Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
ileride
Bedeutungen von dem Begriff
"ileride"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 34 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
ileride
in the future
adv.
General
2
General
ileride
awa' [scottish]
adj.
3
General
ileride
fast
adj.
4
General
ileride
in after days
adv.
5
General
ileride
ahead
adv.
6
General
ileride
on
adv.
7
General
ileride
in future
adv.
8
General
ileride
in the long term
adv.
9
General
ileride
later on
adv.
10
General
ileride
in days to come
adv.
11
General
ileride
off
adv.
12
General
ileride
onward
adv.
13
General
ileride
hereafter
adv.
14
General
ileride
in advance
adv.
15
General
ileride
further
adv.
16
General
ileride
further on
adv.
17
General
ileride
onwards
adv.
18
General
ileride
aff
adv.
19
General
ileride
ulteriorly
adv.
20
General
ileride
moving forward
adv.
21
General
ileride
poi
adv.
22
General
ileride
syne [scotland]
adv.
23
General
ileride
ahead of
prep.
24
General
ileride
up
prep.
Idioms
25
Idioms
ileride
further down the road
adv.
26
Idioms
ileride
down the track
expr.
27
Idioms
ileride
down the pike
expr.
28
Idioms
ileride
further along the road
expr.
29
Idioms
ileride
further along/down the road
expr.
Trade/Economic
30
Trade/Economic
ileride
on a going-forward basis
expr.
Law
31
Law
ileride
infra
adv.
Art
32
Art
ileride
en avant
adv.
Archaic
33
Archaic
ileride
hereafter
adj.
34
Archaic
ileride
hereafterward
adv.
Bedeutungen, die der Begriff
"ileride"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 139 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
daha ileride olma
eldership
n.
2
General
ileride bulunma
lead
n.
3
General
ileride kullanılmak üzere hazır olan miktar
supply
n.
4
General
ileride olma
ledger
n.
5
General
bir canlıyı dondurup ileride yeniden dünyaya getirmek amacıyla yapılan işlemler bütünü
cryonics
n.
6
General
ileride kullanılmak üzere tutulan bilgi, anı
hoard
n.
7
General
aşırı ileride olma
overforwardness
n.
8
General
ileride kullanmak üzere tutmak
keep for future use
v.
9
General
henüz elde olmayan malı ileride teslim etmek üzere satmak
sell short
v.
10
General
(ileride kullanmak üzere) bırakmak
reposit
v.
11
General
ileride kullanmak üzere tutmak
kept for future use
v.
12
General
ileride başına dert açma riskini göze almak
give hostages to fortune
v.
13
General
ileride başvurmak üzere
for future reference
v.
14
General
henüz gerçekleşmemiş ama ileride gerçekleşebilecek eylem
have yet to (do something)
v.
15
General
ileride olmak
lead
v.
16
General
sabit bir fiyatla ileride satın alma hakkını göz önünde bulundurmak
buy the refusal
v.
17
General
ileride kullanmak üzere ayırmak
commit
v.
18
General
ileride sorun yaratacak bir hata yapmak
fat finger
v.
19
General
(ileride kullanmak için) bastırmak
preprint
v.
20
General
(ileride kullanmak için) çıktısını almak
preprint
v.
21
General
ileride bulunan
advance
adj.
22
General
ileride olan
forward
adj.
23
General
kültür veya tarz olarak ileride
avant
adj.
24
General
ileride peşin olarak
in advance
adv.
25
General
ileride birgün
sometime or other
adv.
26
General
ileride anlamına gelen bir ön ek
infra-
pref.
Phrasals
27
Phrasals
ileride kullanmak üzere bir kenara koymak
hive away
v.
28
Phrasals
ileride kullanmak üzere bir kenara koymak
stash away
v.
29
Phrasals
ileride kullanmak için saklamak
stash away
v.
30
Phrasals
ileride kullanmak için saklamak
store something away
v.
31
Phrasals
ileride kullanmak üzere bir kenara koymak
salt away
v.
32
Phrasals
ileride kullanmak üzere bir kenara koymak
stack away
v.
33
Phrasals
ileride kullanmak için saklamak
lay in
v.
34
Phrasals
ileride kullanmak üzere bir kenara koymak
lay in
v.
35
Phrasals
ileride kullanmak için saklamak
store away
v.
36
Phrasals
ileride kullanmak için saklamak
stack away
v.
37
Phrasals
ileride kullanmak için saklamak
salt away
v.
38
Phrasals
ileride kullanmak için saklamak
hive away
v.
39
Phrasals
ileride kullanmak üzere bir kenara koymak/kaldırmak
set something aside for future use
v.
40
Phrasals
ileride/gelecekte olacakları göstermek (kitap, tv programı, film)
flash forward
v.
41
Phrasals
ileride kullanmak üzere saklamak
hive up
v.
42
Phrasals
ileride/gelecekte olacakları tahmin etmek
see ahead
v.
