kesilmemiş - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

kesilmemiş



Bedeutungen von dem Begriff "kesilmemiş" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 13 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
kesilmemiş uninterrupted adj.
kesilmemiş uncut adj.
kesilmemiş unclipped adj.
kesilmemiş uncropped adj.
kesilmemiş uncrudded adj.
kesilmemiş uncurtailed adj.
kesilmemiş unedited adj.
kesilmemiş unexpurgated adj.
kesilmemiş unhacked adj.
kesilmemiş unsheared adj.
Technical
kesilmemiş uncut adj.
Food Engineering
kesilmemiş uncurdled adj.
Agriculture
kesilmemiş unbarbed adj.

Bedeutungen, die der Begriff "kesilmemiş" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 50 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
kesilmemiş saç unclipped hair n.
ekin biçme makinesinin kesilmemiş otu ayrı tutmaya yarayan kısmı grass board n.
kesilmemiş ufak kömür parçası panel [obsolete] n.
henüz küp küp kesilmemiş kristalize şeker tabakası slab n.
kesilmemiş mahsul standing crop n.
saçı kesilmemiş unshorn adj.
sütten kesilmemiş sucking adj.
yarıda kesilmemiş unbroken adj.
sütten kesilmemiş unweaned adj.
kenarları kesilmemiş deckle-edged adj.
faturası kesilmemiş unbilled adj.
bob modelinde kesilmemiş unbobbed adj.
kısa kesilmemiş uncurtailed adj.
(yeşillik veya çim) kesilmemiş uncut adj.
ışığı kesilmemiş uneclipsed adj.
dikkat kesilmemiş unenthralled adj.
kısa kesilmemiş unfalcated adj.
kabaca ve düzensizce kesilmemiş unhacked adj.
vurarak kesilmemiş unhacked adj.
kesilmemiş (tırnak) unpared adj.
testereyle kesilmemiş unsawn adj.
(makasla) kesilmemiş unscissored adj.
yünü kesilmemiş wooled adj.
Colloquial
saçları kesilmemiş unbarbered adj.
Idioms
henüz kesilmemiş (büyükbaş hayvan) on the hoof expr.
Trade/Economic
kesilmemiş (para cezası) unlevied adj.
Technical
boy'a kesilmemiş kangal uncropped coil n.
kesilmemiş plaka uncut sheet n.
kesilmemiş gözlük mercekleri uncut finished spectacle lenses n.
metal parçaları takılmak üzere kesilmemiş ahşap dipçik blank n.
kesilmemiş pul tabakaları arasındaki geniş boşluk gutter n.
tıraşlanmamış, alttan kesilmemiş veya dinamitlemeye hazırlanmamış olup yerinden oynatılmamış kömür solid n.
kısa kesilmemiş (saç) unshingled adj.
Textile
düğümleri kesilmemiş havlu kumaş terry cloth n.
henüz kesilmemiş olan yeni üretilmiş kumaş whole cloth n.
Woodworking
testere ile kesilmemiş bir uçla birleştirilen tahta demeti bolt n.
Mining
kesilmemiş hali gerçek bir parıltıya sahip olan (değerli taş) naif adj.
Optics
kesilmemiş gözlük mercekleri uncut finished spectacle lenses n.
kesilmemiş bitmiş gözlük mercekleri uncut finished spectacle lenses n.
Gastronomy
fileto kesilmemiş unfilleted adj.
Botanic
kesilmemiş (ağaç, dal, bitki) unlopped adj.
Breeding
Sütten kesilmemiş inek suckler cow n.
Forestry
kesilmemiş (ağaç) unaxed adj.
History
önayaklarının pençeleri kesilmemiş (köpek) unlawed adj.
önayaklarının pençeleri kesilmemiş (köpek) expeditated adj.
Military
kesilmemiş ağaç engeli live abatis n.
Printery
(kitapta) imzanın üst, ön ve alt kenarındaki katlanmış, kesilmemiş kağıt bolt n.
sayfa kenarı kesilmemiş (kitap) uncut adj.
Archaic
nefesi kesilmemiş unbreathed adj.
soluğu kesilmemiş unbreathed adj.