have a head - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

have a head



Bedeutungen von dem Begriff "have a head" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Idioms
have a head v. becerisi olmak
have a head v. yeteneği olmak
have a head v. kafası çalışmak
have a head v. kafası basmak

Bedeutungen, die der Begriff "have a head" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 182 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
have a good head on one's shoulders v. çok zeki olmak
have a good head on one's shoulders v. aklı başında biri olmak
have a good head on one's shoulders v. sağduyu sahibi olmak
have a swollen head v. burnu büyümek
Idioms
have a bee in the head v. sinirli olmak
have a long head v. akıllı olmak
have a bee in the head v. aceleci olmak
have a long head v. mantıklı olmak
have a bee in the head v. hafif deli olmak
have a big head v. burnu havada olmak
have a big head v. küstah olmak
have a big head v. kibirli olmak
have a big head v. övüngen olmak
have a big head v. yaptıklarını abartmak
have a light bulb go on (in (one's) head) v. kafasında birden bir ışık yanmak/çakmak
have a light bulb go on (in (one's) head) v. beyninde/kafasında şimşek/şimşekler çakmak
have a light bulb go off (in (one's) head) v. kafasında birden bir ışık yanmak/çakmak
have a light bulb go off (in (one's) head) v. beyninde/kafasında şimşek/şimşekler çakmak
have a clear head v. aklı başında olmak
have a clear head v. sağlıklı düşünebiliyor olmak
have a clear head v. açık seçik görüyor olmak
have a clear head v. net düşünebilmek
have a head on one's shoulders v. akıllı olmak
have a good head on one's shoulders v. akıllı olmak
have a (big) head v. akşamdan kalmak
have a head start v. avantajlı olmak
have a head start on something v. bir şeye avantajlı başlamak
have a good head on one's shoulders v. becerikli olmak
have a head start on v. bir adım daha yakın olmak
have a head on one's shoulders v. becerikli olmak
have a roof over one's head v. başını sokacak bir evi olmak
have a head start on something v. bir şeye önde başlamak
have a price on one's head v. başına ödül konmuş olmak
have a head for v. bir alanda yeteneği olmak
have a head for v. bir alanda beceresi olmak
have a wise head on young shoulders v. çok deneyimli olmak
have a wise head on young shoulders v. çok görüp geçirmek
have a head for v. çok iyi bilmek
have a wise head on young shoulders v. genç yaşına rağmen yılların birikimine sahip olmak
have a wise head on young shoulders v. görmüş geçirmiş olmak
have a level head v. ne yapacağını bilmek
have a level head v. mantıklı kararlar vermek
have a head for v. kafası olmak
have a good head on one's shoulders v. kafası çalışmak
have a thick head v. kalın kafalı olmak
have a head for v. kafası çalışmak
have a head start v. önde başlamak
have a head on one's shoulders v. kafası çalışmak
have a good head on one's shoulders v. kültürlü olmak
have a level head v. mantıklı olmak
have a level head v. sakin olmak
have a level head v. soğukkanlılığını muhafaza etmek
have a good head on one's shoulders v. sağduyu sahibi olmak
have a level head v. soğukkanlı olmak
have a good head on one's shoulders v. yetenekli olmak
have a head on one's shoulders v. yetenekli olmak
have a wise head on young shoulders v. yılların birikimine sahip olmak
have a head for figures v. sayısal zekası yüksek olmak
have a head for figures v. matematik zekası/yeteneği yüksek olmak
have a head for figures v. istisnai bir sayısal zekaya sahip olmak
have a head for figures v. olağanüstü bir matematik zekasına sahip olmak
have a head for figures v. sayılarla arası çok iyi olmak
have a head for figures v. sayılara kafası çok iyi basmak
have a head for heights v. yükseklik korkusu olmamak
have a head for heights v. yükseklikten rahatsızlık duymamak
have a head for heights v. yüksekte kendini rahat hissetmek
have a head for heights v. yükseklikle arası iyi olmak
have a (good) head for figures v. hesap yapmakta iyi olmak
have a (good) head for figures v. hesap yapmayla arası iyi olmak
have a (good) head for figures v. sayılarla arası iyi olmak
have a (good) head for figures v. sayısal zekası iyi olmak
have a (good) head for figures v. kafası hesap işlerine basmak
have a (good) head for heights v. yükseklik korkusu olmamak
have a (good) head for heights v. yükseklikten rahatsızlık duymamak
have a (good) head for heights v. yüksekte kendini rahat hissetmek
have a (good) head for heights v. yükseklikle arası iyi olmak
have a (good) head for heights v. yükseklikle ilgili bir problemi olmamak
have a (good) head for heights v. yükseklikten etkilenmemek
have a gun to (one's) head v. (birinin) kafasına silah dayamak
have a gun to (one's) head v. (birine) silah zoruyla bir şey yaptırmaya çalışmak
have a gun to (one's) head v. (birini) bir şey yapmaya zorlamak
have a gun to (one's) head v. (birine) bir şey yapması için baskı yapmak
have a gun to your head v. istemediğin bir şeyi yapmaya zorlanmak
have a gun to your head v. kafasına silah dayalı olmak
have a hard head v. inatçı olmak
have a hard head v. esnek olmamak
have a hard head v. söz dinlemez olmak
have a hard head v. kafasının dikine gitmek
have a hard head v. objektif olmak
have a hard head v. gerçekçi olmak
have a hard head v. akıllı olmak
have a hard head v. işini bilmek
have a hard head v. zeki olmak
have a hard head v. gözü açık olmak
have a hard head v. duygulardan etkilenmemek
have a hard head v. duygusal karar vermemek
have a hard head v. beyinsiz olmak
have a hard head v. salak olmak
have a hard head v. alık olmak
have a hard head v. kalın kafalı olmak
have a hard head v. yavaş öğrenen biri olmak
have a hard head v. kafası/kafa tası sağlam olmak
have a swelled head v. ne oldum delisi olmak
have a swelled head v. kendini bir şey sanmak
have a swelled head v. burnu büyük olmak
have a swelled head v. kendini beğenmiş olmak
have a swelled head v. burnu havada olmak
have a swelled head v. kibirli olmak
have a swelled head v. küstah olmak
have a head for v. tolere edebilmek
have a head for v. dayanıklılık göstermek
have a head for v. '-e karşı dayanıklı olmak
have a head for v. kafası basmak
have a good head for v. tolere edebilmek
have a good head for v. dayanıklılık göstermek
have a good head for v. '-e karşı dayanıklı olmak
have a good head for v. kafası basmak
have a strong head for v. tolere edebilmek
have a strong head for v. dayanıklılık göstermek
have a strong head for v. '-e karşı dayanıklı olmak
have a strong head for v. kafası basmak
have a thick head v. beyinsiz olmak
have a thick head v. geç öğrenmek
have a thick head v. geç algılamak
have a thick head v. alık olmak
have a thick head v. inatçı olmak
have a thick head v. katı olmak
have a thick head v. dik kafalı olmak
have a thick head v. laf anlamaz olmak
have a thick head v. başına buyruk olmak
have a thick head v. kafa tası güçlü olmak
have a thick head v. kafası taş gibi olmak
have a thick head [uk] v. başı çok ağrımak
have a thick head [uk] v. başında bir ağırlık olmak
have a thick head [uk] v. kafası sersem gibi olmak
have a thick head [uk] v. akşamdan kalma veya hasta olmaktan dolayı başı ağrımak/sersem gibi olmak
have a big head v. burnu havada olmak
have a big head v. küstah olmak
have a big head v. kibirli olmak
have a big head v. övüngen olmak
have a (sudden) rush of blood to the head v. beynine kan sıçramak
have a (sudden) rush of blood to the head v. (bir anda) beynine kan sıçramak
have a (sudden) rush of blood to the head v. (bir anda) tepesi atmak
have a (sudden) rush of blood to the head v. (bir anda) sigortaları atmak
have a good head on shoulders v. aklı başında olmak
have a good head on shoulders v. çok zeki olmak
have a good head on shoulders v. sağduyu sahibi olmak
have a good head on shoulders v. akıllı olmak
have a good head on shoulders v. becerikli olmak
have a good head on shoulders v. kafası çalışmak
have a good head on shoulders v. kültürlü olmak
have a good head on shoulders v. yetenekli olmak
have a good head on your shoulders v. aklı başında biri olmak
have a good head on your shoulders v. çok zeki biri olmak
have a good head on your shoulders v. sağduyu sahibi biri olmak
have a good head on your shoulders v. akıllı biri olmak
have a good head on your shoulders v. becerikli biri olmak
have a good head on your shoulders v. kafası çalışmak
have a good head on your shoulders v. kültürlü biri olmak
have a good head on your shoulders v. yetenekli biri olmak
have a head for something v. bir şeye becerisi olmak
have a head for something v. bir şeye yeteneği olmak
have a head for something v. bir şeye kafası çalışmak
have a head for something v. bir şeye kafası basmak
have a rush of blood to the head [humorous] v. kan beynine sıçramak
have a rush of blood to the head [humorous] v. galeyana gelmek
have a rush of blood to the head [humorous] v. gaza gelme
have/keep a clear head v. aklı başında olmak
have/keep a clear head v. sağlıklı düşünebiliyor olmak
have/keep a clear head v. açık seçik görüyor olmak
have/keep a clear head v. net düşünebilmek
have/keep a clear head v. kafası ayık olmak
have/keep a clear head v. alkollü olmamak
have/keep a clear head v. mantıklı düşünebiliyor olmak
Speaking
I have a roof over my head expr. başımı sokacak bir evim var
Slang
have a fat head v. burnu havada olmak
have a fat head v. burnu büyük olmak
have a fat head v. kibirli olmak
have a fat head v. küstah olmak
have a fat head v. kendini beğenmiş olmak
British Slang
have a turtle's head v. çok sıkışmak (büyük)
have a turtle's head v. kakası gelmek