satılamayan - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

satılamayan



Bedeutungen von dem Begriff "satılamayan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
satılamayan nonsaleable adj.
satılamayan priceless adj.
Trade/Economic
satılamayan nonmarketable adj.
satılamayan unvendible adj.

Bedeutungen, die der Begriff "satılamayan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 11 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
satılamayan balık offal n.
hemen satılamayan emtia sticker n.
Idioms
satılamayan mal a drug on the market n.
Trade/Economic
(borsada) satın alındıktan sonra satılamayan opsiyon traditional option n.
satılamayan mal unsaleable goods n.
satılamayan mal drug in the market n.
satılamayan mallar unsaleable goods n.
menkul kıymetler ve borsa komisyonu'na kayıtlı olmayan ve halka satılamayan tahvil letter bond n.
Law
eski roma'da hukuksal olarak toprağa bağlı olan ancak alınıp satılamayan bir tür köle-köylü colonate n.
Food Engineering
satılamayan gıdayı başka bir gıdanın üretiminde kullanma rework n.
Archaic
satılamayan kitapların bulunduğu depo trunkmaker n.