tan - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

tan

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "tan" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 41 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
tan n. taba rengi
tan v. bronzlaştırmak (cildi)
tan v. (deriyi) tabaklamak
General
tan n. bronzlaşma (ciltte)
tan n. bronzlaşmış cilt
tan n. tanen
tan n. sarımsı kahverengi
tan n. tabaklama
tan n. güneş yanığı
tan n. yanık ten
tan n. tabakhane
tan n. sepileme
tan n. esmer
tan n. somon
tan n. güneşte yanmış ten rengi
tan n. açık kahverengi
tan n. mazı tozu
tan n. meşe kabuğu
tan n. sarıya çalan kahverengi
tan n. tanenden elde edilen solüsyon
tan v. güneşlenmek
tan v. dövmek
tan v. bronzlaşmak (cilt güneşte)
tan v. karartmak (cildi)
tan v. kamçılamak
tan v. esmerleşmek
tan v. okşamak
tan v. yanmak (güneşte)
tan v. güneşte yanmak
tan v. sepilemek
tan v. bronzlaşmak
tan v. pataklamak
tan adj. tabaklamada kullanılan
tan adj. bronzlaşmış
tan adj. sarıya çalan (kahverengi)
tan adj. açık kahverengi
Technical
tan v. sepilemek
tan v. tabaklamak
Computer
tan n. ten rengi
Marine
tan v. kararmak (cilt güneşte)
Tobacco
tan n. burley tütünleri için taba rengi

Bedeutungen von dem Begriff "tan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 9 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
tan dawn n.
tan dayspring n.
tan daybreak n.
tan sunglow n.
tan aurora n.
tan twilight n.
tan daylight n.
Archaic
tan gloam n.
British Slang
tan the crack of sparrow's fart expr.

Bedeutungen, die der Begriff "tan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 75 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
sun tan n. güneş yanığı
tan-pit n. tabakhane
tan skin n. yanık ten
tan line n. (özellikle vücudun bronzlaşmayan kısımlarına ait) bikini/mayo izi
tan pickle n. deri tabakalama işlemine kullanılan bir çözelti
tan spud n. ağaç kabuklarını kazımak için kullanılan spatula
tan stove n. ağaç kabuğu yakılan soba
tan vat n. tabakalanacak derilerin çözeltiye batırıldığı fıçı
tan someone's hide v. birini pataklamak
tan somebody's hide v. komalık etmek
tan someone's hide v. birine dayak atmak
tan somebody's hide v. marizlemek
tan somebody's hide v. pataklamak
tan somebody's hide v. kemiklerini kırmak
get a heavy tan v. arap gibi olmak
tan somebody's hide v. eşek sudan gelinceye kadar dövmek
get a tan v. bronzlaşmak
tan in the sun v. güneşlenmek
tan in the sun v. güneşte bronzlaşmak
black-and-tan adj. hem beyaz hem siyahilerin uğrak yeri olan
Colloquial
black-and-tan n. hem beyaz hem siyahilerin gittiği gece kulübü
Idioms
farmer's tan n. amele yanığı
catch a tan v. (güneşte) yanmak
catch a tan v. bronzlaşmak
catch a tan v. güneşin altında yatmak
tan someone's hide v. birini pataklamak
tan someone's hide v. birine dersini vermek
tan someone's hide v. birini cezalandırmak
tan someone's hide v. dövmek
tan one's hide v. evire çevire dövmek
tan hide v. marizlemek
tan hide v. pataklamak
tan hide v. kemiklerini kırmak
tan hide v. komalık etmek
tan hide v. dayak atmak
tan hide v. dersini vermek
tan hide v. dövmek
tan hide v. evire çevire dövmek
Politics
black and tan n. (eskiden abd'de) cumhuriyetçi partide beyaz ve siyahilerin orantılı temsilini gözeten üye
black-and-tan adj. siyasette beyaz ve siyahilerin orantılı temsilini gözeten
Dyeing
toast tan n. açık bir kahverengi tonu
turf tan n. açık kahverengi
tuscan tan n. turuncuya çalan bir açık kahverengi tonu
trotteur tan n. bir kahverengi tonu
ascot tan n. grimsi bir kahverengi tonu
beach tan n. grimsi bir kahverengi tonu
Gastronomy
black and tan n. bir tür bira kokteyli
Zoology
black and tan n. siyah renkte olup vücudunun bazı bölümleri açık kahverengi olan köpek
black and tan coonhound n. bir amerikan av köpeği ırkı
black-and-tan coonhound n. bir amerikan av köpeği ırkı
black-and-tan terrier n. ingiltere'de geliştirilmiş, siyah ve açık kahverengi kürklü, kısa tüylü bir teriyer ırkı
black-and-tan terrier n. manchester teriyer köpeği
black-and-tan terrier n. ilk olarak manchester'da sıçan yakalayabilmek için geliştirilmiş, siyah-taba rengi olan kısa tüylü bir teriyer ırkı
black-and-tan adj. (köpek) siyah renkte olup vücudunun bazı bölümleri açık kahverengi olan
Botanic
tan oak (lithocarpus densiflorus) n. kaliforniya ve oregon'da yetişen bir meşe
Tobacco
green tan n. yeşil taba rengi
greenish tan n. yeşilimsi taba
Geography
tan-tung n. çin'in kuzeydoğusunda yalu nehri'nin ağzına yakın bir şehir olan dandong'un eski ismi
Military
tan alt n. gölge faktörü
black and tan n. irlanda cumhuriyetçi isyanını bastırmak için ingiltere'den gönderilen bir milis birliği üyesi
Card
fan tan n. üç ila yedi kişi tarafından oynanan bir kart oyunu
fan tan n. üç ila yedi kişi tarafından oynanan bir kart oyunu
fan-tan n. üç ila yedi kişi tarafından oynanan bir kart oyunu
Wagering
fan tan n. çin'de oynanan bir kumar oyunu
fan-tan n. çin'de oynanan bir kumar oyunu
Slang
farmer's tan n. amele yanığı
golfer's tan n. amele yanığı
sailor's tan n. amele yanığı
tennis tan n. amele yanığı
tan someone's hide v. bir güzel dövmek
tan someone's hide v. sopalamak
tan someone's hide v. pataklamak
tan someone's hide v. sopa çekmek
tan someone's hide v. yumruk manyağı etmek
Star Wars
tan-tek's roast-basted bantha ribs n. tan-tek'in kızarmış yağlı bantha kaburgaları