sweeping - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

sweeping

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "sweeping" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 27 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
sweeping n. yeterince fark gözetmeyen
sweeping n. süpürme
sweeping n. temizleme
sweeping n. tarama
sweeping adj. coşkulu
sweeping adj. çok kapsamlı
sweeping adj. genel
sweeping adj. geniş
sweeping adj. panoramik (manzara)
sweeping adj. geniş bir alanı kapsayan
sweeping adj. radikal
sweeping adj. çok geniş
sweeping adj. kapsamlı
sweeping adj. süpüren
sweeping adj. ezici
sweeping adj. geniş kapsamlı
sweeping adj. şiddetli
sweeping adj. nefes kesici
sweeping adj. sert esen
sweeping adj. fazla genel
sweeping adj. köklü
sweeping adj. geniş içerikli
sweeping adv. büyük çapta
Technical
sweeping n. arındırma
sweeping n. temizleme
sweeping n. tarama
Ottoman Turkish
sweeping adj. şümullü

Bedeutungen, die der Begriff "sweeping" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 29 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
mine sweeping n. mayın tarama
street sweeping machine n. yol süpürme makinası
sweeping changes n. geniş kapsamlı değişiklikler
sweeping changes n. büyük değişiklikler
sweeping changes n. köklü değişiklikler
clean by sweeping v. süpürerek temizlemek
make a sweeping statement v. genelleme yapmak
Idioms
sweeping gesture n. abartılı jest
Trade/Economic
sweeping tax n. sokak temizliği vergisi
Law
sweeping claim n. kapsamlı iddia
Politics
sweeping reform n. kapsamlı reform
Technical
flue gas sweeping n. baca gazı yalaması
pre-sweeping duration n. ön süpürme süresi
sweeping motion n. süpürme hareketi
sweeping machine n. süpürme makinesi
Marine
sweeping of the sea n. denizin temizlenmesi
Military
search sweeping n. arama taraması
initial path sweeping n. ilk yol temizlemesi
check sweeping n. kontrol taraması
mine sweeping n. mayın tarama
mine sweeping detector n. mayın arama detektörü
precursor sweeping n. prekürsör tarama
sweeping sector n. sektör tarama
attrition sweeping n. sürekli tarama
sweeping equipment n. tarama cihazı
sweeping fire n. tarama ateşi
attrition sweeping n. mayın riskini gemilerden uzak tutmak için mayın tarlalarının sürekli süpürülmesi
skim sweeping n. (deniz mayını harbinde) belirli bir derinlikte yapılan tel taraması
Basketball
sweeping a series n. bir takımın rakip takım ile oynadığı tüm maçları kazanması