciği
black-footed ferret n. abd'nin çayırlık alanlarında yaşayan, nesli tükenmekte olan bir gelincik
white-footed mouse (peromyscus leucopus) n. beyaz ayaklı sıçan
white-footed mouse (peromyscus leucopus) n. amerika'ya özgü ayakları ve vücudunun alt kısmı beyaz olan bir dağ faresi
white-footed mouse n. kuzey amerika'ya özgü gri-kahverengi renkli bir fare
dusky-footed wood rat n. esmer ayaklı ağaç faresi
web-footed adj. perdeayaklı
serpent-footed adj. yılan bacaklı
rough-footed adj. tüylü ayakları olan
rough-footed adj. tüylü ayaklı
rough-footed adj. paçalı
four-footed adj. dört ayak üzerinde giden
Botanic
many-footed fern n. kuzey amerika'nın batısına özgü olup güneş görmeyen nemli yerlerde yetişen ve yaprak döken yazlık bir eğreltiotu
Sport
flat footed adj. düz taban
left-footed adj. sol ayakla vurulan
left-footed adj. sol ayakla atılan
right-footed adj. sağ ayakla vurulan
right-footed adj. sağ ayakla atılan
Football
do two-footed tackle v. çifte dalmak
two-footed adj. iki ayağını da kullanabilen
Ornithology
lobe-footed adj. loblu parmakları olan (kuş)
fin-footed adj. perde ayaklı
Reptiles
fan-footed gecko n. ptyodactylus cinsi geko
fan-footed gecko n. kuzey afrika ila iran'da bulunan, soluk kahverengi veya grimsi kahverengi bir tür geko
Entomology
brush-footed butterfly n. alaca kelebekler familyasına mensup, parlak renkli kanatları ve göğüs üzerinde katlanmış işlevsiz ön ayakları olan kelebekler
four-footed butterfly n. alaca kelebekler familyasına mensup, parlak renkli kanatları ve göğüs üzerinde katlanmış işlevsiz ön ayakları olan kelebekler
leaf-footed bug n. yaprak ayaklı böcek
comb-footed spider n. her bir arka ayağında tarak benzeri kıl sırası bulunan örümcek
four-footed butterfly n. alaca kelebek
brush-footed butterfly n. alaca kelebek
leaf-footed adj. yaprak ayaklı