increase in - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

increase in

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "increase in" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Phrasals
increase in v. (bir şey) artışı/büyümesi/gelişmesi
increase in v. (bir yönden) artmak/büyümek/gelişmek

Bedeutungen, die der Begriff "increase in" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 78 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
increase (in price) n. bindirim
increase in value n. kıymet artışı
increase in salary n. maaş zammı
increase in price n. fiyat artışı
increase in salary n. maaş artışı
increase in population n. nüfus artışı
increase in length n. boy uzaması
increase in the amount n. miktardaki artış
increase in crime rates n. suç oranlarındaki artış
increase in value v. değeri artmak
increase in value v. değerlenmek
increase in numbers v. üremek
increase in number v. sayısal olarak artmak
increase in importance v. önemi artmak
increase in number v. sayısı artmak
increase in intensity v. yoğunluğunu artırmak
increase in number v. sayısında artış olmak
increase in number v. sayıca artmak
increase in value v. değer kazanmak
increase quality in education v. eğitimde kaliteyi artırmak
increase in value v. değer olarak artmak
Phrasals
increase in (something) v. (bir yönden) gelişmek/büyümek
Trade/Economic
increase in supply n. arzın artması
increase in assets n. aktifte çoğalma
increase or decrease occurred depreciation expenses of the period because of changes in depreciation methods and depreciation calculating techniques n. amortisman hesaplama yöntemleri ile bu yöntemlerde yapılan değişikliklerin dönemin amortisman giderlerinde meydana getirdiği artış veya azalış
increase in supply n. arz artışı
increase in supply n. arz eğrisinde kayma
increase in copper prices n. bakır fiyatlarındaki artış
amount of revaluation increase in current period n. cari dönemde ortaya çıkan yeniden değerleme artışları
increase in value n. değer artışı
increase in non-current assets n. duran varlıkların tutarında artış
increase in current assets n. dönen varlıkların tutarında artış
slight increase in value n. hafif değer artışı
increase in short term foreign sources n. kısa vadeli borçlarda artış
cash received from increase in short term liabilities n. kısa vadeli yabancı kaynak artışlardan sağlanan nakit
increase in stocks of finished goods and in work in progress n. mamul ve yarı mamul stoklarındaki artışlar
increase in cash n. nakit artışı
increase in liabilities n. pasiflerde çoğalma
pronounced increase in the risk premium n. risk priminde kayda değer artış
increase-decrease in stocks and work in progress n. stoklardaki artış ve azalmalar ile devam eden işler
increase-decrease in stocks n. stoklardaki artış ve azalmalar
increase in inventories n. stoklardaki artışlar
increase in trade receivables n. ticari alacaklardaki artışlar
increase in demand n. talebin artması
increase in demand n. talep eğrisinde kayma
increase in demand n. talep artışı
increase in trade payables n. ticari borçlardaki artışlar
increase in pay n. ücret artışı
increase in efficiency n. verim artışı
cash received from increase in long term liabilities n. uzun vadeli yabancı kaynak artışlardan sağlanan nakit
increase in productivity n. verim artışı
increase in long term foreign sources n. uzun vadeli borçlarda artış
increase in size v. büyümek
Technical
increase in pressure n. basınç artımı
increase in pressure n. basınç yükselmesi
increase in volume n. hacim büyümesi
increase in volume n. hacim artması
increase in volume n. hacimce büyüme
increase in thickness n. kalınlık artışı
increase in ambient pressure n. ortam basıncında artış
increase in ambient pressure n. ortam basıncındaki artış
increase in settlement n. oturmanın artması
increase in settlement n. oturmada artma
increase in load n. yükteki artma
increase in load n. yük artması
Medical
increase in atrial filling n. atrial doluşta artma
increase in sputum purulence n. balgam pürülansında artış
increase in skin thickness n. deri kalınlığının artması
increase in skin thickness n. deri kalınlığında artış
increase in folic acid level n. folik asit düzeyinde artış
rapidly progressive increase in shortness of breath n. gittikçe ilerleyen nefes darlığı
increase in number of patients n. hasta sayısındaki artış
increase in intracranial pressure n. intrakraniyal basıncın artışı
increase in the liver function tests n. karaciğer fonksiyon testlerinde yükselme
acute increase in intra-abdominal pressure n. karın içi basıncında akut artış
palmitoylcarnitine-induced increase in intracellular calcium level n. palmitoil karnitinin indüklediği hücre içi kalsiyum artışı
increase in troponin level n. troponin düzeyinde yükselme
increase in body temperature n. vücut ısısında artış