Phrases
43
Phrases
ileride olmak istediğim meslek
my future occupation
n.
44
Phrases
ileride yapmak istediğim meslek
my future occupation
n.
45
Phrases
ileride olmak istediğim meslek
my future profession
n.
46
Phrases
ileride yapmak istediğim meslek
my future profession
n.
47
Phrases
(birinden/bir şeyden) ileride
ahead (of someone or something)
prep.
48
Phrases
(birinden/bir şeyden) ileride
ahead (of someone or something)
prep.
49
Phrases
ileride kötü şeylerin olacağını belirtmekte kullanılan deyim
beware the ides of march
expr.
50
Phrases
ileride değiştirme şartıyla
subject to review
expr.
51
Phrases
kollar düz gözler ileride
arms straight eyes forward
expr.
52
Phrases
bir yarışta/yarışmada ileride
out front
expr.
Proverb
53
Proverb
önemsizken çözülmeyen bir problem ileride büyük felaketlere yol açabilir
an ant may well destroy a whole dam
54
Proverb
önemsizken çözülmeyen bir problem ileride büyük felaketlere yol açabilir
an ant may well destroy a whole dam
55
Proverb
ucuza kaçmak ileride daha fazla para kaybetmeye sebep olur
cheapest is dearest
Colloquial
56
Colloquial
gelecekte/ileride pişman olmak
live to regret it
v.
57
Colloquial
biraz ileride olmak
be down
v.
58
Colloquial
kötü bir davranışın yapan kişiye ileride bazı olumsuz sonuçlar getireceğini belirten bir söz
come back to bite you/someone
expr.
Idioms
59
Idioms
ileride kullanılmak üzere hazır tutulan mukabele planı
a rod in pickle [obsolete]
n.
60
Idioms
ileride büyük sorun yaratacak hareket
a hostage to fortune [uk]
n.
61
Idioms
ileride çok kazandırması umulan şey
a pot of gold [us]
n.
62
Idioms
ileride çok kazandırması umulan şey
a crock of gold [uk]
n.
63
Idioms
ileride olacakların göstergesi
a sign of things to come [cliché]
n.
64
Idioms
ileride neyin popüler olacağına dair bir işaret
a sign of things to come [cliché]
n.
65
Idioms
hep bir adım ileride/ilerisinde olmak
stay one jump ahead
v.
66
Idioms
hep bir adım ileride/ilerisinde olmak
be one jump ahead
v.
67
Idioms
bulunduğu çağdan daha ileride olmak
be in advance of (someone or something's) time
v.
68
Idioms
bulunduğu zamandan daha ileride olmak
be in advance of (someone or something's) time
v.
69
Idioms
bulunduğu dönemden daha ileride olmak
be in advance of (someone or something's) time
v.
70
Idioms
bir adım ileride olmak
stay one step ahead
v.
71
Idioms
bir adım ileride olmak
stay one step ahead of
v.
72
Idioms
bir adım ileride olmak
keep one step ahead of
v.
73
Idioms
bir adım ileride olmak
keep one step ahead
v.
74
Idioms
bir adım ileride olmak
be one step ahead
v.
75
Idioms
(ileride) faydalı olmak
come in useful
v.
76
Idioms
(ileride kullanmak amacıyla) bir kenarda kayıtlı tutmak
have something on file
v.
77
Idioms
(ileride) faydalı olmak
come in handy
v.
78
Idioms
ileride olmak
have the legs of
v.
79
Idioms
ileride gelişebilecek bir şeyin temelini atmak
plant a seed
v.
80
Idioms
ileride büyüyecek bir şeyin tohumlarını/tohumunu atmak
plant a seed
v.
81
Idioms
bir adım ileride olmak
keep one jump ahead
v.
82
Idioms
bulunduğu çağdan daha ileride olmak
be in advance of (someone's or something's) time
v.
83
Idioms
(birinden/bir şeyden) çok ileride olmak
be streets ahead (of somebody/something) [uk]
v.
84
Idioms
hep bir adım ileride/ilerisinde olmak
be one jump ahead
v.
85
Idioms
hep bir adım ileride/ilerisinde olmak
stay one jump ahead
v.
86
Idioms
(birinden/bir şeyden) hep bir adım ileride olmak
be one jump ahead (of somebody/something)
v.
87
Idioms
(birinden/bir şeyden) hep bir adım ileride olmak
stay one jump ahead (of somebody/something)
v.
88
Idioms
(birinden) bir adım ileride olmak
do (one) one better
v.
89
Idioms
ileride başına dert açma riskini göze almak
give hostage to fortune
v.
90
Idioms
(ileride kullanmak amacıyla) bir kenarda kayıtlı tutmak
have on file
v.
91
Idioms
(birinin ileride) işine yaramak
hold (someone) in good stead
v.
92
Idioms
(birinden/bir şeyden sürekli) bir adım ileride/önde olmak
keep one step ahead (of someone or something)
v.
