Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | rush up (to someone or something) v. | aceleyle (birinin/bir şeyin) yanına gitmek |
Phrasals | rush up (to someone or something) v. | (birinin/bir şeyin) yanına koşmak |
Phrasals | rush up (to someone or something) v. | hızla (birine/bir şeye) kadar gelmek/ulaşmak |
Phrasals | rush up (to someone or something) v. | hızla gelip (birine/bir şeye) dayanmak |