hedge - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

hedge

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "hedge" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 66 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
hedge n. çit
General
hedge n. yatırım
hedge n. çalı çit
hedge n. engelleme
hedge n. çalı
hedge n. çit
hedge n. önlem
hedge n. engel
hedge n. sık ağaçlardan veya çalılardan oluşan çit
hedge n. aşağı
hedge n. tedbir
hedge n. koruma
hedge n. çalı engel
hedge n. bariyer
hedge n. etten duvar
hedge n. kaçamaklı ifade
hedge v. çit ile çevirmek
hedge v. engellemek
hedge v. dolaylı konuşmak
hedge v. çevirmek
hedge v. kısıtlamak
hedge v. garantiye almak
hedge v. önlem almak
hedge v. sınırlamak
hedge v. etrafını çevirmek
hedge v. lafı dolandırmak
hedge v. çalı ile çevirmek
hedge v. sarmak
hedge v. kaçamak yanıt vermek
hedge v. kuşatmak
hedge v. çitle çevirmek
hedge v. etrafına çalı dikmek
hedge v. çit çekmek
hedge v. kaçamak yapmak
hedge v. (kumarda) kaybetme riskine karşı önlem almak
hedge v. riski en aza indirmek
hedge v. her taraftan kuşatmak
hedge v. engel olmak
hedge v. kaçamaklı hale getirmek
hedge v. çalı çit ekmek
hedge v. çitleri budamak
hedge v. kendi çıkarına olacak şekilde davranmak
hedge v. saklanmak
hedge v. gizlenmek
hedge adj. çit ile ilgili
hedge adj. yol kenarında
hedge adj. çitlerin yakınında doğmuş
hedge adj. çitlerin yakınında yaşayan
hedge adj. üçüncü sınıf
Trade/Economic
hedge n. fiyat değişikliklerine karşı alınan tedbir
hedge n. korunma amaçlı işlem
hedge n. vadeli satış
hedge n. tedbir işlemi
hedge n. mevcut riske karşı yapılan satın alma işlemi
hedge n. tedbir satışı
hedge n. tedbir sözleşmesi
hedge v. garantiye almak
hedge v. tedbir işlemi yapmak
hedge v. kambiyo dalgalanmalarına karşı koruma amacıyla alım/satım yapmak
hedge v. mali kayba karşı kendini korumak
hedge v. finansal olarak kendini korumak
Construction
hedge v. çitişmek
Botanic
hedge n. yalancı portakal ağacı
Linguistics
hedge n. önermenin kesinliğini azaltan veya hafifleten ifade
Military
hedge n. ağaçtan ya da çalıdan oluşan çit
Wagering
hedge n. önceden bahse girilen tarafa karşı yapılan bahis

Bedeutungen, die der Begriff "hedge" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 209 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
hedge cutter n. çalı makası
hedge shears n. çalı makası
hedge shears n. bahçe makası
hedge shears n. çit makası
hedge shears n. budama makası
perimeter hedge n. çalı çiti
hedge marriage n. cahil papaz tarafından kıyılan gizli nikah
hedge note n. çit kuşu sesi
hedge note n. kötü yazı
hedge writer n. önemsiz yazar
hedge writer n. değersiz yazar
hedge writer n. yazar bozuntusu
hedge round v. kuşatmak
hedge in v. etrafını çevirmek
hedge in v. çevirmek
hedge in v. kuşatmak
hedge about v. kısıtlamak
hedge off v. sınır koymak
hedge around v. sınırlamak
hedge round v. çit ile çevirmek
hedge round v. çevirmek
hedge about v. engellemek
hedge off v. engel koymak
hedge around v. kısıtlamak
hedge about v. sınırlamak
hedge in v. çit ile çevirmek
hedge around v. engellemek
hedge round v. etrafını çevirmek
breast up a hedge v. bitkilerin dik saplarını (keserek) çıplak bırakmak
hang in the hedge v. durma noktasına gelmek
hedge [obsolete] v. daha büyük bir şeye dahil etmek
hedge [obsolete] v. daha önemli bir şeye sokmak
Phrasals
hedge something against something v. bir şeyi bir riske karşı korumak
hedge in v. kısıtlamak
hedge in v. sınırlandırmak
hedge against v. -e karşı korumak
hedge against something v. bir riske karşı korumak
hedge against something v. bir şeye karşı tedbir almak
hedge against something v. birden fazla seçeneğe yatırım yaparak başarısızlık olasılığını en aza indirmek
hedge against something v. tüm yumurtaları aynı sepete koymamak
hedge someone or something in v. birini/bir şeyi kuşatmak
hedge someone or something in v. birinin/bir şeyin etrafını çevirmek
Proverb
a hedge between keeps friendship green çok yakın arkadaşlıklarda bile arada mesafe olmalı
a hedge between keeps friendship green karşılıklı birbirinin mahremiyetine saygı duyulduğunda arkadaşlıklar daha güzel ilerler
