Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | iyi izlenim | showing n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | daha iyi bir izlenim yaratmak için kılıf uydurma | window-dressing n. |
General | iyi bir izlenim bırakmak | make a good impression on someone v. |
General | iyi izlenim uyandırmak | make a good impression v. |
General | iyi izlenim vermek | make a good impression v. |
General | birinde iyi bir izlenim bırakmak | leave a good impression with someone v. |
General | iyi bir izlenim yaratmak | point v. |
Colloquial | ||
Colloquial | iyi izlenim bırakmak | present v. |
Idioms | ||
Idioms | iyi bir ilk izlenim | best foot forward n. |
Idioms | iyi bir izlenim vermek | put the best foot foremost v. |
Idioms | birinin üzerinde (iyi/kötü) bir izlenim bırakmak | leave an impression on someone v. |
Idioms | birinin üzerinde (iyi/kötü) bir izlenim bırakmak | make an impression on someone v. |
Idioms | birinin üzerinde (iyi/kötü) bir izlenim bırakmak | leave someone with an impression v. |
Idioms | iyi, zayıf, olumsuz bir izlenim bırakmak | cut a fine, poor, sorry figure v. |
Idioms | iyi izlenim yaratmak | cut a good figure v. |