karla - Türkisch Englisch Wörterbuch

karla

Bedeutungen von dem Begriff "karla" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Trade/Economic
karla profitably adv.

Bedeutungen, die der Begriff "karla" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 52 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
karla kaplı snow-covered adj.
This mountain is snow-covered the entire year.
Bu dağ bütün yıl karla kaplıdır.

More Sentences
karla karışık yağmur sleet n.
karla karışık yağmur rain mixed with snow n.
karla kaplı dağ zirvesi snow-cap n.
karla kaplı alan snow covered area n.
karla kaplı dağlar snow-capped mountains n.
karla karışık olma sleetiness n.
karla kaplı bölge snow n.
karla kaplı alan snowland n.
karla kaplamak snow v.
karla satmak sell with the profit v.
bir şeyi büyük bir karla ederek satmak sell something for a big profit v.
karla kaplamak besnow v.
karla kaplamak snow v.
karla kaplar gibi örtmek snow v.
karla kaplı snowcapped adj.
karla karışık yağmur sleety adj.
karla kaplı snow-clad adj.
karla kaplı snowed under adj.
karla kaplı covered in snow adj.
karla kaplı (dağ) snow-capped adj.
karla örtülü white adj.
üzeri karla kaplı white adj.
Phrasals
cıvık karla kaplamak slush up v.
karla kaplamak snow in v.
Colloquial
karla kaplanmış dumped on adj.
karla kaplanmış snowed on adj.
karla kaplanmış dumped on adj.
karla kaplı dumped on adj.
Idioms
karla kaplı noel a white christmas n.
mümkün olduğunca çok karla as much as the traffic will bear adv.
Trade/Economic
vadeli piyasada, spot malların vadeli işlem sözleşmesinden elde edilen karla alınıp satıldığı işlem türü cash-and-carry n.
az karla satış trading down n.
Technical
karla yüklü ağaç snow loaded tree n.
Environment
karla yağış snowout n.
karla mücadele aracı winter service vehicle n.
karla mücadele aracı snow removal vehicle n.
geyiklerin kışı geçirdiği çiğnenmiş karla kaplı alan mooseyard n.
bir alanın genellikle yüzde ile ifade edilen karla kaplı bölümü snow cover n.
Geography
karla kaplı arktik bölgelere denizden bakıldığında atmosferde görülen özel bir parlaklık land blink n.
karla kaplı dağ zirvesi snowcap n.
Meteorology
yağmur, dolu, karla karışık veya karlı fırtına thick squall n.
karla karışık yağmur sleet n.
karla örtülü alan snow cover extent n.
karla kaplı alan extent of snow cover n.
karla karışık yağmur ve sulu kar sleet and slush n.
karla kaplı alan snow cover extent n.
karla örtülü alan extent of snow cover n.
yağmur, yağmurla birlikte ayaz, karla karışık yağmur ve kardan iki veya daha fazlasını içeren yağış şekli wintry mix n.
Geology
karla kaplanmak glaciate v.
Sport
(yalnızca tek ucunun karla temas etmesi için) kayak ağırlığını öne veya arkaya vermek butter v.
(kayak) üzerine basılmamış karla ilgili off-piste adj.