a hedge between keeps friendship green herkesin birbirinin mahremiyetine saygı duyduğu arkadaşlıklarda sorun yaşanmaz
Colloquial
hedge one's bets v. para kaybetme riskini azaltmak için kendini korumak
Idioms
hedge a bet v. iki taraf için de bahis oynamak
hedge someone in v. birini kısıtlamak
hedge one's bets v. birden fazla seçeneğe yatırım yaparak hata düzeyini en aza indirmek
hedge one's bets v. birden fazla seçeneğe yatırım yaparak başarısızlık olasılığını en aza indirmek
hedge one's bets v. tüm yumurtaları aynı sepete koymamak
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v. saçı başı dağınık görünmek
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v. dağılmış görünmek
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v. düzensiz görünmek
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v. yakası paçası bir yana kaymış olmak
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v. saçı başı dağınık görünmek
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v. dağılmış görünmek
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v. düzensiz görünmek
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v. yakası paçası bir yana kaymış olmak
look like (one) has been pulled through a hedge backward v. darmadağın/darmaduman görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backward v. düzensiz görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backward v. saçı başı birbirine girmiş görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backward v. dağınık görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backward v. paçoz gibi görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backward v. bakımsız görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backward v. derbeder görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v. darmadağın/darmaduman görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v. düzensiz görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v. saçı başı birbirine girmiş görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v. dağınık görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v. paçoz gibi görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v. bakımsız görünmek
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v. derbeder görünmek
hedge bets v. para kaybetme riskini azaltmak için kendini korumak
hedge bets v. birden fazla seçeneğe yatırım yaparak başarısızlık olasılığını en aza indirmek
hedge your bets v. para kaybetme riskini azaltmak için kendini korumak
hedge your bets v. birden fazla seçeneğe yatırım yaparak başarısızlık olasılığını en aza indirmek
hedge your bets v. birden fazla seçeneğe yatırım yaparak hata düzeyini en aza indirmek
hedge your bets v. tüm yumurtaları aynı sepete koymamak
dragged through a hedge backwards expr. bitkin
dragged through a hedge backwards expr. yorgun
Trade/Economic
texas hedge n. aynı türden birden fazla finansal araç satın alındığında riskin arttığı, döviz kuru riskine karşı vadeli piyasalarda işlem yapmanın tam tersi olan işlem
current hedge account n. döviz kuruna sabitlenmiş hesap
inflation hedge n. enflasyona karşı korumalı menkul değer
hedge accounting n. finansal riskten korunma muhasebesi
hedge effectiveness n. finansal riskten korunma işleminin etkinliği
hedge position n. koruma amaçlı pozisyon
hedge-fund bonuses n. koruma fonu ikramiyeleri
hedge ratio n. korunma oranı
hedge fund n. koruma fonu
hedge fund n. koruma amaçlı fon
hedge funds n. koruma fonları
cash flow hedge n. nakit akış riskinden korunma işlemi
hedge fund n. olası riskleri ve zararları en aza indirmek için yapılan yatırım
money market hedge n. para piyasası yoluyla kur riskinden korunma
hedge funder n. risk portföyü yöneticisi
hedge fund n. serbest yatırım fonu
hedge fund n. serbest fon
hedge funds n. serbest yatırım fonları
hedge financing n. şirketin, finansmanını kendi nakit akışı ile karşılaması
hedge clause n. vadeli satış klozu
long hedge n. yabancı bir paranın değerindeki bir artışa karşı korunmak için vadeli para birimi kontratlarının alınması.
short hedge n. yabancı bir para birimindeki düşüşe karşı vadeli sözleşmelerin satılması.
