Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
ortadaki
Bedeutungen von dem Begriff
"ortadaki"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
ortadaki
middle
adj.
2
General
ortadaki
in question
adj.
3
General
ortadaki
mid
adj.
4
General
ortadaki
intermediate
adj.
Technical
5
Technical
ortadaki
intermediate
adj.
Bedeutungen, die der Begriff
"ortadaki"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 25 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
ortadaki harf
medial
n.
2
General
en ortadaki kısım
midmost
n.
3
General
tam ortadaki kısım
midmost
n.
4
General
en ortadaki
middlemost
adj.
5
General
en ortadaki
midmost
adj.
6
General
tam ortadaki
midmost
adj.
7
General
ortadaki mesele
at issue
adj.
8
General
ortadaki hafifçe tümsek yapan üç loba sahip
toadback
adj.
9
General
en ortadaki
middest [obsolete]
adj.
10
General
tam ortadaki
middest [obsolete]
adj.
11
General
en ortadaki
midmost
adv.
Idioms
12
Idioms
ortadaki gerçekler
facts on the ground
n.
Computer
13
Computer
ortadaki hata
intermediate error
n.
Marine
14
Marine
ortadaki kişinin iki, ön ve arkadakilerin birer kürek kullandığı üç kişilik tekne
randan
n.
15
Marine
ortadaki kişinin iki, ön ve arkadakilerin birer kürek kullandığı üç kişilik kürek çekme yöntemi
randan
n.
Anatomy
16
Anatomy
kalçadaki üç kastan ortadaki
gluteus medius
n.
Logic
17
Logic
ortadaki terimin bulunabileceği dört konuma göre kıyasın alabileceği form
figure
n.
18
Logic
ortadaki terimin bulunabileceği dört konuma göre kıyasın alabileceği form şeklinde ifade edilmiş
figured
adj.
Chemistry
19
Chemistry
ortadaki furan halkası ile kaynaşmış iki benzen halkasından oluşan bir organik bileşik
dibenzofuran
n.
Zoology
20
Zoology
bazı balıklarda bulunan weber aygıtının ortadaki iki kemikçiğinden biri
malleus
n.
Botanic
21
Botanic
bir çiçekte sona erip en üstteki veya ortadaki çiçekten başlayarak seri şekilde serpilen
determinate
adj.
Sport
22
Sport
krikette ortadaki ve kenardaki kale kazığı
two leg
n.
23
Sport
krikette ortadaki ve kenardaki kale kazığı
middle and leg
n.
24
Sport
ortadaki oyuncunun sağında oynayan hücum oyuncusu
right wing
n.
Card
25
Card
sırası gelen her oyuncunun ortadaki dağıtılmamış kartlardan veya bir önceki oyuncunun attıklarından bir kart çekerek aynı takımdan üç veya daha fazla kart toplayıp tüm kartlarını masaya açan ilk oyuncu olmaya çalıştığı bir oyun
rum
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of ortadaki
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy