Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | throw something together v. | acele/telaş ile bir şey ortaya çıkarmak |
Phrasals | throw something together v. | yalapşap/derme çatma/gelişi güzel yapmak/ hazırlamak |
Idioms | ||
Idioms | throw something together v. | son anda bir şeyler yapmak |
Idioms | throw something together v. | son anda bir şeyleri bir araya getirmek |
Idioms | throw something together v. | hızlıca bir şeyleri birleştirip bir şey ortaya çıkarmak/yapmak |
Idioms | throw something together v. | acele/telaş ile bir şey ortaya çıkarmak |
Idioms | throw something together v. | yalapşap/derme çatma/gelişi güzel yapmak/ hazırlamak |