hedge fund n. yüksek riskli yatırım fonu
hedge funds n. yüksek riskli yatırım fonları
hedge fund n. borsacılar
hedge fund n. risk fonu
hedge your bets v. yumurtaları farklı sepetlere koymak
Law
hedge fund fraud n. koruma fonu dolandırıcılığı
Insurance
hedge funds n. yüksek riskli yatırım fonları
Technical
hedge trimmer n. çit budayıcı
hedge clippers n. çalı budama makası
hedge trimmer n. çalı budama makası
Woodworking
hedge bill n. uzun saplı budama bıçağı
Furniture
winter hedge [dialect] n. çamaşır askısı
Zoology
hedge sparrow n. çitserçesi
hedge sparrow n. dağbülbülü
Botanic
hedge thorn (carissa bispinosa) n. eriğe benzer meyveli, gövdesinde dikenleri olan güney afrika çalısı
hedge thorn n. çatallı dikenleri ve erik benzeri meyveleri olan bir güney afrika çalısı
thorn hedge n. çit olarak kullanılan herhangi dikenli ağaç veya çalılık
hedge parsley n. kuzey yarımkürede bulunan tek yıllık bir yabani ot cinsi
tall hedge mustard n. uzun meyveli bülbül otu
tall hedge mustard n. avrupa'da yetişen pennatifit yaprakları olan uzun boylu bir ot
robin-run-the-hedge n. yoğurtotu
robin-run-the-hedge n. dil kanatan
hedge garlic (alliaria officinalis) n. sarımsak otu
hedge garlic (alliaria officinalis) n. avrupa'da yetişen sarımsak gibi kokan bir bitki
jack-by-the-hedge n. sarımsak otu
jack-by-the-hedge n. avrupa'da yetişen sarımsak gibi kokan bir bitki
hedge bindweed n. boru çiçeği
upright hedge bedstraw n. çobansüzgeci
hedge bindweed n. çit sarmaşığı
hedge bindweed n. kahkahaçiçeği
hedge bindweed n. kahkaha çiçeği
hedge violet n. orman menekşesi
hedge maple n. ova akçaağacı
hedge pink n. sabun otu
upright hedge bedstraw n. yoğurt otu
hedge bindweed (polygonum scandens) n. tek yıllık, ince, sarılıcı bir bitki
hedge buckwheat (polygonum scandens) n. tek yıllık, ince, sarılıcı bir bitki
hedge violet n. kayın menekşesi
hedge nettle n. avrasya'ya özgü, tırmanıcı yeşil kök sapları olan kötü kokulu çok yıllık bir ot
hedge nettle (stachys palustris) n. gölısırganı
hedge nettle (stachys palustris) n. kuzey yarım küre'nin nemli bölgelerinde yaygın olarak yetişen, kokusuz köksapları bulunan çok yıllık bir ot
hedge bells n. çit sarmaşığı
hedge bindweed n. yalancı sarmaşık çobandeğneği
hedge bindweed n. tek yıllık, ince, sarılıcı bir bitki
hedge hyssop n. gratiola cinsine ait bir ot
hedge hyssop n. gratiola cinsine benzeyen ingiliz bitkileri
hedge mustard n. bülbül otu yaprağı
hedge mustard n. bülbül otuyla yapılan ilaç karışımı
hedge nettle (stachys palustris) n. bataklık çayı
hedge nettle n. dağ çayı
hedge woundwort n. dağ çayı
hedge parsley n. çit maydanozu
hedge bindweed n. çit sarmaşığı
hedge bindweed n. kahkaha çiçeği
hedge maple n. süs olarak kullanılan yaygın bir avrupa akçaağacı
Agriculture
turf hedge n. çim ve farklı bitkilerden yapılmış çit
hedge trimmer n. çit düzenleyici
hedge trimmer n. ot kesme makinesi
hedge laying n. çit düzenleme
Education
hedge school n. (irlanda'da) taşra okulu
History
hedge-school [ireland] n. irlanda'da etrafı çitle çevrili açık hava okulu
hedge-school [ireland] n. köylü okulu
Religious
hedge priest n. cahil papaz
Geography
hedge end n. ingiltere'de yerleşim yeri
hedge [uk] n. set
Slang
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v. yakası paçası bir yanda görünmek
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v. saçı başı birbirine girmiş görünmek
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v. yakası paçası bir yanda görünmek
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v. saçı başı birbirine girmiş görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v. saçı başı dağınık olmak
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v. yakası paçası bir yana kaymış olmak
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v. dağılmış görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v. düzensiz görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v. saçı başı birbirine girmiş görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v. bakımsız görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v. paçoz gibi görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v. derbeder görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v. darmaduman görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v. saçı başı dağınık olmak
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v. yakası paçası bir yana kaymış olmak
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v. dağılmış görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v. düzensiz görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v. saçı başı birbirine girmiş görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v. bakımsız görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v. paçoz gibi görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v. derbeder görünmek
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v. darmaduman görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backward v. saçı başı dağınık olmak
look like (one) has been dragged through a hedge backward v. yakası paçası bir yana kaymış olmak
look like (one) has been dragged through a hedge backward v. dağılmış görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backward v. düzensiz görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backward v. saçı başı birbirine girmiş görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backward v. bakımsız görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backward v. paçoz gibi görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backward v. derbeder görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backward v. darmaduman görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v. saçı başı dağınık olmak
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v. yakası paçası bir yana kaymış olmak
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v. dağılmış görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v. düzensiz görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v. saçı başı birbirine girmiş görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v. bakımsız görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v. paçoz gibi görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v. derbeder görünmek
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v. darmaduman görünmek
British Slang
look like you've been dragged through a hedge backwards v. saçı başı dağınık olmak