93
Idioms
ileride/gelecekte (birini) beklemek
lie in store
v.
94
Idioms
ileride problem yaratacak/başını ağrıtacak bir şey yapmak
make a rod for your own back [uk]
v.
95
Idioms
ileride canını sıkacak bir şey yapmak
make a rod for your own back [uk]
v.
96
Idioms
(birinden/bir şeyden) bir adım ileride olmak
stay one step ahead (of someone or something)
v.
97
Idioms
ileride tartışılacak
on the table
adv.
98
Idioms
ileride bir vakit
further down the road
adv.
99
Idioms
olur da ileride (...olur diye)
on the off chance
expr.
100
Idioms
ileride ödemek şartıyla
on the slate [old-fashioned] [uk]
expr.
101
Idioms
ileride ödemek şartıyla
on the slate [uk]
expr.
102
Idioms
ileride ödemek şartıyla
on your slate [uk]
expr.
103
Idioms
ileride bir vakit
further along the road
expr.
104
Idioms
ileride bir vakit
further along/down the road
expr.
105
Idioms
bir adım ileride
a step ahead
expr.
106
Idioms
bir adım ileride
one step ahead
expr.
107
Idioms
sağlıklı alışkanlıklar ileride yaşanacak sağlık problemlerini önler
an apple a day [cliché]
expr.
108
Idioms
sağlıklı alışkanlıklar ileride yaşanacak sağlık problemlerini önler
an apple a day [cliché]
expr.
109
Idioms
sağlıklı alışkanlıklar ileride yaşanacak sağlık problemlerini önler
apple a day
expr.
110
Idioms
bir adım ileride
one jump ahead
expr.
Speaking
111
Speaking
evladım ileride ne olacaksın?
what will you be, my son?
expr.
112
Speaking
ileride başkalarından duyacağına şimdi benden duyman daha iyi
you'd better you hear it from me now than from somebody else later
expr.
Trade/Economic
113
Trade/Economic
bir banka tarafından ileride ödenmek üzere çıkarılan banknot
post note
n.
114
Trade/Economic
fiyatların ileride yükseleceği düşüncesı ile yatırım yapma
speculation
n.
115
Trade/Economic
ileride teslim edilmek üzere henüz elde bulunmayan malın satışı
forward
n.
116
Trade/Economic
ileride doğabilecek borç
indirect liability
n.
117
Trade/Economic
ileride vücut bulacak borç
future debt
n.
118
Trade/Economic
ileride teslim edilmek üzere henüz elde bulunmayan malın satışı
time bargain
n.
119
Trade/Economic
ileride teslim şartlı sözleşme
forward contract
n.
120
Trade/Economic
ileride teslim kaydıyla satım akdi
forward sale
n.
121
Trade/Economic
ileride teslim kaydıyla satım
forward sale
n.
122
Trade/Economic
şirkete ileride yönetici olması amacıyla yetiştirilmek üzere alınmış yönetici adayı
trainee manager
n.
123
Trade/Economic
ileride incelenmek şartıyla
subject to review
expr.
Law
124
Law
ileride hüküm ifade etmek üzere bağışlanan mallardan yararlanma hakkı
executory interest
n.
125
Law
tarafların, kendi aralarında yaptıkları sözleşme ile ileride doğacak anlaşmazlıkları, mahkemeye götürmek yerine hakem aracılığı ile çözmeyi taahhüt etmeleri
binding arbitration
n.
Technical
126
Technical
güç faktörünün ileride olması
leading power factor
n.
127
Technical
daha ileride
beyond
prep.
Computer
128
Computer
alan adının bir başkası tarafından alınması veya ileride satılmak amacıyla kötü niyetli kişilerin benzer alan adlarını tescil etmesi
cybersquatting
n.
Traffic
129
Traffic
ileride sola mecburi yön
left only ahead
expr.
Mining
130
Mining
maden çalışmasında normalden küçük ve daha ileride yapılan kazı
sump
n.
Zoology
131
Zoology
(at) vücut ağırlığından kurtulmak için ön ayağı ileride tutmak
point
v.
132
Zoology
alt çenesi üst çenesinden ileride olan
hypognathous
adj.
133
Zoology
alt çenesi üst çenesinden ileride olan
hypognatous
adj.
Apiculture
134
Apiculture
bal karıncaları kolonilerinde görülen, üyelerin ileride kullanabilmesi için şişebilen karnında yiyecek depolayan özelleşmiş işçi karınca
replete
n.
Religious
135
Religious
kişinin hataları sonucu ileride başına gelecek karşılık
retribution
n.
Printery
136
Printery
ileride kullanılmak üzere saklanabilen ayar
holdover
n.
137
Printery
ileride kullanılmak üzere saklanabilen ayar
holdover
n.
Archaic
138
Archaic
ileride bir gün
once
adv.
Slang
139
Slang
ileride lazım olursa diye bulundurulan nakit rezervi
dry powder
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of ileride
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy