Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | provoke into v. | için kışkırtmak |
Phrasals | provoke into v. | -e kışkırtmak |
Phrasals | provoke into v. | -e teşvik etmek |
Phrasals | provoke into v. | için körüklemek/tahrik etmek |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
General | ||
General | provoke the demonstrators into starting a riot v. | göstericileri isyan başlatmaya kışkırtmak |
Phrasals | ||
Phrasals | provoke someone into something v. | birini (bir şey yapması için) kışkırtmak |
Phrasals | provoke (one) into (doing something) v. | (birini bir şey yapması) için kışkırtmak |
Phrasals | provoke (one) into (doing something) v. | (birini bir şey yapmaya) kışkırtmak |
Phrasals | provoke (one) into (doing something) v. | (birini bir şey yapmaya) teşvik etmek |
Phrasals | provoke (one) into (doing something) v. | (birini bir şey yapması) için körüklemek/tahrik etmek |