Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | oyunda olmak | carry your bat v. |
Idioms | ||
Idioms | oyunda olmak | be in the race [australia/new zealand] v. |
Sport | ||
Sport | oyunda olmak | be in play v. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Idioms | ||
Idioms | bir oyunda galip olmak | be game v. |
Idioms | (krikette) oyunda olmak | carry (one's) bat v. |
Idioms | hala oyunda olmak | be still in the game v. |
Sport | ||
Sport | (oyunda) başarılı olmak | hit v. |
Basketball | ||
Basketball | bir oyuncunun tek bir oyunda basket, ribaunt ve asist olmak üzere üç kategoride çift haneli sayılara erişmesi | triple-double n. |
Football | ||
Football | (top) oyunda olmak | be in play v. |
Baseball | ||
Baseball | iki hücum oyuncusunun oyun dışı bırakıldığı oyunda ikinci olmak | double up v. |
Slang | ||
Slang | (ortaya konulan bahisten yüzde veya belirli ücret karşılığında) oyunda olmayan krupiye olmak | cut v. |