put it to - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

put it to



Bedeutungen von dem Begriff "put it to" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 15 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Colloquial
put it to v. değerlendirmeye sunmak
put it to v. ısrarla söylemek
put it to v. açıkça söylemek
put it to v. üstüne yüklemek
put it to v. üstüne yıkmak
put it to v. fazla/yapabileceğinden fazla görev yüklemek
put it to v. üstüne atmak
put it to v. suç atmak
put it to v. suçu yüklemek/yıkmak
put it to v. üstüne yıkmak
put it to v. kazıklamak
put it to v. kazık atmak
put it to v. kandırmak
put it to v. haksız fayda sağlamak
put it to v. dolandırmak

Bedeutungen, die der Begriff "put it to" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 96 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
not to put too fine a point on it v. tam anlamıyla ifade etmek
Phrases
put it to somebody that... v. karşı çıkıp çıkmayacağını görmek için birine bir iddia yöneltmek
put it to somebody that... v. karşı çıkıp çıkmayacağını görmek için birine bir iddia yöneltmek
to put it bluntly expr. açık söylemek gerekirse
not to put too fine a point on it expr. açıkça söylemek gerekirse
to put it another way expr. bir başka deyişle
to put it another way expr. bir başka ifadeyle
to put it all in simple terms expr. basitçe söylemek gerekirse
to put it another way expr. bir de şu şeklide ifade edersem
to put a finer point on it expr. daha net olarak ifade etmek gerekirse
to put a finer point on it expr. daha net olarak söylemek gerekirse
to put a finer point on it expr. daha açık ifade etmek gerekirse
to put it more explicitly expr. daha açıkça ifade etmek gerekirse
not to put too fine a point on it expr. doğrusunu söylemek gerekirse
to put it mildly expr. en kibar şekliyle
to put it mildly expr. en hafif deyimiyle
to put it simply expr. kısacası/basit bir şekilde açıklarsak
Colloquial
be put to it v. zorlanmak
be put to it v. gerilmek
be put to it v. stresli günler yaşamak
be put to it v. gergin bir zaman geçirmek
be put to it v. yorulmak
be put to it v. ciddi bir problemle uğraşmak
put to it v. zorlanmak
put to it v. gerilmek
put to it v. stresli günler yaşamak
put to it v. gergin bir zaman geçirmek
put to it v. yorulmak
put to it v. ciddi bir problemle uğraşmak
put to it v. sıkıntıda olmak
put to it v. zorda olmak
put to it v. darda olmak
put to it v. sıkışık olmak
put it to (one) v. (birine) sunmak
put it to (one) v. (birine) önermek
put it to (one) v. bir fikri (birine) götürmek
put it to (one) v. ne yapacağını görmek için (birini) suçlamak
put it to (one) v. ne yapacağını görmek için (birine) bir suçlama yöneltmek
put it to (one) v. ne yapacağını görmek için (birine) suç atmak
put it to someone v. ne yapacağını görmek için birini suçlamak
put it to someone v. ne yapacağını görmek için birine bir suçlama yöneltmek
put it to someone v. inkar edip etmeyeceğini görmek için birine suç atmak
put it to (someone) v. (birinin) üstüne yüklemek
put it to (someone) v. (birinin) üstüne yıkmak
put it to (someone) v. (birine) fazla/yapabileceğinden fazla görev yüklemek
put it to (someone) v. (birinin) üstüne atmak
put it to (someone) v. (birine) suç atmak
put it to (someone) v. suçu (birine) yüklemek/yıkmak
put it to (someone) v. (birinin) üstüne yıkmak
put it to (someone) v. (birini) kazıklamak
put it to (someone) v. (birine) kazık atmak
put it to (someone) v. (birini) kandırmak
put it to (someone) v. (birinden) haksız fayda sağlamak
put it to (someone) v. (birini) dolandırmak
put it to (someone) v. (birine) ısrarla söylemek
put it to (someone) v. (birine) açıkça söylemek
put it to (someone) v. (birini) bozguna uğratmak
put it to (someone) v. (birini) büyük yenilgiye uğratmak
put it to (someone) v. (birini) açık ara yenmek
put to it adj. zorlanmış
put to it adj. gerilmiş
put to it adj. stresli günler yaşayan
put to it adj. gergin bir zaman geçiren
put to it adj. yorgun
put to it adj. yorulmuş
put your mind to it expr. aklını ver
I wouldn't put it past somebody (to do something) expr. (tam da) birinin yapmasını bekleyeceğim/yapması beklenecek bir hareket/davranış
I wouldn't put it past somebody (to do something) expr. biri (bir şey) yapsa/yapmışsa hiç şaşırmam
Idioms
not to put too fine a point on it v. açık seçik söylemek
not to put too fine a point on it v. açıkça ve dürüstçe konuşmak
be hard put to it v. akla karayı seçmek
be put to it v. zorlanmak
put your mind to it v. kafasına koymak
put your mind to it v. aklına koymak
put an end to it all v. intihar etmek
put an end to it all v. kendi hayatına son vermek
put an end to it all v. kendi canına kıymak
hard put to it to do something adj. bir şey yapmakta zorlanan
hard put to it to do something adj. bir şey yapmakta zorluk çeken
hard put to it to do something adj. bir şey yapmak için akla karayı seçen
hard put to it to do something adj. bir şeyi zar zor/zorlukla yapan
to put it politely adv. kibarca söylemek gerekirse
not to put too fine a point on it expr. dürüstçe söylemek gerekirse
wouldn’t put it past someone (to do something) expr. (birinin) ... yapması şaşırtıcı/sürpriz olmaz/beni şaşırtmaz
Speaking
to put it in different way expr. başka bir deyişle
to put it in a different way expr. bir başka deyişle
you have to put a stop to it expr. buna bir son vermelisin
if it doesn't put you to any trouble expr. eğer zahmet olmazsa
to put it kindly expr. en kibar/nazik ifadeyle
if you really put your mind to it expr. gerçekten aklını verirsen
I'll put it to you this way expr. size şöyle anlatayım
if it doesn't put you to any trouble expr. zahmet olmazsa
Slang
tell (one) where to put it v. (birine) alıp bir tarafına sokmasını söylemek
tell (one) where to put it v. (birine) al bir tarafına sok demek
tell (one) where to put it v. (birine) münasip bir yerine sok demek
tell (one) where to put it v. (birine) münasip/uygun bir yerine sokmasını söylemek